6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
660
Okunma
Sana öncelikle teşekkür borçluyum. Kendimi anlatmam gerektiğini hatırlattın bana. Yanlış anlaşılmak, ya da anlaşılamamak ne kadar kötü bir şey biliyor musun ? İnsanın inancından şüphe edilmesi, hatta o inancın düşmanlarından sanılması, ne kadar da kötü...
Bir başka özelliğim daha var benim, gurur duyduğum. Kesinlikle cesur biriyim ben. Hayatta asla korkak olmadım. Bir de açık sözlü oldum daima. İçimdeki neyse, dışa vurmaktan kaçınmadım asla. Kızımın düğününün yapıldığı ordu evinde, türbanlı bile değil de normal baş örtülü davetlilerin dışarıya çıkarılmaya çalışıldığında, komutanların yüzüne karşı ; ’ Bu ordu Türk ordusu mu, yoksa Yunan ordusu mu ? ’diye haykırdım. Hem de öyle bir günde, tutuklanmayı göze alarak. Buna benzer nice cesaretli davranışlarım olmuştur. Bu olayı aslında, kendimi övmek için değil, sizin de rahatsız olduğunuz olayları, bizzat benim de yaşadığımı belitmek için anlattım.
Ben dinimi seviyorum, müslüman kız. O’na çok da güveniyorum. O yüzdendir ki, diğer din ve mezheplere mensup kişilerin de inanç ve hatta inançsızlıklarına bile saygı duyuyorum. Onların da propagandalarından, hatta şu meşhur misyonerlik faaliyetlerinden bile çekinmiyorum. Buyursunlar, benim evimde bile propagandalarını yapsınlar. İnancı zayıf olan, sözde müslüman olan varsa, buyursun kansın onlara. İnancı sağlam olanlar, bizim için çok daha değerlidir. Önemli olan, her şeyiyle, düşünmüş, araştırmış ve inanmış olan insanların bizden olmasıdır.
Benim bu güzel dinin, hiç bir harfine itirazım yok, olamaz da. Benim itirazım, günümüzdeki uygulanış şekline. Ve bu hatalı, zararlı kullanımın gün geçtikçe artmasına. Dinimiz, neredeyse, batıl inançlar, hurafeler dinine dönecek. Bizim dinimizde, Allah’la kul arasına girmek var mıdır ? Kesinlikle yoktur. Öyleyse, nereden çıkıyor bu cemaat liderleri, şeyhler, şıhlar, medet umulan yatırlar, türbeler vb. Peygamberimiz (S.A.V) bile Allah’la aramıza girmezken, bu günkü sahtekârların yapmaya çalıştıkları ne oluyor ? Ne diye Allah’la aramıza girmeye çalışıyorlar ve biz ne diye onlara izin veriyoruz ?
’ Kadınlar evde oturmayıp, iş aradıkları, çalıştıkları için, işsizlik oranını yükseltiyorlar ’ sözünü, kimin söylediğini biliyor musun ? İşte şu anda bu ülkeyi yönetenler onlar. Kaç yıldır bu ülkede, İslâm yanlış anlatılmaya ve uyglanmaya başladı, farkında mısın ? Bunun sorumlusu, bu ülkeyi yönetenler değil de, ben miyim ?
Günden güne eskiye, özellikle kadınların ezildiği, hor görüldüğü, yok sayıldığı dönemlere doğru gidilirken, en çok da onlar malzeme ediliyor.
Ben müslüman kızlarının ve kadınlarının da erkekler kadar saygınlığının olmasını istiyorum. Onların , erkeklerinin kölesi değil de başlarının tacı olmasını istiyorum. Okumalarını, çalışmalarını, toplumdaki yerlerini almalarını istiyorum. Horlandıklarında, ihanete uğradıklarında, kovulmaya çalışıldıklarında, erkeklerinin önünde el pençe divan olmamalarını istiyorum. Üzerlerine kuma getirilişine, evlere hapsedilmeye, kocalarını başka kadınlarla paylaşmaya, razı olmasınlar istiyorum. Saldırıya ve hatta tecavüze uğradıklarında, taşlanarak öldürülmelerini değil de, adil şekilde yargılanabilmelerini, kendilerine de savunma hakkının verilmesini, gerçek suçlu olan, kadına saldıran sapıkların cezalandırlmasını istiyorum. Çünkü, benim dinim aslında bunları istiyor. Ben İslâm dininin, hak dini olduğuna inanıyorum.
Tüm bunlarda, mutabık değilsek eğer, sen de aynı şeyleri istemiyorsan, iş değişir, Müslüman sandığım kız ! Senin inandığın din, başka şeyler söylüyorsa, biz seninle aynı dinden değiliz demektir. Benim dinimin İslâm olduğundan, en ufak bir şüphem yok.
Sen de gerçek İslâma inanıyorsan, bu hataların, bu günkü uygulamaların yanlışlığının farkındaysan, elbette ki din kardeşiyiz. Ve sen asla benim arkamdan yürümeyeceksin. Ben sana, son derece saygılıyım. Zayıf olduğun yanlarında, seni korumak da benim boynumun borcudur. Ama, her türlü hatamda, hesap sormak, kesinlikle senin de hakkındır. Senin yapmanı istemediğim, hiç bir şeyi, ben de yapmamalıyım. Senin temiz olmanı, dürüst ve namuslu olmanı beklediğim gibi, ben de aynen öyle olamıyorsam, reddetme hakkına sahipsin beni, kardeşlikten, dostluktan ve de her şeyden...
Söylenecek çok şey var müslüman kız. Ne var ki zamanlar kısıtlı...
Galiba biraz anladın beni bu akşam. Teşekkürler , anlatmama sebep olduğun ve de dinlediğin için.
Fikret TEZAL