BİTTİ (Mİ)...
Boğazımda kocaman bir düğüm...gözümde yaş,artık bu son veda dedin ya diyebildin ya mıhlanıp kaldım olduğum yere, kolum kanadım kırıldı yine...
Gel kaldır hadi kalakaldığım yerden tut ellerimden,öldüm görmüyor musun,hayat öpücüğümü ver, benden aldığın seni geri ver...alabilir misin seni benden mahkum edebilir misin sensizliğe,kolay mı sanıyorsun?...
Kimseler dokunamaz bendeki yüreğine,kimseler alamaz seni benden,sen yoksun ya kocaman bir boşluk ve kulaklarımda sesin bile yok yazdıkların var gözlerimin önünde BİTTİ...her bitti dediğinde keşke senin kadar güçlü olsam, ben de güle güle diyebilsem...benim gücümken sen,benim her rengimken umudumken ayağımın prangalarından kurtulmam o kadar zor ki...nefes alışım sen,uykusuzluğum,düşlerim, sevinçlerimken,ya sen benim herşeyim olmuşken sana güle güle demek çok zor...
Sen gittiğini düşünebilirsin,benden kopabileceğini,bir daha adımı anmıyacağını sanabilirsin ama ben seni bıraktığın yerde bekliyor olacağım...
Diner mi sanıyorsun içimdeki fırtına,güneş yine eskisi gibi doğar mı,gülen yüzümü ver bana gülüşlerim sen...
Çığlığımdın sesimi ver bana,haykırmak istiyorum gördüğüm herşeye,gökte uçan kuşlara,denizde balıklara,bulutlara,yağan yağmurlara,dağlara taşlara acımı paylaşsınlar diye...insanlar uzak dursun benden onlar anlayamaz paylaşamaz acımı,seni ne çok sevdiğimi bilemezler ve neden bu kadar çok kanadığımı derinden ince ince...
Sen biliyor musun sen benden her gittiğinde aşkın içimde daha da alevleniyor, korlar düşüyor hiç sönmeyeceğini bildiğim, garip gelebilir ama yanmak aşkın adına ne güzel bilir misin?...
Yüreğimi çiğniyor acıların ve ben o acılara yüzümü sürüyorum,gelsen belki de sen bana bu kadar dokunamazsın,ben yolundayım hep senin yolunda ve ben seni her durakta bekleyeceğim,beklerken çokca gözyaşı dökeceğim ardından gelişine dek,her gözyaşım filizlenecek toprakta ve keder çiçekleri açacak mor mor, ve bir gün gelirsen şayet beraber toplayacağız keder çiçeklerini ve avucuna bırakacağım bir daha gitme diye ve koklatacağım sana hasretin kokusunu hissedeceksin tüm benliğinle...
Bir ah sesi yankılanacak gecelerde,ne ağıtlar yakılacak ne de yakamozlarda şarkıcıların sesi duyulacak,yalnızca derinden yanık bir ahh yankılanacak
gecelerde, ah o geceler... dalgaların sesini dinlerken şiirler de yazılmıyacak daha ardından,yosun tutmuş kayalara takılacak gözlerim ve benden daha şanslı olduklarını düşüneceğim,çakıltaşlarına, ay’a, yıldızlara...kayan bir yıldız gördüğümde dönüşünü dileyeceğim sadece...
Çaresizlik bekleşecek kapımda,düşüneceğim bir çözüm bulmak için,düşünürken çaresizliğim daha da kökleşecek saracak dört bir yanımı, kuşatılacağım sarmaşık misali oysa en çok senin sarmanı beklerken.
Yapayalnız bir parkta otursam anlatsam seni yerdeki parke taşlarına,ya da uçsuz bucaksız kimseciklerin olmadığı bir kumsalda her kum zerreciğine döksem içimdekileri,suya yazı yazılır mı,yazsam karadenizimin sularına seni, gömsem içimdeki kederi,karadeniz benden kara mı kaderin de karadeniz demişler adına diye avaz avaz bağırsam...
Sonra koşsam koşsam ayağımdaki derman kesilene kadar koşsam kavuşur muyum sana...esrik bedenim düşse yerlere ve bölünsem bin parçaya,benden kalanlarımı toplamaya gelir misin?...
Sabahsız geceler bekliyor beni yine ve ben o sabahsız gecelerde yalnızlığın kollarında uyanmaya hala alışık olamayışım ne acı...
hasret çile yumağı gibi varsın sarsın beni...her duygu sana dair nasıl olsa...BİTTİ...mi?..