Yüce Allah sonsuz gücünü, üstün yaratmasını, ayetlerinden yüz çevirenleri bekleyen sonsuz ve şiddetli azabı Kur’an’da tüm ayrıntılarıyla haber verir. İnsanın azap dolu bir ahiret hayatıyla karşılaşmamak için yapması gereken, gerçekleri derin düşünmek ve samimiyetle itaat etmektir. Her inanan, Rabbimiz’in " Öyleyse güç yetirebildiğiniz kadar Allah’tan korkup-sakının, dinleyin ve itaat edin..." (Tegabün Suresi, 16) buyruğu gereğince bunu gücü yettiğince yapmaya çalışmalıdır. Kuran’da emredilen ibadetleri yerine getirmemekten, haram kılınan şeyleri ise yapmaktan güçleri yettiğince korkup sakınacak olan müminler, Rabbimiz’e itaat ettikleri sürece, Allah’ın sınırlarını korumada daha dikkatli olacaklardır. Çünkü yalnızca Allah’ın emrettiği Kur’an ahlakına tam olarak uyan insan, üstün özelliklere sahip olabilir.

Yüce Allah Kendisine gereği gibi kul olma çabasındaki kulları için her olayı hayırla yaratır. Kendileri için olumsuz gibi görünen her olay, aslında müminler için en güzel sonuca varacaktır. Rabbimiz’e gösterdikleri bu teslimiyet de, müminlere huzur ve mutluluk verir.

Samimi müminler, Allah’a itaate dayanan ve O’nun hoşnutluğunu, rahmetini ve cennetini kazandıracak olan imanın yolunda yürüme gayreti içindedirler. Nefislerinin bencil istek ve tutkularını ilah edinenler ise, aşağılanma ve sonsuz azaba giden isyan yolunu seçmişlerdir.

Evrendeki canlı- cansız herşey ve Katındaki varlıklar Rabbimiz’e teslim olup secde ederken, herşey emrine verilmiş olan insan Allah’a itaatte ve teslim olmakta direnmektedir.

Evrendeki her olay; güneşteki patlamalardan yeryüzünde bir yaprağın düşüşüne kadar her şey, Rabbimiz’in izniyledir. Allah, sonsuz ilmi ve gücüyle yarattığı ve Kendi tecellileri olan canlıları an an yaratmaya devam eder. Kur’an ayetlerinde de gördüğümüz gibi, yarattığı her şey O’na boyun eğmiştir ve tek güç sahibi olan Allah’ı yüceltir.

Evrenin tamamen yok olacağı, insanları korku, panik ve dehşete sürükleyecek olan o müthiş sarsıntı günü, gökler ve yer de Allah’ın emrine boyun eğeceklerdir:

Gök, yarılıp-parçalandığı,
Ve ’kendi yaratılışına uygun’ Rabbine boyun eğdiği zaman;
Yer, düzlendiği,
İçinde olanları dışa atıp boşaldığı,
Ve ’kendi yaratılışına uygun Rabbine boyun eğdiği zaman. (İnşikak Suresi, 1-2-3-4-5)