................................................

Hayat soru ve cevaplardan ibaret...

Yalnızlığa ne zaman gömülürsün, kendini k-atarsın?


--- Yalnızlığı severim. Bazen ona diğer adımsın diye seslenirim...

Hava yağmurluysa, haziran yıldızları göğü aydınlık kılmışsa, sevdiğim kalbimden bedenen uzaktaysa, çocukluğumu özleme ihtiyacı hissetsem, düşüncelere dalıp kalybolmak istese bakışlarım; o anlarda yalnızlıkla arkadaş, yalnızlıkla sırdaşım...


Kalemlerle aran nasıl?

--- Kalemler benim kendimi ifade etme araçlarım ve de amaçlarım...

Kalemlerin her rengine saygı duyarım. Mürekkepleri bitmesin diye dua ederim. Leke tutmasınlar diye, her gün temizlerim, öperim onların yanaklarından. Boşu boşuna da onlarla bir şeyler karalamam. Kalemlerin dünyasıyla içli dışlıyım diyebilirim rahatlıkla...



Akşama doğru vakitler sizde, yüreğinizde ne gibi çağrışımlara sebep oluyor?

--- Güneşin kapsama alanımı yavaş yavaş terketmesi olarak değerlendiriyorum bu muhteşem vakitleri...

Akşama doğru, hayatın yeni şekle büründüğü an be an bir zaman dilimi gibi görmek, mutluluk veriyor bana. Yüreğim o nefis dakikalarda aşka geliyor. ilham perileri başıma bir bir üşüşüyor. Gözlerimde bitmeyen harika manzara, tatlı hatıralar bırakıyor bana. Herkesi bir koşuşturmanın içinde bulmak ise, sessizliğe giden bir hâl olarak tanımlarım...

Akşama doğru, duru durumlara karşılıktır bende ve yüreğimde...



Boş zamanlar buldunuzda ne yaparsınız?

--- Boş zamanım olmuyor ki. Hep kavga halindeyim hayatla. Yaşamla yarışıyorum adeta. Edebiyata saatlerimi veriyorum. Uykudan kesintiler yapıyorum bu yüzden...

Boş zaman az bulurum. bulduğumda da nasıl harcayacağımı, nerelere ayıracağımı bilmiyorum. Dediğim gibi günün yirmi dört saati çalışıyorum. Kafam, kalbim, canım kısacası ruhum ve bedenim daim faaliyette...




.............................................
MehmetSelimÇİÇEK
24 Haziran 2010
Perşembe 18:48:05