3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3235
Okunma
Tarih 4 Haziran 1606..Yer Antalya / Finike.
Amiral Jacopo İndghirami Di Volterra komutasında
bir baskın yapılır.
Baskın dev kalyonlarla ve gecenin bir vaktinde kalleşçe yapılır.
Türkler teslim olmayı aklından bile geçirmez..
ve Gökliman, bir Kan kırmızı limandır o gün..
Kadın ve çocuklar ise ganimet sayılıp Livorno’ya götürülür.
Baskının tarihteki adı ;
PRESA DI FINICA !
Yani, FİNİKE BASKINI.!
Tarih 13 Temmuz 2009..Yer Antalya/ Finike
Bu olanlar bir baskın değildir !
Çünkü artık gerek yoktur.
Para vardır.. ve hafızalardan hürriyet ve haysiyet kavramları kazınmıştır..
ve Finike’de bir otel adı ;
PRESA DI FINICA !
Bu bir şaka mı? Bence değil.
Bu bir espri mi? Ben hiç gülemedim.
Sahiplerini tanımıyorum, ama galiba bu bir densizlik..
Yada ekonomik kaygı unsuru ecnebiye hoş görünebilme..
Emin değilim ama, belki de bu bir meydan okuma !
Bu, biz Türklere yapılan derin bir aşağılama..
Bunu hakettik mi? Sanmıyorum !
Nerede bu ülkenin Medyası?
Nerede bu ülkenin Laiklik denince, hassasiyetlerini kara cübbleriyle caddelerden siyah ırmaklar gibi akarak gösteren koca koca profösörleri?
Nerede bu ülkenin her şehit düşen Mehmetçiğini sahiplenip kimseye kaptırmayan Ülkücüleri ?
Nerede bencileyin önce maneviyat diyen,
ve bir dönem ümit bağlayıp, "işte belki bu" dediği, Mazlum ( ! ) Başbakan’ı ?
Onu da geçtim..
Bir baykuş yok mudur, sesiyle korku verecek?
Elinde sapanı, kara bir çocuğu.. yokmudur?
Yokmudur limanındaki balıkçı teknelerinde bir denizci ruh?
Ama galiba yorgun ruhlar uykuda.
Hem de bu otelde !
Ve siz ey şaşkın şaşkın bakanlar !
Kurtuluşu elinize tutuşturulan oy pusulalarında aramaya devam edin.
Bu olmadı gelecek sefere diğerini deneyin..
Biriniz Türban desin, diğeriniz Laiklik ! Siz yiyedurun birbirinizi.
Atı alan Finikeyi geçti çünkü..
ve şimdi atını Avlan’a sürüp,
"Bu sedir ağaçları bizim kutsal ağacımızdır" derse;
benim yazım, bu savaşta, sapanım için hazırladığım yanlızca küçük bir taştır..
Hani benim için Kızıltemeller vakti yakınsa da..zaten yazım yazılmış, mürekkep kurumuştur!
Ben kendi adıma, kendi ailem adına, bir söz verdim.
Hiç bir yabancı tabelanın altından içeri girmeyeceğim.
Mahallemin bakkalını kimselere değişmeyeceğim.
Ve şimdi, ulaklar salacağım oy pusulalarını basan matbaacıya.
Şimdiden söyleyeyim ki ; Bir tane eksik bassın !
İlla benim içinde basacaklarsa ;
YANLIZCA TÜRKİYE şıkkı koysunlar.
Not: Bu bir tahrik yazısı değildir. Kişilerin ticari hakları elbette engellenemez. Bu yazı yanlızca Kültür ve Turizm Bakanlığımızın engin hoşgörüsüne ( ! ) atıftır.
tahir Kaya