Yılın 365 günü yaşar aşkı ruh. Çünkü güzelliklere, güzele aşıktır.
Sokak başında gördüğü, sarılan bir çift heyecanına heyecan katar. Muhabbetlerine ortak olmak istercesine tebessüm eder, yüreğinden bir demet gül sunar aşkı yaşayan bu güzel çifte…
Bıkmadan usanmadan ilk adımını atabilmek için çırpınan çocuğun gayretindeki aşk a bakar, saatlerce hayran, hayran. Kimdir bu azmi, aşkı veren ?
İlkbaharda doğanın renklerinden çıkan kokular mest eder onu, sarhoşluğu bitmez günlerce. Dağ bayır dolaşıp iliklerine kadar çekmek ister.
Bir bakarsın, seher vakti gül dalında öten bülbüle, eşlik eder gözyaşlarıyla. Kavuşamamanın acı feryadı kulaklarında ilahileşir, hangi insandan çıkar böylesi bir feryat ?
Akşamüzeri bankta muhabbetle bakışan yaşlı bir çift te , geçen yıllara inat ayakta duran ulu ağacın aşkını bulur.
Özlemle bakar Ud’unla bütünleşen ustaya. Ve ustasının elinde kulaklara ziyafet çeken Ud’un aşkını yaşar . Nasıl bir bütünlüktür bu ? Aşktan başka ne olabilir ki ?
Yaz mevsiminin vazgeçilmez görüntüsü deniz. Deniz dalgalarının martı seslerine karışan sesi ve o deniz kokusu. Göz-kulak-burun bir araya gelmenin aşkı…Dalgaların sahile kavuşma heyecanı, güneşin su üzerindeki dansı…
Hele hele sonbaharın hazan yaprakları; ‘’masal dinler gibi, bir varmış bir yokmuş, nice güzellikleri yaşayıp, sanki hiç yaşamamış gibi çekip gittiler’’ diyenlere yanıtı. ‘’Fazla değil, beyaz karların, karabulutların ardından ilkbahar gelecek’’ deyişi. Sabrın aşkı…İlkbaharın gelmesi içindir bu hazan yapraklarının dökülmesi. Gitmeler tekrar kavuşmak içindir. Bu nu düşünmek aşk tır.
Ve işte kış mevsimi, ayazı, soğuğuna inat bir sıcaklık hissi verir ruha. Çünkü, ellerini avuçlarında ısıtan sevgililer, güneş olmuştur dünyasına...’’Lütfunda hoş kahrında hoş’’ dercesine yaşayacaksın kışı da. Aynen, sevdiğinin bıçak olan dilini aşk sarhoşluğu ile görmeyecek gibi.
Dedim ya 365 gün geçmez aşıklığı ruhun, geçmez. Doğada bulunan canlı cansız her şey aşıklığına aşıklık katar. Gülen her bir gözde yeni bir aşk bulur. Açılan her kucakta yeni bir sıcaklık duyar. Ruh olmasa insan neye yarar. Aşk; duyu organlarının güzellikleri toplayıp ruhta yoğrulmasının ürünüdür. Hapsetmeyeceksin aşkı demir parmaklıkların ardına, tozlu raflarda saklamayacaksın. Üfleyeceksin etrafında olan her ne varsa üzerine ki, dünyamız aşka doysun…İnsanlar aşka doysun, hayvanlar aşka doysun, bitkiler aşka doysun…
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.