Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı

MAVİ PAZARTESİ

Yorum

MAVİ PAZARTESİ

12

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1676

Okunma

MAVİ PAZARTESİ

MAVİ PAZARTESİ

İlkokulda çok neşeli ,sevimli ve hazır cevaptım.
Arkadaşlarımla okul sonrası neler yapacağımızı konuşur ,kendimizce planlar yapardık.
Ya İncilerin çiftliğine gider yeni doğmuş atları ,kuzuları severdik.Yada ağaçlara çıkar komşuculuk oynardık.
Birde saklambaç oynamayı severdik.Çünkü geniş bir araziydi.Ve saklanacak çok yer vardı.

O gün karar verdik saklambaç oynamak için ,İncilerin çiftliğine gidecektik.
Ben resim defterimi ve boyalarımı da götürmüştüm.Çünkü ,küçük papatyaları ve gökyüzünü çizmeyi çok seviyordum.
Mavi gökyüzü ,yemyeşil ağaçlar,akan derenin şırıltısını boyalarımı karıştırıp benzetmeye çalışıyordum.
Na güzel di mavi .Saf ,duru,berrak,uçsuz bucaklığıyla insanı alıp götürüyordu.

Evlerimizde yemeklerimizi yiyip,üzerimizi değiştirdikten sonra toplanıp gittik.Hava yine çok güzeldi.Papatyalar, gelincikler nazlı birer gelin gibi sallanıyorlardı.

Evet artık saklambaç oynamaya başlayabilirdik.Sonra ise resim çizmeyi düşünüyordum.

Ebe olarak Ali,yi seçmiştik.Sonra hepimiz bizi bulamayacağı kadar uzaklara gidip en son bulunmayı, hatta sobelemeyi düşünüyorduk.

Çifliğin ahırlara yakın bölümüne gelmiştim.İçerde yeni doğum yapmış olan atı görünce ,yavru tayı daha yakından görmek için içeriye girdim.

Öyle güzeldi ki gözleri tam olarak açılmamış ve ayağa kalkmaya çabalıyor ama her seferinde düşüyordu.Ben onun bu hallerine gülücükler ara ara kahkahalar atıyordum.

Annesinin şevkatli kollarındaydı.Anneside onu bir bebek gibi kollayıp yalıyordu narin tenini.
Bir den birinin akramdan durduğunu ve bana baktığını hissettim.Dönüp baktığımda ise kumral ,mavi gözlü ve mavi tşörtlü biri bana gözlerinde ve gülümsemesindeki farklı anlamlarla bakıyordu.

-Al küçük kız bu şekerleri ata ver bak göreceksin.Seni o zaman daha çok sevecek.Ben zaten biliyordum.Çünkü daha evvelde çiftliğe gelmiş atlara binmiş ve şeker vermiştim.
Avucuma verdiği şekerleri anne ata veriyordum ki :
-Seninde saçların çok güzelmiş küçük kız .Adın nedir senin dedi.
Küçücük bedenimin buz kestiğini ve üşümüş bir hâl ile titrediğimi hissettim.
Koşarak kaçtım ordan.Nefesim tıkanana kadar koşuyordum.Arkamdan takip ediyormu diye bakıyordum.Nedense çok ürkmüştüm o kişiden.Daha evvel de hiç görmemiştim.

Arkadaşlarımın"neyin var?Ne oldu? Demelerine rağmen "Bir şey yok yılan gördüm" demiştim.
O gün ve sonra ki günler oraya hiç gitmedim hep bahaneler buluyordum gitmemek için.

Artık benim gökyüzüm siyahtı.Denizim siyah.Çizdiğim tüm çehrelerde ki gözler siyah.
Elim maviye gitmiyordu.Bütün mavi renkleri çıkarıp attım boya kutumdan.Gardrobumda ki elbiseleri hatta çoraplarımı bile.

Okul tatile girmişti.Her yıl tatile gitmek isteyen ben o yıl gitmek istemedim.Biliyorum bu anne ve babamı çok şaşırtmıştı.Ama ergenliğe geçiş diye ,üzerime çok gelmediler.

Artık arkadaşlarım birer ikişer beni terk etmişlerdi.Ben ise odama kapanıp sabahtan akşama değin resim yapıyordum.Siyah resimler ,içinde mavinin olmadığı ,göğümün ve denizimin bir daha hiç mavi olmayacağı resimler.

