Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Fikret TEZEL
Fikret TEZEL

' NASIL GEÇTİ HABERSİZ ? '

Yorum

' NASIL GEÇTİ HABERSİZ ? '

11

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1441

Okunma

' NASIL GEÇTİ HABERSİZ ? '

' NASIL GEÇTİ HABERSİZ ? '



Lisede okuyordum seni tanıdığım günlerde. Karşı komşuyduk. Tipik bir Karadeniz ailesiydiniz siz. Dört kız, iki de erkek kardeş. Kızların en küçüğüydün sen. Karadenizlilerin hakkında duyduğumu kanıtlar gibi, annen ve ablalarınla birlikte en çok çalışanlarıydınız ailenizin. Baban sizi bahçenize götürüp köye döner, günün çoğunu bizim kahvede geçirirdi. Çoğu zaman akşamları sizi almak için giderdi bahçenize.

Karadeniz’in hangi ilinden göçmüştünüz bizim köye ; halâ bilmiyorum. Babam, hiç de sevmezdi senin babanı. Demirel’ciydi çünkü seninkisi. Oysa benim babam, adeta tüm köye muhalif olurcasına ; İnönü’cüydü. Hemen her gün tartışırlardı kahvede. Genellikle Tercüman gazetesinin manşeti ateşlerdi bu tartışmaları. Bir gün yine o gazetede ’ Bu anayasa ile ülke yönetilmez ’ diye Demirel’in sözü çıkmıştı manşete. Belki de ilk defa ben de bu manşet yüzünden tartışmalara katıldım. ’ Yönetemiyorsan bırak öyleyse !’ deyiverdim. Çok kızdı baban bana. ’ Sen boyundan büyük işler karışma bakalım !’ deyip azarladı beni.

Okula giderken, dönüşümde hep gözetlerdin beni. Aslında kalbimde başkası vardı ama yine de hoşuma giderdi benimle ilgilenmem. Fakat tek lâfımız olmamıştı birbirimize. Köydeki bir kaç kişi ile birlikte bir de bizde çamaşır makinası vardı ya ; galiba sizde yoktu. Hergün evin önüne astığım çamaşırları gördüklerinde ; ablanların ’ Amma da hamarat çocuk !’ dediklerini hatırlıyorum.

Kalbimi verdiğim kız yüz vermiyordu bana. Aynı okulda, aynı sınıftaydık. Gözümün önünde başkasıyla aşk yaşıyordu. Onunla aralarının açılıp, beni sevmesini umuyordum. Kendime saygımı yitirmiştim. Karşılksız bu aşkın esiri oldum. Onların aşklarının ilerlediklerini gördükçe de umutlarım azalmaya başladı. Asık suratla, parçalanmış kalple köye döndüğümde, evimizin kapısını açarken, mutfakta yemek hazırlarken, çamaşırları asarken, seni görüp moral buluyordum. Gözlerin sürekli bizim pencerelerdeydi. Evinizin tam önündeki çeşmeye, defalarca su almaya geliyordun. Sahi ; sizin evde şebeke suyu da mı yoktu ? Bizim o eski evimizde bile vardı.

Giyimin de tam bir Karadenizli giyimi idi senin. Başını her zaman tülbentli gördüm . Çok yakışıyordu sana, giydiğin her şey.

Karşılıksız aşkımdan ümidimi iyice kestiğimde, okulu bırakmaya karar verdim. Sadece okulumu bırakmakla kalmayıp, senin aşkına da karşılık vermeye başladım. Tabii sadece karşıdan karşıya. Bakışlarına gülücüklerle, pencere arkasından el sallayarak karşılık verdim. Yüzünde güller açmaya başladı. Ne kadar da mutluydun ? Ben de kalbimin gerçek sahibini unutmaya çalışıp, seninle güzel bir gelecek kurmayı düşünmeyi başladım.

Ablaların, annen derken , galiba baban da farkına varmış . Bir gün şaka ile karışık babama söz etmiş.

’ Sakın ,almaya falan kalkışma şu p.....in kızını ’ diye tepki gösterdi babam. Hiç bir şey diyemedim.

’ O kız için mi bıraktın okulu ? Yazıklar olsun sana ! ’ dediğinde üzüldüm de biraz. Kimi seveceğime karışmasına hak veremezdim ama okulu bırakmama ne kadar tepki gösterse haklıydı. Çünkü, bütün umudu bendim. Kendini tamamen beni okutmaya adamıştı. Çok düşündüm ve okula yeniden dönmeye karar verdim. Okula döndüm diye, senden vaz geçecek değildim elbet.

En çok sevinen , kalbimin gerçek sahibi, umutsuz aşkım oldu, okula dönmeme. Ona olan aşkımdan okulu bıraktığım dillerde dolaşmış okulda. Çok etkilenmiş. Sevdiği çocukla bu yüzden arası açılmış. İlk gördüğünde, neredeyse boynuma atılacaktı. Kısa sürede sevgili oluverdik. Derslerimizi beraber çalıştık, teneffüslerde, hatta okuldan sonraları bile birlikte olduk.

Seni gördüğümde utanmaya başladım. Kalbimde ikinize birden yer veremezdim. Hiç bir şey söylemeden başlayan aşkımız, yine hiç bir şey konuşamadan bitti seninle. Anlamıştın beni. O güzel yüzünün güldüğünü göremez oldum. Çeşmeye de fazla gelmez oldun. Pencerelerde beni aramıyordun artık. Seni görmesem bile, evime yaklaştığımda yüzüm kızardı hergün. Hatırladıkça utandım senden. Duygularınla oynadığımın farkındaydım. Hem de tertemiz, saf duygularınla.

O eski evden taşındık bir gün. Arkamızdan umutsuzca baktığını gördüm. Galiba son görüşümdü senin.

Şimdi evliyim. Çok da mutsuzum biliyor musun ? Seni hatırladığımda, halâ yüzüm kızarıyor ve utanç duyuyorum. Duygularınla oynadım senin. Günahını ödeyemem.

Keşke o günlere dönmek mümkün olsa. Sen yine okula giderken ve dönüşlerimde beni gözetlesen. Defalarca çeşmeye su doldurmaya gelsen. Çamaşır asarken gülsen bana. ’ Amma da hamarat çocuk !’ desen.

Okula dönsem ben yine. Ama senden de vaz geçmesem. O gül yüzünü soldurmasam; güldürsem yaşadıkça.

Utanarak, kızararak, senden defalarca af dileyerek şu güzel şarkıyı mırıldanıyorum senin için : ’ NASIL GEÇTİ HABERSİZ, O GÜZELİM YILLARIM ’

Fikret TEZAL

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
' nasıl geçti habersiz ? ' Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz ' nasıl geçti habersiz ? ' yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
' NASIL GEÇTİ HABERSİZ ? ' yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
hicbitmez
hicbitmez, @hicbitmez
17.1.2011 20:35:47
Güzeldi etkileyiciydi.

Yüreginize saglik begeniyle okudum.
Saygilarimla
PeniaEos
PeniaEos, @peniaeos
17.1.2011 16:22:51
gerçek aşkın fakına biraz geç varmışsınız.
(insanlar güllerin peşinden koşarken ayakları alında ezilen papatyaları göremezler) kimn sözü hatırlıyamadım ama
sanırım yerinde bir söz..
sevgiler sizinle olsun...
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
17.1.2011 16:13:15
Duru bir anlatım, hüzünlü bir öykü, tebrikler Fikret bey, selamlar.
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz, @aynurengindeniz
17.1.2011 14:58:03
Yazık olmuş hemşerime...Ya alırsınız Karadenizlinin bedduasını böyle olursunuz işte:)

Çok güzel bir aşk yazısı. Aşk adamı olduğunuz belli...Kurgusuyla anlatımıyla duygusuyla güzel...

Şarkıyı da severim...

Kutluyorum.
bekir güçlüer
bekir güçlüer, @bekirgucluer
17.1.2011 11:18:46
Çok güzel anlatımınızla satırlara döktüğünüz duygularınızı beğeni ile okudum.
Tebrik eder, saygılarımı sunarım.
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya, @mustafasakarya
17.1.2011 11:06:51
Sizin yazılarınızı seviyorum, hissederek yazdıklarınızı, okurken ben de hissediyorum.

Tebrikler Fikret Bey.
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
17.1.2011 08:52:43
"şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler"....diye unutulmayan şarkıyı anımsattınız....haklısın kavi kalem.....tüm olumsuzluklarına rağmen " yaşamak güzel şey be kardeşim..diyen üstat ne güzel söylemiş....saygılar
ayhansarıkaya
ayhansarıkaya, @ayhansarikaya
17.1.2011 00:16:08
Hüzünlü bir öykü...

Bazen insanın hayatında nböyle dramatik bölümler geçiyor ne yazık ki...Bu da yaşamın acı ama güzel tarafı olsa gerek...

Tebrikler.

Selamlar.
yasem
yasem, @yasem
16.1.2011 22:57:00
Çok duygu yüklü bir yazı olmuş bence engüzel o uzaktan bakıştığınız aşk biliyormusunuz..sevgiyle kalınz
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
16.1.2011 22:44:39
Yine çok etkili ve güzel bir anlatımdı Fikret Bey.. Paylaşımınız için teşekkürler usta kalem. Saygılarımla..
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
16.1.2011 22:39:12
Fikret kardeşim o kadar çokkk .... o kadar çok etkilendim ki yazından...Bilmem o yılları yaşayan herkezin mi yoksa sadece seninle benim mi yaşadığımız olaylardı bu yazılanlar...?
Ne güzeldi o yıllar değilmi?...
Hele senin gibi usta bir kalem anlatırsa!!!!!!!

Selamlarımla....
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL