Derdim değil edebiyatın en haşin cümlelerini kurup okuyanın boğazına yapışan paragraflar döşemek.
Aklıma geleni yazıyorum.
Güldüğüm her sözü her eylemi başkalarıyla paylaşmak istiyorum ki onlar da gülümsesinler.
Ağlamak kolay.Ağlatmak kolay. Gülmek de güldürmek de zor. Hele bizim gibi yarısı süper güç yarısı piyade emekçi olan ülkelerde.
Bir kaç gündür değişik edebiyat sayfalarına bakıyorum. her köyün bir düğün tarzı bir cenaze usülü var.
Ve her köyün muhtarı ve delisi de mevcut.
Sonradan köye gideni şöyle bir ölçüp biçiyorlar. Sonra yavaş yavaş sindirime geçiyorlar.
Ve her köyde bir de karşılanma usülleri var.
Bir de köy korucusu var ki ,tavırları deli olmanız için yeterli bazı bölgelerde.
Bir de köyün ağaları var.
Hani şu saçmalamalarına da " muhteşem şiir,muhteşem şair " denilenler, böyle biri burada da varsa üzerine alabilir benim için sakıncası yok.
Bir de hususun hassasiyetine binaen meseleyi yavaşça izah etmem lazım ki,anlatmak istediğimi hakkıyla ifade edeyim de kimseye sonradan izah edecek en ufak bir karanlık nokta kalmasın.
Anlamadığım mesele buydu ilk zamanlar. Sonradan açıldım. Anladım.
Sıkıntı yok.
Bayan arkadaşlarımızın neden çok yorum aldığını araştırdım bir müddet.
Bir sayfada da bayan takma ismi ( nick de ne demek ) ile yazdım. Aman ne muhteşem iltifatlar ve yorumlar aldım.
Bu arada mesaj ile telefonlarımı isteyenlerin benden aldıkları ciesem numarasını aradıklarında karşılarına emekli olup Sapancada kahvehane işleten Trabzonlu bir abimizin çıkmasına bozulmuş olmalarından dolayı üzgün olduğumu belirteyim.
Her kuşun...eeee.neydi yaa...bişeysi yenmezdi de işte unutkanlık böyle bir şey.
Bu arada evlenme tekliflerine de açık olduğum kanaati hasıl olmuş olacak ki bazı amcabeylerden "münasip görürsem" izdivaç teklifleri de almış bulunmaktayım.
Yok ben çiğ insan değilim. Kimsenin adını ,takma adını deşifre etmeyeceğim.
Zaten adliyelerde iğne atsan insanın şeysine değiyor.
Da çuvaldızı kendine batır amca, nasihati başkalarına kakalamadan öçnce demek geliyor içimden.
Gelelim sayfanın ağalarına.
Bunlar ceketi omuza atan tipler.
Bunların etrafında kümelenen bazı tipler de sırf onlara bir eleştiri gelince kıyamey koparıp adam niyyetine musallada "er kişi niyyetine " olma gayreti içerisindeler.
Oysa imam pamuğu tıkadıktan sonra ha er kişi niyetine ha hatun kişi...
İnsan olmadıktan sonra.
Ya da benim tarihi düzeltmemden sonraki haliyle "insani olmadıktan sonra"
Şiirler insanı ele veriyor. ya da kendini ifade etmek için şiirleri kullanıyoruz.
"yatağım boş, soğuk geceler,kimseler yok" dedin mi ,kartoloşların içleri fişfikleniyor.
Düşün bir kere "yatak boş" ve hemen akabinde "kimse yok" oh be maşallah ve geliyeee " kapımı çalarmısın" !
İşte bu be !
Çalmam mı bacım.
Pardon hacım..ay kalp ilacım ...ya bu da nerden çıktı. Dişlerim nerdeee !
Yakın gözlüklerimi veriiin !
A be aslanım,yakın gözlüklerini ne yapacan.
Avrat ta Adanada sen Ankarada.
Bu gözlüklen olacak iş değil be.
Neyse bu gece kafanızı şişirmeyeyim.
Çok güzel şiirler okudum.
Çok değerli insanlar tanıdım.
yalnızlığımızı paylaştığımız değerli dostlarımız ,ağabeylerimiz,ablalarımız,kardeşlerimiz oldu.
Bu sayfalarda,inkar edemeyiz.
Kırdıklarımız oldu,kızdıklarımız oldu.
Bize kızanlar,darılanlar oldu.
Herkesten özür dilerim.
Herkesten özür dilerim
Herkesten özür dilerim.
Hakkınızı helal edin.
Yok ya ..sadece arasıra yapmamız helallik ve özür dilemek lazım
Yoksa öbür tarafta " erolabiii vakit geldiiii hade bakeyım leennn" diye seslenen olmadı .
Henüz.
Olursa duyarsınız zaten.
Fatiha okuyun ama darılırım bak.
A bir de bir arkadaşımdan özür diliyorum tekrar tekrar.
Bak ölürüm küs giderik.
O değil de.
Öbür tarafta küs gelenleri önce şişe diziyolarmış.
Haberin olsun.