Tıpkı karın, güneşe dayanıksızlığı gibi eriyor zaman…Yeni doğacak bir yıla yarım saat… Akrep ve yelkovan yarış içindeler, her zaman olduğu gibi… Yılbaşı eskisi gibi değil, ya da ben…2011 yaşımın üzerine bir yıl daha ekleyecek, korkutuyor beni. Oysa sevinmem gerek. Yeni yılın neler getireceğini merak ediyorum. Geçirdiklerimi hatırladıkça…

Kar, yılbaşı gecelerini çağrıştırır usumda. Kar yağar, sessizlik çöker şehrin üzerine. Çocuklar sabırsızlıkla bekler gece yarısını. Gözlerine binen yüke direnerek. Havai fişekleri hayallerinde izlerler pencereden yansıyan ışığında… Efsunlu bir gecedir yılbaşı…

Çocukluğum aklıma gelir. Siyah- beyaz televizyondaki eğlencelere takılır aklım. Aynı eğlencelerin renkli görüntüleri var oysa şimdi. Eğlenceye bakmadım bile bu yılbaşı. Ben hâla çocukluğumdayım. Tombala oynuyorum. Bütün dikkatim tombala kağıdımdaki rakamlarda. Bir yandan, Emel Sayın’ ın sesi geliyor televizyondan. Elbet bir gün buluşacağız diyor. Babama gözüm takılıyor. Hayran bir şekilde onu izliyor ve iç geçiriyor. Ona aşık. Saklamıyor. Annem hiç kızmıyor. Bilakis gülüp geçiyor. O da biliyor, imkansız bir aşk olduğunu. Tüh, taşı kaçırdım galiba. Neyse, öbür turda toparlarım. Babam, iyice neşelendi. Kardeşim uyudu. Ağabeyimle babam sohbete başladı. Ben,kaçırdığım numaraların peşindeyim. Annem, yorgun. Uyukluyor arada, sonra toparlanıyor.

Saate bakıyoruz aynı anda.Herkes ayakta, TRT’ de havai fişek atılacak. Saymaya başlıyoruz. On, dokuz,sekiz,yedi……Beklenen misafir geldi! Hoş geldin yeni yıl. Tertemiz bir bebek geldi dünyaya. Günahsız… Zaman geçtikçe kirlenecek. Tıpkı bizler gibi… Birbirimizi öpüyoruz. Mutluyuz. Biz, noel babayı tanımıyoruz, o bizim için bir şey ifade etmiyor aslında. Biz yeni doğan çocuğun sevincini yaşıyoruz. Pişmanlıklarımıza, hatalarımıza karşı yeni umut bekliyoruz. Sabah olmak üzere… Şimdiki zamana dönmeliyim. İyi geceler Babacığım. Bir tek sen yoksun aramızda. Ulaşamayacağım yerdesin. Çok özlüyorum seni. Her geçen gün artıyor özlemim, artarak…
.

YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN DOSTLARIM, SEVGİYLE