14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1505
Okunma

’’Türkiye normalleşiyor !’’ muş ! ’’Demokrasi yolunda önemli adımlar ’’ atılmış ! Amaç ;’’ daha fazla özgürlük ’’ müş. Kürtlere, Romanlara, Alevîlere ve azınlıklara, daha fazla haklar verilecekmiş. İnanç ,fikir, ifade, basın, dil özgürlükleri getirilecekmiş. Millî irade herşeye hâkim olacakmış.
Demokrasilerde muhalefet diye bir şey olması gerekmiyor mu acaba ? Bağımsız yargı, bağımsız basın, ifade özgürlüğü demokrasinin olmazsa olmazları değil midir ?
Yargı bağımsızsa ; niçin, kimi davada sessiz kalıp, başka bir davada kıyamet koparılıyor? Niçin iki yüzlülük yapılıyor ?
Basın özgürse, fikir ve ifade özgürlüğü varsa , niçin yazarlar patronlara şikâyet ediliyor ? Hatta susturulmaları emrediliyor ?
Halkın kendisine vekil diye seçtiği biri kalkıp da muhalif olan herkese hitaben ; ’’ Kanı bozuklar ’’ ifadesini nasıl kullanabiliyor ? Kaldı ki , belki de ona zamanında oy verenler bile bu gün ona muhalif olabilir, onu eleştirebilir.
Ben de bir muhalifim ! Bu ülkenin bir vatandaşı olarak, iktidarı eleştirme hakkımı kullanıyorum. Bu ülkenin yarısından fazlası muhalif üstelik. Dolayısı ile o çirkin hakaretin muhatatabıyız bizler.
Bu güne kadar olmasaydım bile , o çirkin hakaretten sonra mutlaka muhalif olurdum ! Çünkü , kendisinden olmayan, eleştiren herkesi aşağılayan, hakaret eden kimselerle aynı safta olmayı kendime yediremeyecek kadar gururluyum ben de , diğer tüm insanlar gibi !
Şimdi benim gibi muhalif olan, bu ülkenin en az yarısını temsil eden , o ağır hakarete maruz kalan tüm halk adına ; kötü söz sahibine aittir deyip, ’’ Kanı bozuklar ’’ hakaretini, sahiplerine iade ediyorum !
Fikret TEZAL