11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2448
Okunma

SADECE; O’ NA . . .
Altını çizdiğim bir satır vardı, geçenlerde bir kenara not ettiğim...
"İyi ki acılar, yaşandığı anda ki gibi kalmıyor yüreğimizde " diye...
Acımın sıcaklığını zamanla kaybettiğini hissettiğimde bir kenara yazmıştım bu satırı…
Defalarca da okumuştum hatta…
Af edersiniz ...
Unutmuşum,
Her güzel şeyde hissettiğimiz andaki güzelliği koruyamıyormuş...
Ki; öyle olsa, her birimiz bu Kardio Vasküler baskıya fazla dayandıramazdık yüreğimizi...
Arada mutsuz olup acaba bu kalp ritimlerini düzenlemek mi gerekir bilmiyorum...
Sonra; mutluluk alışkanlık yapmasın !!!
Tutunmasın kirpik uçlarımıza aşkın sefil adamları ! ! !
“O” gittikçe, bizde düşmeyelim ismiyle müsemma karanlık kuyulara…
Düş’ün artık gökyüzünden martılar, çığlıklarınızı duymak istemiyorum çatımda…
Şu yeşil papağan sürüsü de, artık teğet geçmesin balkonuma, tutabilsem bile birini ne anlamı var ki, armağan edemedikten sonra “O” na…
“Mutluluğum” dediğinde gözlerimdeki ışığı her defasında yaktığını bilmese de olur artık, mutluluk alışkanlık yapmıştı bize ve bu yoğun atışlar iyi gelmedi yüreğimize, “O” kadar…
Ve keşke...
Zannettiği kadar güçlü olsaydım da, altında kalmadan taşıyabilseydim bu ağır yükü…
Duvağını örtüyorum hayallerimin,
Gelip alnımdan öpsün diye “O”…
Bir kaşık suda da boğulurum ben “O” nda,
Tüm deli dalgalarını yüreğime vursa n’olur???
Her atışında yüreğim, yokluğunu şah damarımda hissetmek ve onsuz nefes alarak başlamak güne, ne olmaz olası bir acı, ne dinmez bir sancıdır ya-Rabbim…
Düş’me aklıma, kanarsın…
Ve bu aşk’tan kan çıkar sevgili…
Canım sağolsun
Sen varsın ya içinde…
SNKY
…
..
.