Gurbetin manası

Yurdumun kýþ çýðlýðý derinden olur,
Boðucu soðuðunu göçmen kuþlar iyi bilir,
Gitmeye kýyamazlar bu diyardan da,
Gitmek sadece mecburiyetten olur...

Ey sevda!
Konuþtuðun dilin manasýný kaç gönül anlayabilir?
Zaman ne de uzun mesafedir,
Gündüzü savrulup gidiyor fakat,
Gecenin zamaný bekleyen gözlerdir...

Keþke kanatlarýndan asýlý kalsaydým o göçmen kuþlarýn,
Mecburi gidiþlerden bende payýmý alsaydým,
Gurbetin manasýný yar’in yanýnda tatsaydým...

Özlemlerime kilit vurdum turnam,
Yarin gurbetinde bekliyor olacaðým...

Cemreler düþünceye,
Topraklar yarýp göðsünden renkerini çýkarýncaya kadar...

Mezarlarda ot bitinceye ,
Benden saklanan güneþ belirinceye kadar...

Sözlerin bittiði yerden,
Pencereden buðular çekilinceye kadar...

Bakýp göðün yýldýzlarýna onu izliyor olacaðým...

Þimdi yol alma vaktin,
Yorulma, hýrpalanma,
Yüzünü gözünü hiç asma,
Selam söyle gideceðin yurda...

Aðlayýþýma aldýrma sen
Her gidiþ hüznünden akan yaþlardýr bunlar,
Geçecek, gidecek hepsi
ve gelecek umutlarýmýz var...

Sen yar yurduna gidiyorsun,
Ben yine gurbet kalýyorum, olsun
Bilirim ki yar’in de gurbet telaþý var...

Aybüke

Sosyal Medyada Paylaşın: