Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Oğuzhan Yavuz
Oğuzhan Yavuz

BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

Yorum

BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1431

Okunma

BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

BİR ZAMANLAR ANADOLU’DA

Nuri Bilge Ceylan’a Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazandıran filmi Bir Zamanlar Anadolu’da.. Filmin adı bize Bir Zamanlar Amerika’yı anımsatsa da kurgusu tamamen kendi özgüdür.

Taşranın sıkıntılı dünyasında yarım günlük bir Keskin kesitidir film. Bir cinayetin izi sürülmektedir ön planda ve merak duygusu filmin sonuna kadar seyirciyi ayakta tutar.
Keskin deyince aklıma geldi: Sorgun’a 90/100 km. mesafededir. Bizim Eski Türk Edebiyatı hocası Kaplan Üstüner de Keskinlidir ve şimdilerde Yard. Doç. olsa gerektir. Keskin’in tarihi, kültürel ve sosyal durumunu yakından öğrenmek lazımdır. Bizim Çekiç Alilerin, Hacı Taşanların (allı turnam) da memleketi olsa gerektir ama filmin tüm bunlarla hiçbir ilgisi yok.

Oyuncu seçimleri gerçekten çok güzel ki Üç Maymun’a kadar eşi dostu gibi amatör oyuncuları sinema sahnesine taşıdığı düşünülürse bu kadro gerçekten çok iyi. Yılmaz Erdoğan, Muhammet Uzuner, Taner Birsel, Ahmet Mümtaz TAYLAN, Fırat Tanış, Ercan Kesal.. Bunlardan özellikle Taylan Kardeşlerin Mümtaz’ını ve Erdoğanların Yılmaz’ını pek sevdiğimi belirtmeden geçmem büyük hata olur idi.

Beğenmediğimi her platformda ifade ettiğim “Uzak” tan sonra Bir Zamanlar Anadolu’da bende yönetmene karşı tarifi imkansız duyguların husulünü sağladı. Yağmurun nüzulüyle ilgi değil bu husül..

Bir Zamanlar Anadolu’da Türk sinemasının başyapıtları arasına şimdiden girmiş ve sanatsal anlamda benzerlerini çoktan geride bırakmış realizmde tavan yapmış çok iyi bir filmdir.. Farklı farklı insanların aynı gecedeki farklı bakış açıları ve farklı ruh hallerinin filmi..
Anadolu’yu tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermesi bence konudan daha önemlidir..

Film Anadolu yollarında geçer( yaklaşık 40 km lik bir alan) ve arabanın içinde başlar.. İnsanların günlük muhabbeti ve mahkumun sunumuyla devam eder. Yılmaz Erdoğan sigarayı bırakmış bir durumda iken nihayetinde tiryaki olarak karşımızda durmaya devam eder filmin nihayetiyle birlikte.. “ulan madem öldürdünüz niye böyle bağlıyorsunuz” sorusuna karşılık arabanın bagajına sığdırmak amacıyla domuz bağına maruz kaldığını öğreniriz maktülün.. Hatta maktulün gömülmeden önce ölmediğini anlarız otopsiyle fakat gerçekleri herkesin bilmesine de gerek yoktur zihniyetinde bir doktor vardır karşımızda.. Ayrıca bürokrasiye de göndermeler vardır filmde..

Köyde yemek sahnesi ve köye morg yapılması fikri gerçekten üzerine durulması gereken bir sahnedir.. Bu ve benzeri sahneleri köylere sık sık yolu düşen insanlar mutlaka yaşamıştır.. Ve evin kızının misafirlere çay sunma faslı, dudak uçuklatan cinstendi.. Prostat muhabbetine çok güldüm, çok..

Ayrıca filmin başından sonuna kadar savcının bahsettiği eski bir intiharın da izleri vardır.. Bence de o hadise bir intihar değil cinayettir..
Ayrıca ön plandaki cinayetin işlenme nedeni de açık seçik izah edilmezken bütün cinayetler gibi saçma sapan sebeplerinin olduğu seyirciye sezdirilir.. Cinayette maktulün karısının da parmağının olduğu kanaatindeyim..

Sonuç: Bir filmde tabi ki görsellik ve realizmin tavan yapması önemlidir.. Hatta romantizm de tavan yapabilir.. Lakin sadece bunlar bir filmi iyi film yapmaz.. filmin konusu önemliyken o konunun işlenişi konudan daha önemlidir. Bütün bunların yanına bir de iyi bir kadro koyarsanız tadından yenmez film..

Bir de seyircinin merakını tırtıklıyorsa film oldu mu on numara.. onu iki ile çarp oldu mu yirmi böl dörde oldu mu beş.. çıkar dokuzdan.. 4.. işte dört dörtlük bir film

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bir zamanlar anadolu'da Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bir zamanlar anadolu'da yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Hilmi YAZGI
Hilmi YAZGI, @hilmiyazgi
7.2.2012 21:25:18
10 puan verdi
http://www.youtube.com/watch?v=JPvTQTIgJWQ


Yakın bir zamada seyrettiğim harika bir film,
içinde onlarca gerçeği barındıran oldukça doğal ve sürükleyici...

paylaşım için teşekkürler...
(( Seçil Nimet ))
(( Seçil Nimet )), @--secilnimet--
7.2.2012 18:55:12



Peki sevgili yazar !
Kara Murat ve Estergon Kalesi filmlerinde Cüneyt ARKIN'ın kol saatine ne demeli ve havadan süzülen yolcu uçağına...

Ben en çok TITANIC'te Rose ve Jack geminin burnunda kollarını açmışken saçları pek uçuşmuyordu okyanusun orta yerinde ona takılmıştım...

Her zaman olacak bu aksilikler yada ne bileyim komiklikler...

Birde Ezo gelinin tırnakları kına yerine ojeliydi ne gülmüştük...

Harika bir eleştirel yazı okudum ve kendi içimde biriktirdiklerimi de söylemeden edemedim görüyorsunuz... :)

Tebrikler...
Mehtap ALTAN
Mehtap ALTAN, @mehtapaltan
7.2.2012 16:50:13
10 puan verdi
Kendine has bir üslup ile filmi bize anlatmışsın...

Ara ara gülümseten ama daha çok filmin içeriğindeki ayrıntıları bize yansıtan bir çalışma...

Şiirde müthiş bir tema yakalayıp kısır kelimelerle o şiiri kilitlemek çok değerli bir eseri kendi ellerinle yok etmektir...

Sevgili Oğuzhan söylediğin gibi bir filmin iyi olması için bütün parçaların yerine oturması gerekir...

Son parça seyirci!

Tebrik ediyorum izlenmeye gidilecektir ilk fırsatta...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL