Tesadüflerin filmi ‘’Aşk tesadüfleri sever’’ Ankara-İstanbul mekanlı küçük yaşantıların yerini büyük hayallere bıraktığı kesitlerin tekmili birden gösterimi.
Baba-oğul /Anne-oğul
Baba-kız/Anne-kız
İlişkilerinin sorgulandığı çatışan kuşakların ve hayatta bakış açılarının farklılığını izleğine alan ve çocukları için her şeyin en iyisini isteyen hatta bilen;onların ‘’Çerçevelerini belirleyen ‘’ ailelerin çatışmaları.Bizi bize anlatan bir sinema sunumu.
Bütçesinin yüksek olmadığı her karesinde belli olan bir film.
Ünlü bir fotoğraf sanatçısı Özgür ve tiyatro sanatçısı olmak için Babasını karışına alan Deniz’in öyküsü.
Özgür’ün ilk gençlik düşü gitar ve İstanbul
Babasının çektiği rest ‘’Bu kapıdan çıkarsan bir daha dönemesin’’ Anneye düşen gözyaşı…
Ve yine aynı mekan ve zamanda Deniz’in tiyatro düşleri için İstanbul’a yola çıkışı.
Fakat Özgür’ün treni kaçırması ‘’Kalbinde hayatının her anını etkileyen ritm bozukluğunun’’ istasyondan koşturma sırasında nüksetmesi dramatik bir yıkılış sahnesi ve gitar düşüne veda.
Hastane de ve evde bir haftalık süre.
Ardından tercih değişikliği ‘’Babam gibi fotoğrafçı olacağım ama burada değil İstanbul da ‘’ denilerek evden ayrılış ve babaya ömür boyu yokluk dersi.
Savrulma !
Öykünün merkezi aynı gün doğan iki çocuğun on yıllar sonra ‘’Fotoğraf sergisinde’’ kendi resmini gören Deniz’in(ki, emin değil !) fotoğrafla ilgilenmesi sonucu ortaya çıkan çocukluk aşkı...
Gerisi anımsatmaların arasında geçen karelerin savrulması.
Farklı dünyalara yeleken açmış iki insanın kesişen yolları ‘’fotoğraflar-günlük-hazine kutusu-kaset gibi nesnelerin ‘’insanların hayata bağlaması ve sahiplerine ulaştırma isteği ile yıllarca saklanması.
Bu arada sağlık durumda meydana gelen kötüleşmenin Özgür’ü her an yoklaması.Sonunda hastane de yapılan görüşme ile durumun ciddiyetine dair son sözlerin doktor tarafından hatırlatılması.
Özgür’ün birkaç saat müsaade talep ederek,sağanak yağmurlu bir gece de Deniz’i son kez görmek için tiyatro salonuna gelmesi içeri girerek arka sırada bir yere oturması ardından başlayan öksürük nöbetleri,salonu terk etmek zorunda kalışı.Tiyatro merdivenlerinden tutan krizin sonrası Özgür’ün merdivenlerden düşmesi.Ve Deniz’in eski sevgilisi tarafından hastaneye kaldırılması.Deniz’in telefon açtığında Özgür’ün telefonuna eski sevgilinin bakması ve hastaneye gidildiğinin söylemesi.
Ve Deniz’in yolda trafik kazası geçirmesi.
İki hastane ve iki insan.
Beyin ölümü gerçekleşen Deniz.
Kalp nakli yapılamazsa ölecek olan Özgür.
Ve Deniz’in ailesi tarafından yapılan organ bağışı.
Ve Özgür’ün hayata dönüşü.
Deniz Güncesi’nin okunması.

Son.


Yahya İncik/Şubat-2011