Kötülük etmeden pişman olmanın en iyi şekli, iyilik etmektir. bretonne
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı

EYLEM VAR!

Yorum

EYLEM VAR!

9

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

731

Okunma

EYLEM VAR!

EYLEM VAR!



Kış olmasına rağmen hala kar hiç kendini göstermemiş,ti

Gerçi insanların bundan şikayetleri yok gibiydi.

En azından ulaşımın kolaylığı ve baharı andıran havanın insanlardaki enerjiyi yüzlerindeki gülümsemelerden ve hala ince tiril tiril giyinmenin verdiği rahatlıktandı sanırsam.

Mevsimlerin dengesizliği hiç kimsenin umurunda değildi.

Ama ya kar’ı görmeyen çocuklarımız.

Kardan adamı yapıp karşısına geçip,kendine gülümseyen kömür karası gözleri ve havuç burnundaki kızıl sıcaklığını ,göremeyeceklermiydi diye ürken ben gibiler.

O akşam ana haber bülteninde,hastahanelerde EYLEM haberi duyruldu

Karnı burnunda olan Ayşe ,gülümseyerek

--"Kesin ben bu gece doğuma giderim." diye söylendi.

Bunu kendisi için bir işaret gibi görmüştü,belkide içine doğmuştu kimbilir

İkinci çocuğuna hamileydi.

İl,ki erkek olmuştu ,bu ise kız diye bekliyordu.Çünkü Yüce yaradan, Rüyasında her iki çocuğunun olacağınıda kendisine göstermişti.

Gerçi araları pek yoktu,ama Rabbim böyle uygun gördü,demekki hayırlısı böyleymiş dedi.
O gece saat 03:00 gibi sancıyla irkilmişti .

Ayşe "bak işte dediğim çıktı" der gibi tebessüm ediyordu.

Eşinin "annamlere haber verelim" demesine rağmen biraz daha beklemeyi tercih etti,oğlundaki gibi sanıyordu durumu.

Oysa bu çok farklıydı ,önce müthiş sancılar gelmişti ,direniyordu" suyum gelsin öyle "diyordu ama iyice kötüleşti vaziyeti.

Garip gelmişti bu durum,halbuki oğlunda hiç böyle olmamıştı,bu arada suyuda gelmiş ve sancılar besbeter canını yakıp ağlar derecesinde sızlatıyordu kemiklerini.

Aylar öncesinden hazırladığı ,çantayı kapıp nefes alışlarını kontrol etmeye çalışarak, merdivenlerden indiler.

Komşu ya gidilmişti arabasıyla götürmesi için rica edilmişti.

Bu ne güzeldi, gece,23:00 gibi yatmışlar ama en ufak kar serpişmesi bile yokken dört, saatte nasıl olmuştu da ,kar öyle sessiz ve ahenkli yağmış ve öyle kucaklaşmıştı ki yer yüzündeki toprak kardeşiyle ,dizlere kadar yağan karın güzelliği karşısında sancıyı unutmuş bu güzel ve bembeyaz nurun yağışını izleyerek, bindi arabaya.

Araba biraz gidince kayıyor,ilerlemiyordu.Eşi arabadan inip itti annesiyle,araba biraz ilerliyor birde yokuş olmasından dolayı zorluyordu ,tabiki karın vermiş olduğu bir engelde vardı.

Sancıları büsbütün artan Ayşe ise arabada ver yansın ediyor artık nefesinin kesilmesine rağmen, inlemeleri tükenmiyordu

Komşu arada ,arkada kalanlara sesleniyor

"Ya çabuk olsanıza kadın doğuracak" diye korku ve paniğiyle ,büsbütün ortalığı karıştırıyordu.

Neyse bir saatlik bir araba ittirmesi ve sancıların karıştığı ılık kış kar/ının verdiği o muhteşem doğa mucizesindeki bu bağrışları artık son buldu Ayşenin.

Evet hiç bir sancısı kalmamıştı.Bir an durdu ve ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Neden bitmişti sancısı,ve bir güzellik yaşıyordu

"Sanırım ben doğuruyorum" diye gülümsedi.

Evet evet o an gelmişti işte,sadece bir nefeslik derbesiyle , yeni nefesi bırakacaktı bembeyaz karlı kundağın içine.

Herkes şaşırmış ve panik olmuştu.

Araba iyice hızlandı ve nihayetinde hastahaneye yaklaştılar.

Ayşe hiç sancısız çıkıyordu üç kat merdiveni
Hastane kokusu bile kalmamıştı sanki bu gece "sanırım kokularda eylemde" diye söylendi eşine.

Herhalde insanlarda eylemi bildiklerinden gelmemişlerdi, sessiz boş bir sesizlikte çıktılar,nihayetinde muayene odasına aldılar

Doktor "çocuğun kafası çıkmak üzere, derin, derin nefes alın" dedi, Ayşe ye
Ayşe de söyleneni yaptı ve bir den, bir şeyin etini kestiğini ,içinin cız diye koparılıp etinin liğme liğme doğrandığını hissetti

Evet doğurmasında hiç bir sorun olmayan genç anneyi ,doğurtmak yerine hemen bıçağa sarılıp ,anestesiye gerek duymaksızın , kesivermişlerdi ,hem de göz göre göre.
Heralde sancının bitmiş olması, onları rahatsız etmişti

Belkide doğumun yeni usülü böyleydi.

Ya canı yanan kadın..

Kundağa sarıp alıp bebek odasına götürdüler kızını.

Kendinide götürüp boş ve karanlık bir odaya bıraktılar.

