Bırakın maske takmak isteyenler maskelerini taksın... )
Maskeme dokunmayın başka ihsan istemem...

Yukardaki 2 kelime,
Maske takmak, kendini maskelemek isteyenler...

İnsanlar neden kendilerini saklamak isterler.
Eğer genç bir kız ise; sevgilisine şirin görünmek,
evli bir kadın ise; kocasınından bi şeyler saklamak,
yada ne bilem bir korktuğun varsa saklanmak için.. Evet maske saklamak demektir.
Bu oyunu oynaya bilenlere bravo. Aslında bazen gerçek gibi görünen yüzlerin altında bir maske var olabilmekte.
Yıllar önce; 7 temmuz 1994 günüydü sanırım..Yaşanmış bir olay.
Genç kadın masum, tertemiz görüntüsüyle genç adamın yüreğini keşfetmiş, Tatlı diliyle adamın tüm dünyası oluvermiş. Genç adam yıllar sonrasının planını yaparken hep genç kadın üzerinden hesap yapar olmuş, Hayata küskün yüreği, baharda yeniden doğan bir ağaç gibi gürleşmiş, büyümüş, büyümüş ki;
Her bir dalında ayrı bir meyve, her yaprağında ayrı bir renk oluvermiş, ama ne kadar renkli ve çeşitli olsada tek kök oluvermiş genç kız için.
Genç kız yaz aşkı gibi, fırtına ile glip, son baharda hazan rüzgarı gibi kurtuvermiş bu agacı. Ne yaprağında renklerden, nede dalındaki meyvelerden eser kalmış. Kurumuş, kurumuş tek tek dökülmüş....
Genç adam düşen maskenin altındaki kadını o kadar sevmiş ki,
Maskesiz, sade ve gerçekte zehirli dikeni olan O Gül’ü ölümüne sevmiş. Hani nefes alışından bile nefes almayı, varlığıyla yaşamayı öğrenmiş.
Zehirli dikenlerini genç adama batıran Gül açtığı her yarada akıttığı kanlarla mutlu olurken, genç adam akan her damla kanıyla hala o Gül’ü sevmeye devam etmiş.
Neden mi?
Dedim ya.. Küskün yüreğini o Gül ile doldurup, başka dünyalara kapıyı kapatmıştı. Gönül anahtarını Karadenizin hırçın dalgalarına altıp, başkaları açmasın diye.
Gül’ün dikenindeki zehirler, genç adamı soldurmuş, soldurmuş ve hayatının baharında kurutup, yıkmış dev -çınar gibi o genci.
Genç;
"Zehri bedenimde, sevdası gönlümde, gönül anahtarı ise derinliklerde, artık istemesemde atamam onu benliğimde " deyip,
-Masken düştü, saklanma artık, saklanma demiş ve;
ömrünü nihayetlendirmiş.

gerçek Sevdalar, ne maske dinler, ne de zehirli diken.
Gerçekten sevebilenlere.....

Şenol Köksal