21
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2070
Okunma


Kaşları öyle kalın ve uzundu ki...
- Anne, ben sevmiyorum bu doktoru! Dikkat ettin mi kaşları çok kalın, gözleri görünmüyor. Sevmem mümkün değil ki...Hem çok da yaşlı!
Kadın on üç yaşındaki kızını sürekli aynı doktora götürüyordu. Çünkü, bu doktor çok babacandı ve az para alıyordu. Hastanelerde uğraşmaktansa....
- Olur mu kızım, o iyi bir doktor...Hem sen ne anlarsın. Sus bakayım! Bedava ilaç bile veriyor.
Anne, kız yoldaki konuşmalarına ara verdiler...Kocaman bir kamyon, tozu dumana katarak yanlarından geçerken, kara bıyıklı esmer şoför;
- Oy, anası da kızı da....Oy güllerim oy....diye bağırdı.
Kadın, hışımla tuttu kızının elini acıtırcasına;
- Baktın mı şu herife? Yolda yürürken sağa sola bakma demedim mi sana!
- Vallahi bakmadım anne, yemin ederim ki. Çekmesene, kolum çok acıdı!
Kadın, bir iyice süzdü kızını;
- Eve gidince sorarım ben sana! Yine gözüne kalem sürmüşsün. Sana demedim mi uzak dur benim odamdan diye!
On üç yaşındaki kız baktı annesine ağlamaklı;
- Zeynep’i görsen, annesinin rujunu kullanıyor. Okula da oje sürüp geliyor, dedi.
Kadın, tiksinircesine buruşturdu yüzünü,
- Sürsün, yarın görürüz halini. Karnı şişmiş gezer mahallede. Baba; baba olsa...
Doktorun sokağına gelmişlerdi. Üç katlı salaş bir binanın giriş katıydı muayenehane. Burada bir doktor muayenehanesinin olduğunu anlamak zordu. Yan pencerede, küçük bir tabelada, belli belirsiz, silik harflere ’ ÇOCUK DOKTORU’ yazıyordu.
Kadın, merhametle baktı kızının yüzüne,
- Ağrıyor mu hala? diye sordu.
- Yok, geçti, hadi gidelim anne..Eve gidelim..İyileştim.
Kadın, gülümsedi;
- Yavrum, şimdi öyle geliyor sana...Ama gece başlıyosun sızlanmaya.
Doktor, onları kapıda karşıladı. Kadına hürmetle baktı. On üç yaşındaki kızı da göz altından süzdü.
Kısa bir konuşma;
- Neyi var küçük hanımın?
Kadın, huşu içinde bakıyor doktorun gözlerine. Doktor bir tanrı...iyileştirici...Şimdi kızını alacak paravananın arkasına, derdini anlayacak.
- Ah sormayınız efendim! Gece hiç susmadı. İnledi durdu.
On üç yaşındaki kızı aldı paravananın arkasına doktor;
- Yat kızım , soyun...İyice aç bakalım sırtını...Dur, çıkaralım şunu da...Ağrıyor mu burası? Söyle bakayım?
Doktorun elleri, körpe bedenin üstünde, aç gözlü bir hayvan gibi gezindi. On üç yaşındaki kız, üzerine yattığı kirli beyaz bezi tırnaklarıyla kazıyarak, bitmesini bekledi muayenenin.
..
- Anne, doktor neden boğazıma bakmadı?
- Bakmıştır kızım, sen doktordan iyi mi bileceksin!
- Anne, ben niye erkek doğmadım?
...
f.a.
tüm kadınlara sevgilerimle....