Artık on dördümde bir genç kızdım.Yaşıtlarımın aksine daha büyük gösteriyordum.Uzun boylu ve gösterişli bir kızdım.O gün annemin benim için diktiği beyaz üzerine ,pembe puantiyeli elbisemi giymiştim.Saçlarımı at kuyruğu yapmış bir de kurdela bağlamıştı annem.

Kuzenim gelmişti tatil için onu karşılamaya gidiyordum annemle.
Garaja geldiğimde annem "bekleyelim henüz otobüs gelmemiş" dedi.
Havanın sıcak olması sebebiyle susamıştık.Su almak için hanın diğer tarafında bulunan büfeye yöneldim.Suları alıp çıkmıştım ki merdiven altından bir karartı beni kendine çekmişti.Sonra ne olduğunu hatırlamıyorum.Kendime geldiğim de bir arabanın içinde gözlerimi ve ellerimi bağlamışlardı.Tam kapanmamış göz aralığından gördüğüm tek renk mavi bir tşörttü.

Sürüyerek arabadan indirilmiştim.Biri daha vardı yanımda .Oda ağlayıp duruyordu ama kimdi bilmiyorum.
Bir eve getirmişlerdi.Yere doğru savrulduk.Tıpkı gereksiz odun parçaları gibi istiflenmeye bile ihtiyaç duyulmayacak kadar değersiz.

Gözlerimizi açtılar.Neler olduğunu anlamaya çalışıyorduk.Benimle beraber getirilen kişi ise İnciymiş.Birbirimize sarılıp ağlaşmaya başladık.

O !
Mavi tşörtlü,mavi şeytani bakışlı adam tam karşımızdaydı.Ve yine o iğrenç bakışlarını üzerimize nefes gibi üflüyordu.

-Neden burdayız ?Niçin buraya getirildik?Ailelerimiz bizi merak eder,bizi hemen evimize götürün dedik.Lakin karşımızda sadece sırıtan bir insan müsveddeleri vardı.
-Artık bundan sonra benim malımsınız.Ailenizde benim her şeyinizde benim.
Aç susuz kalmıştık.Ağlamaktan iyice bitap düştüğümüz bir gece telefon ile birileriyle görüşüyordu.
-Tamam Hasan bey .Her şey hazır .Gün ışımadan yola çıkarız.

Bizi nereye götüreceklerdi bilmiyorduk ama az çok tahmin ediyorduk.Toplam 15 kız vardık.Hepimizde Allaha dualar edip sağ salim kurtulmayı düşünüyorduk.
Odanın kapısı açılda üç şeytan kılıklı içeriye girip sanki manavdan meyva seçer gibi .
-Bu akşam şöyle felekten bir gün çalalım.Yorulduğumuza değsin.Patron"kız oğlan kız olsun" dedi ama biz daha önceden bozuk mallarmış deriz.Herkes kendine birini beğenip zevkine varalım.

Bakışlarını kendimden kaçırmaya çalışıyordum.Beni görmesin diye.İnciyle birbirimize sarıldık.Birbirimizi bırakmayacaktık.Herkes ağlamaya başlamıştı.Adamlarda biri sarışın bir kızı kolundan tutup sürüklemeye başladı.Kız direnincede okkalı bir tokatla bayılttı.
Biz sadece ne olacağını bilmeyen küçük bedenler, çaresizce bekleşiyorduk.Birinin çığlığıyla başımızı kaldırdık.Bir diğer adam başka bir kızı sürüklüyordu.Bir an o mavi tşörtlü adamla göz göze geldik.Biliyordum beni seçecekti.Kurtuluşum yoktu.Ama elimden geldiğince direneceğimi biliyordu.O gün bana şeker vermek isteyen ve beni o iğrenç elleriyle tutmak isteyen kişi şu an o günü anımsar gibi taa gözlerimin içine bakıyordu.Sıkıca yumdum gözlerimi.

Lakin bir el ince bileklerimden tuttu.
En köşede olmam bile faydasızdı.Onca kızın üzerinden sürüye sürüye başka bir odaya geçtik.İğrenç nefesi ile adeta kudurmuş bir köpek gibi soluyordu.Diğer oda da ki seslerin kulağıma gelen dayanılmaz uğultusu midemi bulandırmıştı.Kahkaha attı.
-Bizim Tarık işini bitirdi.Artık bir kadın daha dünyaya merhaba dedi.Şimdi sıra sende.
Üzerime abanması ve benim ayaklarımdaki olanca kuvvetle itmem sonucu yere düşmüş ve kafasını çarpmıştı.Elim ayağıma dolandı .Ne yapacağımı bilemiyordum.Bakındım yerde duran bir tahtayla kafasına ,vücuduna gelişi güzel vurmaya başladım.İyice hareketsiz kaldığına emin olunca diğer odadaki kızlarla beraber kapıyı açıp kaçışmaya başladık.
Arkamızdan bir kaç el silah sesi duyduk.Ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk.Tanıdık sesler vardı.İsmimizi çağırıyorlardı.
Bir den ağlamaya başladık.Olduğumuz yere yığılmış ,oturduğumuz yerden kalkamıyorduk.Bizim "anne baba " çığlıklarımız arasında annemize babamıza sarılmıştık.

Ailelerimizin şikayeti üzerine polis yaptığı araştırmalar sonucunda eve baskın düzenlemişti.
Derin yaralar almıştık.Belki; Sevcan kadar değilsekte.Yine de hepimiz bir kader ağının içinde birleşen yolculuğumuzda ,her daim unutmak için birbirimize destekte bulunuyorduk.

O gün yeniden mavi renklerime kavuşmuştum.Göğe baktım ,siyah bulutlar çekilmişti aradan.Deniz karartılarını alıp en dip sularına gömülmüştü.

O gün benim için en mavi pazartesiydi.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Mavi pazartesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mavi pazartesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MAVİ PAZARTESİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
UNALAN
UNALAN, @unalan
18.4.2011 23:22:17
O gün yeniden mavi renklerime kavuşmuştum.Göğe baktım ,siyah bulutlar çekilmişti aradan.Deniz karartılarını alıp en dip sularına gömülmüştü

Özlediğim, özlenen duygular bunlar değerli yazarım, bazen yazar farkında olmadan böylesine okuyucuyu tarif eder işte...
Okuyucu belki de o gün siyah pazartesiyi yaşıyordur. Ama asıl yaşamak istediği elbette siyah değildir.Kutluyorum selam ve sevgilerimle.
Silence
Silence, @silence
18.4.2011 22:10:46
10 puan verdi
offffff dedirten bir yazı offfffffffffff işte ,üstadem susma hakkımı kullanıyorum... yazın 10+10 tebriklerim çokça ,ama içim çok acıdı okurken...sevgilerimle...

güne çokkkk yakışacak bir yazı ,ibretlik...

Silence tarafından 4/18/2011 10:14:06 PM zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
hicbitmez
hicbitmez, @hicbitmez
18.4.2011 19:27:50
10 puan verdi
Evet tabiki bir kurgudan ibaret bir yaziydi
Ama 14 yasinda bir kiz henüz cocuk denecek yas da olsa bile bilir neyin ne oldugunu.
Ve hissetmiste zaten bakislarda bir tuhaflik.
Ama yilan gördüm diyerek gecistirmesi hic sasilmayan bir durum tabi .

Bir baba olmasa da bir anne hisseder cocugundaki olumsuz bir takim davranislari.
Allah hicbir insanin evladina yasatmasin tabiki böylesi korkunc olaylari.
Ama anne baba olarak da bazi görevler vardir, hani nasil bazi olaylarda cok ince detaylar varsa cocuklari gözlemlemek de cocuk yetistirmenin ince detaylarindan biridir bana göre.

Suclulara ceza konusuna kafa takilacagina yetistirenlerin daha sorumlu olmasi gerektigini anlatan yazilar yazmali.
Nerede basi bos gibi cocuklar var nerede ilgi ve alaka yetersizligi varsa ( aile icinde) onlarin evlatlari böylesi korkunc olaylarin kurbani oluyor cogunlukkta bana göre.