Soğuk bir yatağa ,ne nevresimi nede yastığı vardı,sanki ölmüş ve teneşire yatırılmıştı

Burası dışarıdaki havadan da daha dondurucuydu ve kendinden başka kimse yoktu.

Eylem vardı belkide ondandı."Evet kaloriferlerdede eylem "vardı,buz kesmiş dilleri bir nefescik bile üflemiyordu

Üzerine bir battaniye dahi örtmemişlerdi her halde "battaniyelerdede eylem," vardı

Karanlık bir hücreye atmışlardı,karanlıktı çünkü "ışıkta "eylemini gerçekleştirmek
derdindeydi

Bir saati aşkın süre, öylece ayazda kalmış bir dal çiçek gibi ,iliklerine kadar üşümüşlüğüyle titriyor, dişleri bir birine zangır zangır vuruyor, ısıtmak için kendini ,ellerine nefesini üflüyordu ama ne çare nefesin bile sıcaklığı buz kesmişti,"nefes bile eyleme" geçmişti

Sonra hemşire geldi , eline aldığı iğneye geçirdiği ipi ,başladı genç kadının etine batırmaya
"Ya ne yapıyorsunuz siz "diye sordu ,Ayşe.

Hiç sesini çıkarmadı hemşire ,sadece elindeki kocaman iğneyi ,etinin birine geçiriyor ve diğerine batırıp, çekip alıyordu hoyratça ,anlaşılan "iğne ile iplikte eyleme geçmişti"

"Hemşire hanım iyide ben hissediyorum, bana iğne yapın en azından hissetmemyeyim lütfen" diye gözyaşı döküyor ,hüngür hüngür ağlıyor ama her şey de olduğu gibi "hemşirenin kulaklarınında,da eylem,de" olduğunu bilmiyordu

Hemşire " yaptım "dedi iğneyi ama ne çare ,artık genç kadın sadece, "Allaha havale ediyorum" seni diyebildi

"Yaptığı iğne uyuşturmamıştı oda eylemdeydi"Ağlamaktan başka çaresi yoktu

O gece her şey eylemdeydi

Ama o karanlık oda bile duymadı ,sesinin duvarlara çarpan çığlığını,her şey ahraz bir eylem derdindeydi

Tek eyleme geçmeyen durmadan ağlayan gözleriydi,sanki kızı değil de o ilk kez gelmiş ti bu dünya ya,belki de kızının yerine ağlıyordu kimbilir

Ama en çok ta insanlar kendi eylemlerini ,hiç bir suçu olmayan ,kendi gibi insanlar üzerinde, başarılı bir şekilde gerçekleştirmişlerdi

Belki de bu eylem sayesinde ,yıllar sonra başına gelecek olan ,en büyük eylemler zinciri ,bedeninin kendisi için düşündüğü ve hep mecburen katılmak zorunda olduğu eylemlerdi.

Bedeninin ve iç organlarının, kendisi için bazen başarısızlıklarla ,bazende başarı sağladığı eylemler hep devam edecekti .

Ta ki ömrü, son nefesinde bile ,kanlı soluğunu tertemiz toprağa düşürünceye kadar...





Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Eylem var! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Eylem var! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
EYLEM VAR! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
HarunOzbek
HarunOzbek, @harunozbek
27.6.2010 13:46:20
oldukça güzel tebrikler
Engin Tatlıtürk
Engin Tatlıtürk, @engintatliturk
11.6.2010 11:48:59
8 puan verdi
Bayağı yorulmuştum yazı okumaktan.
Fakat yine de yazınızı zevkle okudum.

Çok güzel ve yorucu olmayan bir paylaşımdı.

Tebrik ederim.
Selamlar.
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
11.6.2010 09:44:37
Arkadaşım, doğumda çekilen sıkıntıları, kinaye ile çok güzel anlatmışsınız,
anlatımınız harika, içeriği içimizi burksa da ,tebrikler.Saygılarımla, hayırlı cumalar.
N. B. Ç.
N. B. Ç., @n-b-c-
11.6.2010 08:56:59
Yazının bana hissettirdikleri;
Ayşe doğuma giderken yolda hayatını kaybediyor ve ondan sonrası soğuk...
Eylem sözüyle burada vurgulanan daha çok hissedilen yalnızlık duygusu...

Yazıyı yanlış algıladıysam özür.

Ben açıkçası okurken çok gerildim ve o soğuk karda müthiş üşüdüm.

Sevgilerimle...
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
11.6.2010 07:54:15
evet harika anlatımdı kutlarım da sonu ne oldu
var birşeyler saygım sevgimle
hayırlı cumalar sultanım
Genç Ozan
Genç Ozan, @gencozan
11.6.2010 02:41:24
Hocam, Ayşe hanım hastaneden çıkacak mı merak ettim devamını bekliyoruz..
Kutlarım değerli kaleminizi
Saygı hürmetlerimle...
abdurr
abdurr, @abdurr
11.6.2010 00:32:43
Hürrem hanım ; Ayşe hanım bayağı ızdırap çekmiş, bu maceranın sonucunu çok merak ediyorum hem çocuğun ve hemde Ayşe hanımın. Çok güzel bir yazı ve çokta güzel bir anlatımdı.
Teşekkürler sultanımız.
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
11.6.2010 00:30:24
Soluk soluğa okudum yazınız fevkaledeydi.. Doğumun ne denli zor olduğunu bir kez daha düşündüm.. Anlatımına hayranım arkadaşım. Tebrikler.. Sevgilerimle...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL