Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Fikret TEZEL
Fikret TEZEL

İLK AŞK , İLK KAZIK !

Yorum

İLK AŞK , İLK KAZIK !

8

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1063

Okunma

İLK AŞK , İLK KAZIK !

İLK AŞK , İLK KAZIK !



’Müebbetlik Hayatım’ dan..

Sadece otuz gün süren hapishane hayatım burada sona ermiş ve nihayet yeniden özgürlüğüme kavuşmuştum.

Doğruca köyüme gidip babamın elini öptüm önce . Kucaklaştık, birlikte sevinip ağladık. Kahvedekiler va yolda , sokakta gören tüm köylüler ’Geçmiş olsun !’ dileklerinde bulunurken, aynı zamanda yeniden böyle bir şey yapmamam için nasihatte de bulunmayı ihmal etmediler.

Hapishane etkisi pek o kadar kolay geçmiyor insandan. Bıyıklarım bayağı belli olmaya başlamış. Hareketlerim de eskisi kadar nazik değil. Konuşmam ve ses tonum bile farklı.

O dönem film kiralamakta olduğum Bolat Film’e gittim yine. Sahibi Süleyman film çevirmeye devam ediyordu. O günlerde onların yaptığı ’Kar izleri örttü ’ adlı filmde oynattıkları Bilal İnci ile bir sohbetim oldu. Bu günlerde pek tanınan Yeşim Salkım’ın, müzisyen babası Dursun Salkım ile de ’Belki Yıllar Sonra ’ adlı bir film yaptılar.

Süleyman’ın babası Turgut Bey vardı. Baba oğul sanki filmciliği çapkınlık yapabilmek için seçmişlerdi. Nesrin K. adlı erotik rollerin oyuncusu, hemen her gittiğimde oradaydı. Turgut Bey’i bayağı sömürüyordu. Süleyman da aynı amaçla başka bir kadın oyuncunun peşindeydi.

Nesrin K. adındaki bu kadın bir keresinde bana yaklaştı. Davranışları hiç de hoşuma gitmedi. Hapishane hayatı bile beni çapkın edememişti. Genç bir de erkek eleman almışlardı şirkete. Çocuğun garip davranışları vardı. O da bana musallat olmaya başlayınca ben bu şirket ile arayı açtım. O günlerde Türk sinemasında başlayan açık saçık filmler furyası ve orada karşılaştığım olaylar benim oyunculuktan soğumama da sebep oldu. Abdestinde namazında bir müslümandım ben. Bundan vaz geçmeye de niyetim yoktu.
....

Sevdiğim, mektuplaştığım kız da, bıçakladığım çocuk da aynı köydendi. Oraya gittiğimde çocukla yeniden kavga etmemiz ve onun benden intikam almaya çalışacağı apaçık ortada olduğu halde, kahvemizde bulunan köy telefonu ile, onların köy kahvesine telefon edip, haber vererek gittim üstelik. Telefona çıkan çocukluk arkadaşım, ısrarla vaz geçirmek istediği halde ben ; ’ Yedi altmış beşliği takıp belime geliyorum !’ gibi bir de blöf yaptım üstelik.

Hangi yedi altmış beşlik ? Benim hiç silâhım olmadı ki ! Dedim ya ; hapishane hayatı beni iyice anormal biri yapmıştı. Aynen de dediğim gibi gittim köye. Silâh falan yok tabii. Bıçak da yok. Sadece yaptığım blöf var. Köyün orta yerinde, camiinin karşısında küçük bir kahve vardı. Gençler, yeni yetmeler genellikle oraya giderlerdi. Belâmı arar gibi, direk oraya gittim. Bıçakladığım çocuk ve dört beş arkadaşı oradalardı. Tam karşılarına geçip oturdum. Ayak ayak üstüne atıp, kabadayı tavrımı aldım.

