(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
HER İKİ DÜNYA İÇİNDE HAZIR OLMAK GEREKİYOR AMA BİZ NEFSİMİZE CABUK YENİLİYORUZ NE YAZIKKİ ...İBRET VERİCİ MÜKEMMEL TATDA BİR YAZIYDI KUTLARIM SEVGİLERİMLE..
hayatın sadece bir -an- olduğunu harika bir öykü diliyle anlatmıssınız.
şu an sabah ezanları okunuyor,en azından bu vakti kaçırmayayım değilmi? şaka tabiki,hayatda hiçbir vakti kaçırmamak gerekli ve gerçekten her anımız değerli ve bu her anın mutlak sorgusu vardır.
yazım diliniz harika,sizi izlemek bana mutluluk verecektir. saygılarımla
Doğruları demeside anlatmasıda çok zor padişahın en sevdiği atı hasta olur kim der atım öldü derse kellesi gider at ölür kimse cesaret edemez söylemeye çaresiz bakıcısı gider padişaha padişahım atın yemez içmez ee der ne olmuş atın solukda almıyor desene der atım öldü ben demedim der bakıcı siz dediniz nuray kardeş hani yazdığım Atatürk atatürklerden çıkar yazım siz aslında doğru anlamışdınız ben tam anlatmamışdım ucundan kıyısından doğrular tekdir yarın sorulacağız biz dünyaya doğruları bulmak için geldik gezmeye gelmedikki bu konuyu nasıl anlatayım diye zorlandım yarın hiç değilse ben dedim derim doğru bu Çünkü peygamberler ve yani allahın seçtikleri dışında kusursuz insan yokdur biz şeşer beşeriz tabi sınırımız var büyükler küçükler bir bütündür o olmazsa öbürleri olmaz anlamayana doğruyu anlatmakda çok zordur Yani bizler hata yapmazsak anormal olur hata yaparsak normal yanisi yıllar yılı sanki yukarıdaki büyükler sanki uzaydan gelmişler sanki bizden biri değiller o yüzden at ölmüş gerçek bu size neden anlattım siz yaşamışsınız Size anlatmak çok kolay siz anlarsınız biz hata yapmayacak peygamber değilizki ben geçmiş büyüklerimi hatasıyla kusuruyla severim ne yani hata yaparlarsa sevilmeyeceklermi onlar bizden biri at öldü desen ?? demekden korkuyorsun Amma şu başınızdan geçen olay hani her şerde bir hayır her hayırda bir şer vardır okadar mükemmelki anlatımınızda amma inanınki ben anlamasam anlatamazsınız yalnız çokda yıkmayın kendinizi allah bize kaldırabileceğimiz kadar yük vermiş aşırıya kaçıpda kendinizi zarar vermeyin çünkü bu bizdeki canda emanet çok etkilendim Şeytan ves vese verir ortadan gitmek iyidir en altda en üstde zararlı peygamberimizin tavsiyesi saygılar selamlar
YahyaSEVİM tarafından 2/26/2010 7:57:16 PM zamanında düzenlenmiştir.
YahyaSEVİM tarafından 2/26/2010 8:02:46 PM zamanında düzenlenmiştir.
Biraz da eleştiri yapalım : ''Ağarmak '' kelimesini bir kaç yerde aynı kullandığınıza göre, klavye hatası değil demek ki ! Bence yanlış bir kelime bu. Siz '' ağrımak'' anlamında kullanmışsınız ama doğru değil.
Bir de şu kahramanımızın başucunda beliren adam ; daha sevimli ve ciddî olmalı bence. Doğru bir tasvir gibi gelmedi bana.
Doğrusu elbetteki ağrımaktır. Testi geçtiniz:) Tuhaf aadama gelince, onun herkese sevimli göründüğünü sanmıyorum. Ve neye benzediğini bilmediğim için tuhaf kelimesi daha uygun geldi bana. Sonuçta ilkler çoğu zaman tuhaf gelir insana:) Ayrıca bu olayı teyzem yaşadı ama malesef sapasağlamken bir iki saat içinde öldü. Bu öyküdeki kadar şanslı olamayabilir insanlar. Bu ölüm beni derinden etkilediği için yazma gereği duydum. Aslında kendi kendime konuşma bu biraz da...Eleştiriniz için teşekkür ederim.
Her hastalıkta sağlığımızın değerini daha iyi anlarız ve her ölümde hayatımızı ne kadar boş ve amaçsız geçirdiğimizi düşünürüz. Ama maalesef bu sadece bir anlık bir süredir gelir geçer. Bir saniye sonrasında unuturuz her şeyi ve hayatın akışına bırakırız kendimizi. Erteleriz sürekli birşeyleri. Yazınız tanıdıkta gelmiş olsa güzeldi ve bir kez daha düşünmeye sevkediyor insanı.
Katılıyorum size. Sağlıkta hastalığın, zenginlikte fakirliğin, hayatta iken ölümün bizden uzak olduğunu düşünürüz hep. Kendi kendimle sohbet ettim bu yazıda. kendi eksiklerimi yüzüme vurdum...Beğendiğiniz için teşekkür ederim.
Öykünün ahretle olan kısmına bile hiç geçmesen olabilirdi. Yazı gayet güzel ve etkili. Ahretle olan kısmına şu açıdan takıldım. Çok işlenmiş buna çok yakın öyküler. Elbette sen de işleyebilirsin ama tanıdıklık hissinden kurtarırdın öykünü.
Farkındayım, konu çokça işlenmiş bir konu. Ama edebiyat nedir, ya hiç yazılamayanı yazmak, ya da daha önce yazılmışı hiç yazılmamış bir biçimde yazmak...Çok vaktim olmadığı için, öğle arasında karalanmış bir yazı bu. Hataları affola...Beğendiğiniz içinde teşekkürler.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.