38
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2016
Okunma


Ben, işim gereği tatili kışın yapanlardanım. Yazın ise, tatile gelen insanları memnun etmekle geçiyor günlerim. Neden mi? Çünkü ben, büyük bir otelin yöneticiliğini yapıyorum. E, tatil kışın olunca da soluğu bir sahil kasabasında değil, bavulumu kaptığım gibi annemin evinde aldım.
Yaklaşık bir yıla yakındır annemi görmüyordum, çok özlemişim. Ana-kız bol bol hasret giderip annemin hazırladığı yemekleri iştahla yedik. Yatma vakti geldiğinde, her zaman hazır duran odama geçtim uyumak için. Malum kış mevsimindeydik ve evde tek soba vardı, o da annemin odasındaydı. Odam ne kadar rahat olsa da soğuktu. Sabahı, dişlerim takırdayarak ettim.
Ertesi gece, annemin odasındaki boş divana kıvrılıp yattım. Yattım ama uyumak ne mümkün…
Bütün geceyi annemin horultusunu dinlemekle geçirdim. Zaman zaman annemi dürterek uyandırmaya, birazcık da olsa uyumaya çalıştım ama nafile, uyuyamadım.
Günlerimiz sohbetle, gecelerimiz horultuyla geçe dursun dün gece iyice sinirlenip başımın altındaki yastığı kaptığım gibi anneme fırlattım. Sıçrayarak uyanan annem, attığım yastığı hiç sesini çıkarmadan alıp, bir bebeğe sarılır gibi yastığa sarılıp yattı. Uykumun gittiği gibi yastığım da gitmiş oldu.
Kalkıp yeni bir yastık almaya üşendiğim için, kollarımı yastık yapıp uyumaya çalıştım ama az sonra o meşhur horultu yine başlamıştı. Bu defa değişik bir tondaydı. Akabinde, annem büyük bir horultuyla çırpındı. Birden sesi soluğu kesildi. Aklım başımdan gitti. O küçücük zaman diliminde neler düşündüm neler…
Öldü mü acaba? Yoksa uyuyor mu? Yatağımdan kalkıp bakmaya da cesaretim yoktu. Öylece yatağımda karışık duygularla titremeye başlamıştım. Öyle korkunçtu ki, ya bir daha annemin sesini duyamazsam? Ya anneciğim öldüyse? İşte bu düşünceler beni harap ediyordu. İçimden “Ne olursun anneciğim yeniden horla! Horla lütfen” diye dualar etmeye başladım. Ama kalkıp bakma cesaretini kendimde bir türlü bulamıyordum. Öldüğünü düşünmek beni çıldırtıyordu. İçimde hep bir umut vardı. Dualar ettim.
Az sonra derinden bir inilti ve ardından o tanıdık horlama sesini duydum. Bir horlamaya bu kadar sevinebileceğimi söyleselerdi asla inanmazdım ama sevindim! Hem de çok! Allah’ıma binlerce şükrettim. Artık o horultular sinirime gitmiyor, uykumu kaçırmıyordu. Sanki annemin ninnilerini dinliyormuş gibi huzur içinde uykuya daldım.
19.02.2012 /Emine UYSAL