Hava hala soğuk olmasına rağmen, ufukta bahar var… Yeşil, yemyeşil kırlar düşünün. Sağınız solunuz, önünüz arkanız çiçeklerle çevrilmiş.
Kırmızılar, morlar, sarılar birbiriyle oynaşıyor. Mavilerle turuncular sevdaya düşmüş koklaşıyor.
Hava mis gibi, aşk gibi, yeni doğmuş bir bebek gibi, ya da fırından çıkmış ekmek gibi kokmakta...
Güneş öylesine utangaç ki; tam anlamıyla ortalara çıkmaya çekiniyor.
Ve işte bahar...
Bize göz kırpıyor...
Harekete, değişime, aşka çağırıyor.
Doğa böylesine bir renk cümbüşü içindeyken; siz ne âlemdesiniz? Yoksa perdelerinizi çekip, güneşe küskün mü yaşıyorsunuz? Ya da hala eski hayal kırıklıklarınızın pişmanlığıyla yaşama sırt mı çevirdiniz… Bence sırt çevirmişiz… Niye diyeceksiniz? Bu kadar güzelliğe sırt çevrilirimi? Kimse çevirmese de sanırım biz çeviriyoruz… Bütün dağlarımız, topraklarımız kupkuru… Ne ağaç var ne ot, nede çiçek… Yıllar önce Şeref Bedri ERDEM geçti bu memleketten, dağlarımıza diktiği o ağaçlardan başka ağaç mı diktik biz…
Evren size böylesine kucak açmış gülümserken ona burun kıvırmak da neyin nesi oluyor!
Haydi, silkinin biraz, şöyle bir kıpırdayın.
Hareketlenin ve yüreğinizi açın...
Aşka, güzelliklere, duyguya...
Öyle bir güneş ki bu; sıcacık, yumuşak ve cömert…
Öyle bir hava ki bu; taze, masum, kırılgan...
Öyle bir mevsim ki bu; aşk kokulu, baş döndürücü ve ılık...
Mevsim aşka çağırıyor.
Etkilenmemek, coşmamak mümkün değil. Gece yatağa girdiğinizde mutsuz, karmaşık bir ruh haliyle uykuya dalsanız bile; sabah uyandığınızda sizi karşılayan pırıl pırıl bir güneş birdenbire her şeyi unutturuyor.
Güne pozitif bir enerjiyle başlıyorsunuz.
Tüm karanlıklar, umutsuzluklar ve hüzün, kışla birlikte eriyor, yok oluyor.
Aslında yaşamda değişen fazlaca bir şey yok belki de...
Ama umut var, beklentiler var baharda...
Güç veriyor, ümitlendiriyor, canlandırıyor...
Tüm şairlerin, yazarların aşkı baharla örtüştürmeleri de bundan sanırım.
Aşk da bahar gibi...
İnsanın içine ışık dolduruyor.
Âşıksanız beyniniz daha iyi çalışıyor.
Ruhunuza ve dışınıza daha bir özen gösteriyorsunuz.
Şarkılara, şiirlere dalıyorsunuz. Her şey gözünüze daha hoş gözüküyor.
Sanki tüm dünya parmaklarınızın ucunda dönüyor gibi.
Ve doğa da sizinle bu sevinci paylaşmak istiyor.
İstemese; güneş böyle ısıtır mı sizi, çiçekler tüm renklerini böyle cüretkârca sunar mı?
Ya o yumuşak rüzgâr; böyle usul usul eser mi üstünüze?
Doğa sizi ve aşkı ödüllendiriyor anlasanıza...
Rengârenk bahar sizi dışarıya çağırıyor.
Aşkla işbirliği yaparak...
Aşk da, bahar da cesaret istiyor...