Çocuklar sırayla birer tokat atsalar herhalde hastahanelik ederlerdi beni. Ya da tükürseler boğarlardı yani ! Fakat , yavaşça teker teker kahveden çıkıp uzaklaştılar oradan. Belli oldu ; blöfümü duymuş ve bal gibi de yutmuşlardı işte.

Biraz sonra köy karışmaya başladı. Çocuk eve babasının av tüfeğini almaya gitmiş. Annesi zaptetmek için yırtınıyor. Muhtara haber verilmiş. Muhtar bozuk atıyor bana. Tüfek olayını duyuyorum ama korkmuyorum. Kalabalıkta sevdiğim kızı da görüyorum. Utancından kaçıyor benden. Güç belâ razı oluyorum köyden gitmek için.
.....

Köyden gelenlerden sevdiğimin çoktan başkasını bulduğu haberlerini almaya başlayınca, dünya başıma yıkılmaya başlıyor. İnanmakta zorluk çekiyorum. Mektup yazıp sormak zorunda kalıyorum.

Bir gün hayatımın ilk kazığının tescili olan mektubu alıyorum sevdiğim, kaatilimden :

-’ Sen bana hapishaneden yazdığın mektupta, seni unutmamı, başkasını bulmamı istememiş miydin ? ’

(Devamı ; Hatice’m Kurbanım )

Fikret TEZAL

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İlk aşk , ilk kazık ! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İlk aşk , ilk kazık ! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İLK AŞK , İLK KAZIK ! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
hicbitmez
hicbitmez, @hicbitmez
9.4.2010 23:05:24
yine güzeldi.
yüreginize saglik.
saygilarimla
emre_onbey
emre_onbey, @emre-onbey
9.4.2010 17:19:05
devamını bekliyorum ustam :))
yaren fatma
yaren fatma, @yarenfatma
9.4.2010 13:06:13
güclü kalem güclü anlatır cok güzel ...yüreginize saglık kaleminiz daim olsun...
Dt.Ay
Dt.Ay, @dt-ay
9.4.2010 13:06:03
10 puan verdi
Güclü kaleminizi tebrik ediyorum. Hatiranizda kendimi buldum......
Olaylar benim yasadiklarimla neredeyse 1e1`örtüsüyor. Su soru aklima geliyor: Kaybolan yillarimi geri verseler ayni sekilde yasanmasina müsaade edermiydim?
Simdi tecrübeliyiz artik; cünkü TECRÜBE hayatta yenen kaziklarin bileskesidir!
Serzenisim kimseye degil kendimedir.
Tam puan
N. B. Ç.
N. B. Ç., @n-b-c-
9.4.2010 11:43:40
8 puan verdi
Gerçi vakit sıkıntısı yaşadığınızı söylemişsiniz ama akıcı bir diliniz var. Uzun da yazsanız okunur. Hem üstelik belli bir okuyucu kitleniz zaten var unutmayın. :))
Olayları bir an evvel bir yerlere bağlayıp bitireyim demeden bir gün bence hayat hikâyenizin bazı noktalarını daha detaylı anlatın bence.
Hayat hikâyeniz sürükleyerek devam ediyor.
HÜLYALVER
HÜLYALVER, @hulyalver
9.4.2010 10:00:43


Başlık "İLK AŞK , İLK KAZIK !"...Ben bu yazının içinde bulmalıydım başlığı...Tefrika yapmasaydınız keşke.
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz, @aynurengindeniz
9.4.2010 09:45:48
Güzel bir şekilde kaleme alınmış anılar...Ama kısa tutuyorsunuz merakta kalıyoruz...Tebrik ediyorum..
Luselva
Luselva, @luselva
9.4.2010 09:12:21
’’ Sen bana hapishaneden yazdığın mektupta, seni unutmamı, başkasını bulmamı istememiş miydin ? ’’

ne güzel bahanedir bu, değil mi?

ilk aşktan yeyilir zaten en büyük kazık
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL