MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

MASAL DİYARI (*)
Oğuz Can Hayali

MASAL DİYARI (*)


"Bir varmýþ-bir yokmuþ ile baþlayan bir zamanda,
kalbur saman içinde
Ýstanbul’da;
Pireler berber iken, develer tellalmýþ
ve
biride anasýnýn beþiðini týngýr-mýngýr sallarmýþ.

Neden mi anlatýyorum bu masalý size,
belkide daha iyi uyuyun diye!
Gerçekleri göz-ardý edip bende;
"Boþver, bana ne!" de diyebilirdim.
Çünki: Tehlike benden kilometrelerce uzak,
hem yazsam-yazmasam, okuyan yok ki, n’olacak!

Neyse,
gel zaman-git zaman;
"Ben gidersem terör gelir!" diye
biri yurdumda tezgah kurmuþ aman.
Hile, Kontrollü Cunta ve tuzakla
güzel bir mekik bulmuþ yalan dokuyor.
3 asma köprü ile Ýstanbul Boðazý ve Topkapý Sarayý’ný alýyor,
biz bakýyoruz.
Gelirini sarayýnýn harcamasýna katýyor,
biz þaþýyoruz.

Satýyor devlete ait ne varsa;
Köþk-yalý, toprak-fabrika...
Hemde gönlü çektiði gibi,
çekemeyenler ise onun için tu-kaka!
Bu ne biçim demokrasi,
bu ne biçim rüya!
"Yer; Dünün Haydarpaþa Garý,
bugünün Ýstanbul Kültür ve Sanayi Fuarý.
Ana Bina 2.nci Kat. Konu "Masal Diyarý.;
"Dýrrrrr...." diye zýrlayan bir zille,
uyandý Makinist Hidayet, geldi kendine.(**)
Koridorun dibinden birden
yeri yalayýp gelen
yeþil dalgacýklar belirdi,
-köpük uçlarý sarý idi-
noktacýklar beyazlayýp sivrildikçe-sivrildi,
çarptý birbirine, kývýlcým hýzýyla sýçradý tavana,
týrmandý her yana;
Deðdiði herþeyi aydýnlatarak,
-Hidayet ile Aliye’yi bile-
parlayarak
kenarlarý kalýn konturlu çizgi filimleri gibi
metal-yapay bir elbise giydirdi.
-yada Hidayet’e öyle geldi-

Bu renk þöleni ona yaklaþtýkça-yaklaþtý,
ayak uçlarýna deðin ulaþtý,
þaþýrdý Hidayet;
"Dikkat et!" diyerek
Aliye’yi gerisine aldý.
Karþýlýklý-yanlý açýldý kapýlar,
cývýl-cývýl çocuklar dýþarý fýrladýlar,
ardýndan da masallar.

Omuzunda Papðaný
7 Derya Kaptaný
Denizci Sinbat takmýþ çocuklarý peþine
göðsü açýk, yakasý dik, ipek gömleðiyle
pupa-yelken geliyor,
kýrmýzý renkli, altýn iþlkemeli uzun kaftaný
yerleri süpürüyor,
bir gözü kapalý kara bir kapla,
diðeri yarým görüyor.

Bir çocuk onu eteðinden çekti,
durdu ve çocuða döndü.
Çocuk elindeki kalemi uzatarak gülümsedi,
Simbat çocuða güldü
ve bel kuþaðýndan
eðri saplý kamasýyla kýrma tabancasý arasýndan
bir fotoðraf çýkardý,
imzaladý,
gülümseyerek kalem ve fotoðrafý çocuða verdi.
Bilsen çocuk ne sevindi!

"Hayret!"
diye þaþýrdý Hidayet;
"Dün akþam okumamýþmýydým bu masalý Aliye’ye,
iyi uyusun diye.
Rüya görüyorum herhalda?"

Pamuk Prenses 7 Cüce’si ile
karþýdan çýka-geldi.
Sinbad bir adým gerileyerek yana çekildi.
Üstü uzun tüylü, geniþ kenarlý gemici þapkasýný baþýndan çýkardý,
saygýyla öne eðildi ve þapkasýný yere yelpazeledi,
Pamuk Prenses’i selamladý.

Baðýrdý Aliye;
"Merhaba 7 Cüce!"
Çocuklar alkýþladý.
Biri somurtkan-biri sevimli,
en uzunu bilgiç-diðeri saf ve iri,
en þiþmaný aþýk olaný-en sýkasý akýllý,
en küçüðü çocuk daha-ama hepsi beyaz sakallý.
Hepside yerden bitme,
hepsinin yeþil-kýrmýzý uzun küllahý
ve hepsinde ayný elbise
7 Cüce Aliye’yi selamladý
ve
3-5 çocuk bu gruba katýldý.

Koridorun öbür ucundan
baþ-kanat-kuyruk tüyleriyle
deðdiði herþeyi aydýnlatan
güneþin 7 renginde
Zümrüt-ü-Anka Kuþu çýka-geldi.
Böylece;
Damla-damla çiçekleriyle
tavandaki yeþil sarmaþýklar
aþþaðýya sarkýverdi.
Duvarlardan fýþkýrdý aðaçlar-dallar,
masal yeri vahþi bir orman oluverdi;
"Rüyanýnda böylesi!"
"Efendim?"
dedi Aliye dedesine bakarak,
Hidayet masaldan bir türlü kurtaramýyordu ki
kendisini;
"Ben birþey söylemedim!"
oldu cevap.

Kýrmýzý Çizmeli Kedi;
yalýn ayak çýkarmýþ çizmelerini,
eþþek-köpek-horoz Bremen Mýzýkacýlarý’na
eþlik ediyor,
Fareli Köyün Kavalcýsý
takmýþ peþine çocuklarý
güle-dans ede gidiyor.
Aliye de o yana seyirtti,
Hidayet onu kolundan çekti,
býraksaydý belki
torununu kaybedecekti.

Dev Hagrit’in önünde
Hary Porter, Roy ve Hermine
kol-kola yürüyor,
-ilk filimlerindeki gibi yaþlanmamýþ hepsi-
hala çocukça gülüyor.
Üç sihirli sopa;
"Sim-sala-bim!" diye ateþlendi,
kývýlcýmlarýn ýþýðýnda;
Ezop, La Fontaýne, Grim Kardeþler ve Nasrettin Hoca...
Masalcýlar sahneye geldi;
Eþþek anýrdý ahýrdan,
kaplumbaða üzerinde yan-gelip-yatmýþ tavþan,
yarýþta hedefi gözlüyor,
yaþlý kurtun ayak uçlarý unlu, dadýlýk ediyor 7 keçi yavrusuna,
karýnca-kararýnca cýr-cýr böceði ile þarký söyleyip-dans ediyor,
aptal tilki paylaþýyor peyniri, kurnaz karganýn samimiyetine katýk,
Ali Baba kardeþi Kasým’a veriyor ekonomi dersi,
40 haramiler alýn terini keþfetmiþ, haydut deðiller artýk,
kýrmýzý þapkalý kýz itiyor tekerlekli sandalyesini
aðzý kocaman-gözleri büyük-kollarý uzun
yalancý kurdun,
Harikalar Diyarý’ndan çýka-gelmiþ Alis sohpet ediyor hayvanlarýyla,
Gülüver karýnca boylu düþmanlarýyla çekiþiyor hâlâ,
Kel ve Kör Oðlan, Dadal-Malkoçoðlu ve Tarkan birlikte omuz-omuza
reklam panosu önünde çocuklara poz verip fotoðraf çektiriyor.

Uçan halý üzerinde 4 kiþi daha geliyor;
Sihirli Lamba’sýyla Alaaddin,
yanýnda lambanýn devi Daðduman
Fatih^’teki mahalle köpeðim Duman
ve Peter Pan;
"Daðnnn!"
diye vuran çan sesiyle
karþýlýklý-yanlý kapýlar açýldý yine.
Masallar girdi içeri yerli-yerine,
çocuklar üçüncü kata seðirtti;
El Sanatlarý-Hüner Atelyeleri’ne...
Böylece Masal Diyarý da burada bitti."


(*) Yana yatýk/Ýtalik dizeler HAYDARPAÞA GAR OTELÝ ÞÝÝRKAYELERÝ’nden alýnmýþtýr.
(**) Makinist Hidayet ve Aliye tüm þiirkayelerden ödünç alýnmýþtýr. Hikayeleri ise bam-baþkadýr.
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.