7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1915
Okunma
Yağmur sesiyle uyandım bu sabah ve hissetmedim hiçbir şey pencereden baktığımda ıslanan insanlara. Dedim ki” sizi ıslatır ancak bu bulut, bu damlalar ve ancak sizi üşütür bu sonbahar”. Ben o kadar yabancısıyım ki sizi örten gökyüzünün ve o kadar uzağım ki bu şehrin havasına, bana dokunamaz size dokunan doğa.
Anne demeyi özlediğim bu yerde, bu soğuk, bu ıssız, bu ruhsuz, bu hissiz yerde beni ıslatmıyor yağmurlar. O kadar sarıldım ki kendime, o kadar sığındım ki içime, dışardan gelen hiçbir şey sarsamaz beni. O kadar yalnızım ki anne, bayram da sana sarılamamak gibi yalnızım. O kadar yalnızım ki baba belki de hayatım da ilk kez acıdın bana ve teselli ettin beni tarihimizde ilk defa. Buna çok sevindim ve ağlamadım baba, kimsem olmadı destek olacak, kendime sarıldım ve kendime güç oldum baba.
Bencilleşmeye başladım galiba, hiçbir sosyal olay üzmüyor beni! Bu bencillik mi yoksa yitirdiğim şeyler arasına mı katıldı o hassas, o kırılgan duygularım? Canım sıkılıyor ve ben artık kolayı bile aramaz oldum, kendim kendim derken kendime de uzak düştüm, mesela müzik dinlemiyorum, ondan mı bu kadar aç kaldı ruhum acaba?
Yağmur başladı yine ve rahatsız oluyorum bu durumdan. Saçlarım ıslanmayacak ama paçalarım çamur olacak ne kadar berbat değil mi? En iyisi hemen eve gideyim kapatayım perdeleri, ve koltuğuma gömüleyim, bir sigara yakayım, şu yağmur bulaşmasın bana!...
…………. VaNDi’07…………..