Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
handan akbaş
handan akbaş

Küçük Kızın Anılarından 2-

Yorum

Küçük Kızın Anılarından 2-

16

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1176

Okunma

Küçük Kızın Anılarından 2-

Küçük Kızın Anılarından 2-

Cümle kapısına geniş yayvan, kenarları aşınarak yuvarlanmış halleriyle, zamanın izlerini taşıyan, mermer merdivenlerden çıkılırdı.

Oymalı tahta işlemeciliğinin sade örnekleri olan kapı, sevgi ile açılırdı her karşılamada.

Hasret dolu kucaklaşmalardan sonra geniş sofadan, ahşap tırabzanlarla süslü merdivenlerden ikinci kata çıkarken, çift kanatlarla arkasına açılmış daire kapısı, hoş geldin derdi konuklara.

O zamanlar odaların hepsinin açıldığı geniş kullanım alanlarına sofa denirdi.

Büyük dayıların en çok kullandığı bu ikinci katın çok büyük bir sofası, oraya açılan sayısız odaları, arka tarafında meyve bahçesine bakan geniş pencereleriyle, insana huzur veren sıcaklığı sizi sarardı hemen.

Gelen konuklar için akşam yemeği hazırlanmış, büyük yemek odasında ağırlardı, misafirleri.

Çok uzun ve etrafında onbeş yirmi kişinin yemek yiyebileceği yemek masası, sessiz, sakin yapısıyla herkesin sevdiği can yengenin lezzetli yemekleriyle donanmış, tok olanın bile iştahını kabartmaya yeterdi.

Çok uykusuz bir çocuk olan küçük kız, sabahları çok erken uyandığından, yemekten kalktığı gibi uyuklamaya başlar, ya annesinin ya da babasının kucağında, onlara ayrılan odadaki mis kokulu yataklara gömülmüş olurdu, büyükler kahvelerini içmek için evin oturma odasına geçerken.

Sabah horozun sesiyle uyanır, kendi kalktığı zaman herkesin de uyanmasını isterdi.
-Anne hadi, daha uyuyacak mısınız? Hadi kalkın.

-Tamam kızım sen elini yüzünü yıka geliyorum.

O tonton pamuk yenge ne zaman uyur, ne zaman dinlenir, hiç akıl erdiremezdi küçük kız..

-Kızım sen niye uyumadın, ben sobayı yeni yaktım, üşüyeceksin.

-Olsun yenge ben sana mutfakta bakarım.

Oturma odası evin en büyük odası, tam ortasında kocaman, dışı çinilerle süslü kocaman bir soba gürül gürül yanıyor. Cam önünde boydan boya uzun bir sedir, arka yastıkları üzerinde tonton yengenin el emeği, göz nuru kanaviçe işlemeli, yastık üzeri beyaz kolalı örtüler.

Oda o kadar büyük ki, yerde iki mi üç mü sayısını şimdi hatırlayamadığı taban halısı her biri devasa boyutta.

İşlemeli kırlentlerle, oturmayı rahat hale getiren, geniş kanepe ve divanlar.

-Sana yardım edeyim mi diyen küçüğe,

-Şimdi annen gelir kızım, sen burada otur diye, onu tahta mutfak iskemlesine oturtup hızla işlerine devam ederdi.


Bütün ailenin bir arada kahvaltıda buluşması, çok zevkli saatler geçirmelerine sebepti.

Yemek odasındaki yaygın kuzine tabir edilen sobada, uzun maşanın üzerinde kızartılan ekmekler, tonton yengenin bahçe mahsulü meyvelerden yaptığı, mis kokulu reçeller, kızıl kınalı tavukların taze yumurtaları, İstanbul’da o kadar tazesini bulamadıkları doğal tereyağları, fokurdayan çaydanlık eşliğinde mis kokulu çayların yudumlanması, tabii ki çocuklar önce sıcacık birer bardak süt içmek zorundaydılar.

Büyük dayı, hiç bağırmasa da sevgiyle karışık bir çekingenlik duyardı, kız ve kardeşi, ona karşı.

-Önce sütler içilecek deyince, ondan aferin almak için hemen yudumlamaya başlarlardı sütlerini.

Evin ortanca oğlu kuş beslemeye çok düşkündü. Sofada tavanda, en az sekiz on kanarya kafesi, onların tatlı seslerini dinlemelerine imkan veriyordu.

Tabii o yıllarda elektrik süpürgesi falan yok. O kadar kuşun, kafeslerden sıçrattığı kabuk ve yemlerle, en az yüz metrekarelik sofayı süpürmek bir işkenceye dönerdi.

Kahvaltı toplandıktan sonra, eline süpürgeyi alan gençler, ya da yengeye yardıma gelen bir akrabası tarafından en az birkaç kez süpürülürdü.

Hiç kimse o sofayı kirli görmediği için, öyle zannediyordu, küçük kız.

Kış günü bahçede oynama şansları olmadığı için:

-Solmaz abi, bizi güvercinlere çıkarsana diye yalvarmaya başlarlardı, evin en küçüğü, kendi akranı Hikmetle.

-Ne olur abi, hadi, çok uslu duracağız, kuşları ürkütmeyiz, diye yalvarmalar sonuç verirse, evin üçüncü katında, geniş bir odada, gerçek ağaç dallarıyla, doğal kuş yuvasına çevrilmiş olan kuş evine çıkmaya hak kazanırlardı.


Devam edecek

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Küçük kızın anılarından 2- Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Küçük kızın anılarından 2- yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Küçük Kızın Anılarından 2- yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
GÜLDESTE
GÜLDESTE, @guldeste
17.3.2011 17:51:48
tek kelimeyle mükemmel bir anlatım geçmişe yolculuk yaparken bu bölümde hiç bitmesşn istedim inan sevgimlesin herzaman
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
1.2.2011 18:51:21
Etkili anlatımınızla görmüş kadar oldum. Aile bağlarının kuvvetli olması ne kadar güzel. Çok güzeldi yine. Okumaktan büyük haz aldım. Yüreğinizin güzelliği ve sıcaklığı satırlarınızda hissediliyordu. Tebrikler. Sevgilerimle..
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
31.1.2011 23:39:26
Sevgili Handan, geçmişe götüren yazınla bir an horozların sesiyle uyandım sanki. Gözümde canlandırdın geçmişi.

Güçlü kalemini kutlarım. sevgimle...
canandemirel
canandemirel, @canandemirel
31.1.2011 21:48:35
NE GÜZEL DEVAM EDİYOR , AYNI HIZLA BÜYÜK KEYİFLE OKUMAYA DEVAM EDİYORUM
SEVGİLER KARDEŞİM...
ma
mavisel, @mavisel
31.1.2011 21:44:21
eski büyük sofalı taş evler, güler yüzlü samimi insanlar, büyük aileler, hayat dolu insanlar, doğal yiyecekler. ve tabiki küçük yaramaz kız. yüreğinize sağlık. okurken canlanıveriyor gözümde cümleleriniz. tebrikler.
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
31.1.2011 20:48:17
10 puan verdi
o zamanki evler hem büyük hemde gösterişliydi....içinde yaşayanların yürekleride....ev gibi ihtişamlıydı....sayın handan hanım sürekli takip ettiğim bir sayfanız var...her yazınızda....bir incelik.... doluluk...sıcaklık var....okuyana büyük keyif veriyor bilesiniz saygılar
hicbitmez
hicbitmez, @hicbitmez
31.1.2011 18:14:32
10 puan verdi
Huzur veren bir öykü okumaya bikilmayacak güzellikte.
Sicak ve dogal bir yani var kaleminizin her zaman sevgili Handan.

Yüreginize saglik
Sonsuz saygi ve sevgimle

hicbitmez tarafından 1/31/2011 6:18:22 PM zamanında düzenlenmiştir.
IRIZA
IRIZA, @iriza
31.1.2011 17:55:16
Çocukluğumda o eski dönemin yarı ahşap binalarında bir hayli yer değiştirmiştik..

Tabii ki bizim gibi o dönemde oturanlar farklı kültürlerin insanıydı..

Oranın asıl sahiplerinin ancak izlerini görebilmiştik..

Takip edeceğim bir yazı..

Saygımla Handan hanım..
Mehtap ALTAN
Mehtap ALTAN, @mehtapaltan
31.1.2011 17:05:29
9 puan verdi
derin izler bırakan bir öyküydü...

sadeliğin hüküm sürdüğü bir çalışmaydı...

kutladım...
Nermin Kaçar
Nermin Kaçar, @nerminkacar
31.1.2011 16:24:27
Sevgili Handan Hanım, çok güzel bir hikaye disisi. Dünkünü okuyamamıştım onu da okudum vesileyle. Sanırım o küçük kız sizsiniz öyle hissettim. Harika bir anlatım ve tıpkı siz gibi sıcacık, samimi... Tebrik ediyorum. Sevgilerimle
N. B. Ç.
N. B. Ç., @n-b-c-
31.1.2011 15:38:18
Geçmişe götüren öykü insanın içinde derin izler bırakıyor.

İlk bölümü ilk fırsatta okuyacağım.

Sevgilerimle...
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya, @mustafasakarya
31.1.2011 15:34:55
Trenle başlayan, faytonla devam eden öykü bu bölümde geçmişe olan duygularımızın kabarmasıyla devam ediyor.

Tebrikler Handan Hanım.
Etkili Yorum
Toynak
Toynak, @toynak
31.1.2011 15:34:45
ne kadar hasret dolu bir öykü
başlangıcı bile yıllardır içimizde birken özlemleri ateşledi...
Ah o taş evler...ortada ki büyük salon..biz o sofaya "hayat"derdik...şöminede yanan ateşin üstünde sac ayağı üstünde
fokurdayarak kaynayan güğüm...
bizim yengemizin söz pek geçmezdi
ama didana dediğimiz büyük annemizin koruyuculuğu hiç eksik olmazdı...
tatlı yaramazlıklar
anneden babadan kaçıp babaanneye sığınmalar...hayat boyunca bire daha öyle koruyucum olmadı...
bir zamanlar on beş yirmi kişinin yaşadığı o ev şimdi virane...
değişiyor zaman
ve geçmişi özlemeye başlıyor..bir daha o günlere dönülemeyecek olması ne hazin deği lmi...
bu seriyi okumaya çalışacağım...
sevgiler saygılar
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
31.1.2011 15:11:03
güzel gidiyor
ya arkadaşım özendim o yaşantıya
harikasın
saygı sevgimle takipteyim
Mehtap Yıldız
Mehtap Yıldız, @mehtaphumeyraguldalli
31.1.2011 13:49:52
kutluyorum sevgili Handan hanım....dua selam ile...
ayhansarıkaya
ayhansarıkaya, @ayhansarikaya
31.1.2011 13:42:33
10 puan verdi
Nostaljik bir yazı.Eski günlerimizi anımsattınız...

Şimdik çocuklar,kuzuneyi,idare lambasını nereden bilecekler...

Tebrikler.

Selamlar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL