4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
932
Okunma

Biliyorum büyüklüğünü, kudretin ve gücünü de!
Nasıl, niye diye hayrete düşmek, merak etmek, hele de sana sormak herhangi bir özelliğini doğru bir davranış değil, onu da biliyorum, ama dertleşiyoruz seninle sıklıkla, sohbet ediyoruz ve ben sana sıkça soruyorum merak ettiklerimi yine de. Yanıtlıyorsun, açıklayıp izah da ediyorsun zaman zaman, çeşitli vesilelerle, örneklerle. Ya da yaşatarak, göstererek pek çok şeyle anlatıyor, yanıtlıyorsun da! Teşekkür ediyorum bu vesileyle bir kez daha…
Şüphesiz ki pek çok şey var merak ettiğim sana dair, yarattıklarına dair, ama son zamanlardaki en büyük merakım insan aklının alamayacağı düzeydeki sabrın, evet, sabrını merak ediyorum!
Sen bizlerden çok daha iyi biliyorsun ki, biz senin sabrının zerresini gösteremiyoruz, özelliklerinin hepsinden birer parça yanı sıra sabrından da bizlere lütfetmiş olmana rağmen.
Evet, hem de çok merak ediyorum sabrının büyüklüğünü!!!
Bunca haksız savaş, bunca işkence var dünyada, dünyada kalacak şeyler adına günahsız insanlar öldürülüyor, kendi yurtlarında rahat bir nefes aldırılmayıp, toprakları ellerinden alınmaya çalışılıyor…
Zalim, acımasız, vurdumduymaz, duyarsız, halkı cefa çeker, açlık sınırlarında, hatta kimi ülkelerde çocuklar ölürken açlıktan, kimi yiyecek lokma bulamaz, tatili ağzına alamazken, kimileri 7 yıldızlı otellerde, özel uçaklar, teknelerle, hatta saraylarda yaşarken, hatta kimileri yatacak bir sıcak yatak bulamazken…
Halkı açlık sınırlarında, emeklisini sadakayla teselliye çalışıp adeta işin bitti, niye yaşıyorsun ki öl denilen, işsizlikten insanlar inlerken, evine ekmek götürememenin ıstırabıyla, çocuklarının yüzüne bakamazken, güllük gülistanlıkmış gibi ortalık rahat uyuyanlar…
Dedelerinin canı pahasına kurtardığı toprakları ulufe gibi dağıtan, fabrikalarını, kuruluşlarını, madenlerini satan…
Anne babasını öldüren, işkence eden evlatlar ve evlatlarını öldüren, hatta tecavüz edenler ve de hatta başkalarının torunu yaşındaki evladına tecavüz edenler…
Fikrini söyledi diye, hapiste, işkencede en güzel yıllarını geçirenler…
Haksız yere öldürülen, çıkar için öldürülen, dolandırılan, malı mülkü çalınanlar…
Üç günlük dünya malı için, yakılan dönümlerce orman… Çevreye duyarsızlık, saygısızlık ihanet hatta doğaya…
Adaletsiz bir adalet sistemi; mağduru daha da mağdur eden, suçluyu aklayan, öldüreni, gasp edeni, dolandıranı, tecavüzcüyü serbest bırakan… Adeta haksızdan yana… Suçludan yana…
Her gelen günle yeni bir ocağa daha ateş düşüş, davul zurna onurla, şerefle gönderilip tabutla dönen gencecik evlatlar…
Hastane, hastane dolaştırılmak zorunluluğundan parasızlık nedeniyle, sakat kalan, ölenler…
Acımasızlık… Zalimlik… Ahlaksızlık… Dolandırıcılık… İhanetler… Vefasızlıklar… Nankörlükler… Doğruluktan, dürüstlükten, insanlıktan uzaklaşmışlık… Ve daha niceleri, şu an aklıma gelmeyen…
En önemlisi ve de hepsinin ana nedeni sevgisizlik!..
Diz boyunu geçti, tepemizi aştı hatta ki sen çok daha fazlasını görüyor, biliyorsun…
Nasıl sabrediyorsun?!!
Ben sabredemiyorum!
Ben dayanamıyorum artık…
Ya yap bir şeyler lütfen, ya da o müthiş sabrından bana da ver.
Ne olur ver ALLAH’ım
DAYANAMIYORUM!!!