CUmhuriyet gazetesinde,bir Öğretmenin Konya’nın Seydişehir Akçalar köyünde okul kütüphanesine kitap yardımı duyurusu vardı .Babam da bu isteği gönüllü olarak sağladı,seve seve...
Dost olmuştuk kitap sayesinde.İstanbul’a davet etmiştik çok sağlam dostluğumuz başlamıştı...

Günlerden bir gün,köyün kahvesine bir yabancı’ İstanbul’dan geldiğini anlatınca,Öğretmen
dostumuz da ’Aa benim İstanbul’da okulumuza kitap yardımı yapan Hüseyin bey var.Adres vereyim de ,selamımı götür demiş.Yabancı da kabul edip’ Mutlak uğrayıp selamınızı ileteceğim’ demiş.

Akşam üzeriydi, kapımız çaldı ,annem kapıyı açtığında tanımadığı biriydi.’Adım Aziz ,Konya’dan geldim ,selam getirdim’...Annem de babamın saat 8e doğru geleceğini ve tekrar gelmesini söyledi.Babam eve gelmişti ,saat 9 u geçiyordu kapı çaldı .Yabancı gelmişti .Babam
içeri buyur etti .Annem yemek hazırladı,muhabbet de güzel ...

Babam evimizde kalmasını istedi.Evimiz de çok büyük ve müsaitti. İki daireyi bir kullanıyorduk,bir de İstanbul Tıp Fakültesinde okuyan akrabamız Tahsin abi de bizde kalıyordu.İstanbul dışındaydı evi.Yabancı utanıp sıkılıp kabul etti bizde kalmayı. Tahsin abi saat 6’ da uyanırdı hep.Uyanmış’ yabancı yatağında yok, üzerini alelacale giymiş ama,pantolonun cebinde okul paraları yok ! Babamı uyandırmış ’yabancı kaçmaya hazırlanıyorken. Babam bir kolundan ,Tahsin abi bir kolundan tutup ,doğru karakola ...6 ay sanırım CEZA aldı. Evet ,’HIRSIZ’ bizde yatıya kalmıştı ,bir güzel de ağırlamıştık !

Bu olayı sevgili dost Öğretmenimiz’ duyduğunda; günlerce uyku uyuyamamıştı.Onun suçu
yoktu ki ! Misafirperverlik işte ...Türk geleneklerimizde baki olan !

Oya Gedik