Yüreginize saglik her zaman güncelligini koruyan ama degisemeyen gerceklerdi okudugum.
Sevgilerimle

hicbitmez tarafından 4/18/2011 7:29:05 PM zamanında düzenlenmiştir.
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz, @aynurengindeniz
18.4.2011 18:46:43
10 puan verdi
Ah Şeriat dedim yine sesli bir sesle...Kim ne düşünürse düşünsün. Bu tip suçların cezasını en güzel şeriat veriyor. Bizim kanunlarımızsa tutuksuz yarılıyor sonra gidip başka canlar yaksınlar diye serbest bırakıyor.

İlk cümlelerini okuyunca yine neşeli bir şeyler okuyacağım ve zihnimdeki kara bulutlar dağılacak diye düşündüm ama yanılmışım. Şimdi başım ağrıdı. Öyle canlı anlatmışsın ki bir de...

Benim günümü yazısı bu.

Sevgiler Sultanım.
N. B. Ç.
N. B. Ç., @n-b-c-
18.4.2011 17:56:17
Yazını okurken derin bir of dedim.

Ne çok duyuyorruz bu tür olayları ve tekrar tekrar okumak, duymak. Avazım çıktığı kadar bağırsam " Artık yeter!" diye.
Sence bana sadece deli der geçerler mi, yoksa sesimi duyan olur mu?

Sen çocuk romanları ve o güzel, komik yazılarını yaz gülüm. Bu aralar gülmeye ihtiyacımız var.

HakkınSesi
HakkınSesi, @hakkinsesi
18.4.2011 17:15:30
10 puan verdi
Böyle bir yazı gerekliydi...gereken yapıldı:)

gerçekten tebrik ediyorum...
Eser Akpınar
Eser Akpınar, @eserakpinar
18.4.2011 15:55:21
Çok uzun bir süredir, içinden çıkamadığımız bir çöküşün içindeyiz, toplum olarak. Okuyoruz, izliyoruz... Biliyoruz ki vahşete uğrayan kişinin, yavrunun yaşadıkları; bizim okumamız, izlememiz kadar basit değil. Yaşadıklarının; sizin kurgunuzun kat be kat üstünde olduğunu düşünmeme ve sizin, kaleminizi, bilerek kısıtladığınızı düşünmeme rağmen... Yine de dayanılacak gibi değil di... Allah, ıslah etsin böylelerini diyeceğim... Bunlar, ıslah da olmazlar...

Kaleminize, yüreğinize sağlık... Sevgiler, selamlar.
erolabi
erolabi, @erolabi
18.4.2011 15:28:54
Ben de demek istiyorum ki...kurgu tabi.
Fakat bu ve bu hallerden daha dehşet ve iğrenç durumlarla karşılaşan nice çocuk var..
Önlemek için devletin cezaları arttırsa da baştan tedbir alınmalı bence.
Doğru eğitim ve denetimin daha etkili olacağı kanaatindeyim.
Selam ve dua ile.
incidal
incidal, @incidal
18.4.2011 13:19:16
Okumaya başlarken hiç böyle bir sonla karşılaşacağımı ummamıştım.Yine güzel bir çocuk öyküsü bekliyordum.Farklı ve güzel bir öyküydü.Tebrikler

James A.Levine " Mavi Defter " kitabını okudunmu bilmiyorum.Okumadıysan tavsiye ederim.Hindistan'ın kırsal bölgelerinde dokuz yaşında babası tarafından sex kölesi olarak satılan bir kızın hayata tutunma çabalarını anlatan güzel bir kitap.Yazar aslında bir araştırmacı ve ben gerçekten beğendim.Bana farklı geldi.

Yazını tekrar kutlarım.
Sevgiler



incidal tarafından 4/18/2011 1:21:00 PM zamanında düzenlenmiştir.
Dostluk köprüsü
Dostluk köprüsü, @dostlukkoprusu
18.4.2011 12:27:16
10 puan verdi
güzel bir anı teprikler...en güzel günlere saygılarımla..
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
18.4.2011 12:07:17
of dedim of kızım
biliyorum hrika yazıyorsun da
rabbime sığındım kimse bu hallere düşmesin dedim
seni seviyorum
inşallah kurgudur
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
18.4.2011 11:57:31
hayaller ,yıkıntılar,yeniden doğmalar doğurmalar,galiba insan hayatı da böyle bir şey


güzel,sevgiler
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL