Kadın, uçakta yerini bulup, oturur oturmaz, hemen camdan dışarı baktı
Bir umutla sevdiğini aradı gözleri, acaba görebilir miyim, diye...
3 gündür yaşadığı mutluluk, ayaklarını yerden kesmeye yetmişti.
Derin bir iç çekişle arkasına yaslanıp, gözlerini kapadı ve o günleritekrar yaşamaya başladı....
İnternette, bir arkadaşlık sitesinde tanışmışlardı.
Sanki 40 yıldırtanışıyorlardı. Hatta bazı geceler uykusu bölünüp de, msn i açtığında,sevdiğini, onu orda bekler halde bulur, ’seni çağırdım, sesimi miduydun?’ demesine, o kadar çok sevinirdi ki...
En sonunda ateş bacayı sarmış, birbirlerini görme arzusu ağırbasmıştı.
Kadın ani bir kararla uçak biletini almış, erkeğin deyaşadığı uzak sahil kasabasına, ailesini görmeye gitmek üzeregitmişti.
Sevdiğini sadece resimden tanıyordu.
Havaalanından almaya geldiğinde,trafiğin de yoğunluğu yüzünden, hemen arabaya oturmuştu.
Sevdiği,aracı trafikten çıkarmaya çalışırken, ona sadece birkaç bakışatabilmişti.Uzanıp onu yanağından öptü kadın, merhaba derken....
Yol üzerinde bir yerde durup, birbirlerine hasretle sarılmış ve uzunuzun öpüşmüşlerdi...
Akşama doğru, kadın ailesinin yanına vardığında, herkes için sürpriz olmuştu gelişi. Ertesi günü ailesiyle geçirmişti.
Bir gün sonra ise, sevdiği adamla buluştu sabah erkenden. Alış veriş yaptılar. Adamın çok yakın arkadaşıo gün evde yoktu ve anahtarı ona bırakmıştı. Eve girdiklerinde, sanki yıllarca evli çiftler gibi, elleri kollarıaldıklarıyla doluydu. Neşe içinde aldıklarını yerleştirdiler mutfakta. Arada birbirlerinesarılıp, öpüşüp koklaşıyorlardı. Kadın, tüm maharetini döktürüp kahvaltı masasını hazırlamıştı, erkek gazetelere dalmışken. Neşe içinde kahvaltı etmişlerdi, Sonra yatak odasına geçtiler.....,Yorgun ve mutlu saatler sonrası yemek yaptılar o minik mutfakta beraber. Her şey rüya gibiydi....Akşam kadını ailesinin sokağına bıraktığında, ağlamaklı olmuştu ikisi de, ayrılığın o dayanılmaz acısıyla...
Ertesi sabah da havaalanına yine onla gelmişti. Az önce son kez sarılmış ve de kaçamak öpüşmüşlerdi. Uçak pistte bir tur attı ve kadını sevdiğinden uzaklaştırdı. Yüreği ağırlaşmış, gözyaşlarına hakim olamamıştı. Ağladı sessizce... .Seviyor ve de seviliyordu. Bundan daha büyük mutluluk mu olurdu?
Sonra ki günlerde sevdiğinin hastalığın daha da arttığını duyacak ve de yıkılacaktı kadın.Söylediğine göre beyninde ur vardı ve de müdahale olanaksızdı. Kadın yıkılmıştı. Neler yapabileceğini araştırıyor ve çırpınıyordu sevdiği adam için.3 oğlu vardı.2si üniversite de okuyordu. En küçüğü de ilk okulu bitirmek üzereydi.Dertlerden, geçim zorluğundan hastalığı daha da kötüye gidiyordu.
Hatta oğulları bu sene burs da alamadıkları için , hepten zordurumdaydı adam.Kadın sevdiğine yardım teklif eti. Adam, olmaz ben sevdiğimden asalak gibi para alamam dedi ise de, kadın adama parayı havale etmişti.
Daha sonraki günlerde msn den olsun, telefondan olsan, hep aşklarını tazelemişlerdi. Mutluydular... Sonra ki telefon görüşmelerinde sevdiğ ihep öğürür olmuş, msn de yazışırken de bazen aniden yok olmaktaydı görüntü.Adam sevdiğini üzmekten çekindiğini söyleyerek, en sonunda açıklama yapmıştı. İyice kötüleşmişti hastalığı yüzünden. Hiç üzülmemesi gerekti. En ufak bir üzüntü, onu kaçınılmaz sona yaklaştırıyordu.
- Bak sevgilim dedi, eğer beni bir gün bıracaksan, bunu hemen yap, sonra yaparsan, bu benim kesin ölümüm olur, kaldıramam demişti. Kadın yıkılmıştı. Çocuklar sürekli para gerektiğini söylüyorlar, yetişemiyorum onların isteklerine, ne yapacağımı şaşırdım . Ek iş bulmam gerek, dediğinde.
2 oğlan 2 ayrı kentte üniversitede okuyordular dı. Kolay değildi.
Kadın yine maddi yardımda bulundu. Sevdiği yıpransın istemediğinden .Bir gün telefonda artık nete giremem dedi adam. Telefon ve adsl kesilmişti borçtan dolayı. Eee, nasıl haberleşip, konuşacaklardı?
2 gün sonra, yıllık izne ayrılacağını söyledi sevdiği; başka bir sahil şehrine gidip, tatilde çalışarak ek gelir sağlayacaktı. Ben arada ararım seni, demişti. K
adın kimsesiz ve yalnız hissetti kendini. Bir türlü ulaşamaz olmuştu sevdiği adama. Çalışmasını, hayatını riskeatmasını istemiyor, maddi yardım da bulunuyordu. En son aradığında, artık dayanamayacağım demiş ve ağlamıştı adam telefonda.Kadın hepten mahvolmuştu üzüntüden. Sonraki günlerde, bir gece tesadüf msnde onun nickinin yeşil yandığını gördü. Sevinçten çılgına döndü. Hemen yazdı sevdiği adama. Anında çevrimdışına düştü sevdiği. Telefona sarıldı. Ulaşılmıyor diyordu ses..3 derken 5 gün oldu, 5 derken 10 gün oldu. Ulaşamıyordu sevdiğine.
Bir gece saatlerce ağladı....Onsuz yaşayamayacağını düşündü...
2 gün sonra bir arkadaşı kadını merak etmişti, haber alamayınca. Evinegitti. Yedek anahtarı vardı. Kapıyı açtığında çığlık attı. Arkadaşı orda öylece cansız yatıyordu. Bir not vardı yanı başında.....

Seni sevdim. Sensiz bir hayat, nasılsa ölüm bana ... yazıyordu.
Arkadaşı az çok biliyordu kadının hikayesini. Araştırmaya karar verdi.
O tatil kasabasına gitti. Adamı buldu. Kendini tanıttı. Adam güldü....
Aman be kardeş, o kadar kek olmasaydı. Adı üstünde sanal alem, dedi. Kadın polise gidip adam hakkında şikayette bulundu. Ertesi gün gazetelerin 3. sayfasında şu haber vardı... Chat aşkı ölüm getirdi!!!!!!!!!!!!

masalmavi07