2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
836
Okunma
Onların ebedi istirahatgahına giden yollarda ayaklarınız titrer. Merak etmeyin duyarlar.
Ayak sesleriniz azalır. Onlara yaklaşırken. Ruhlarını rahatsız etmekten çekinirsiniz.
Üzülmeyin onlar sadece mutluluktan gülerler.
Ve onların kabirlerinin başlarına varırsınız huşu içinde. Endişelenmeyin sizi görürler.
Bu nasıl bir vuslattır ki; hem huzur hemde hüzün yüklüdür tüm benliğiniz.
Boğazınıza düğümlenen; kendinizin olduğunu bile fark etmediğiniz bie sesle Tanrı selamını verirsiniz. Emin olunuz ki alırlar ve cevap verirler.
Ve onları hatırlayıp geldiğiniz için; Tanrı’nın izniyle sırf sizin için gökten inerler meleklerin kollarında.
Ve size dua ederek ey fani hoş geldiniz derler. Gözyaşınız hayat suyu gibidir mezarlarını süsleyen çiçeklerin.
Dualarınızla nefes alıp verirler. Tanrı’nın meleklerinin bile kıskandığı o en muhterem katında.
Mermerlerini ve bayraklarını okşayınca elleriniz, nurdan bir köşke dönüşür ve ışıl ışıl olur o mübarek kabirleri.
Muhakkak ki onlar sizin ya kardeşinizdir ya da evladınız. Kokuları hala silinmemiştir odalarında. Dolaplarında elbiseleri bahar kokuyordur mis gibi.
Gençliklerinin deli deli çarpan yürekleri, emanet bıraktıkları saatin tik tak’lerinde vuruyordur sessizce.
Kıyamamışsınızdır onların emanetlerini dağıtmaya. Sesleri yankılanmaktadır çocukluklarının geçtiği mutfaklarınızda. Ve telefon numaralarını dahi silemezsiniz cep telefonlarınızdan. Görmek istemezsiniz vukuatlu nüfus kayıt örneğinde ki isimlerinin karşısındaki "ölü" ibaresini. Şehit yazmayı bile unutmuştur unutanlar...
Oysa onlar yaşamaktadır. Yaşamaya devam edeceklerdir sizinle. Ve sizden sonra da kıyamete kadar.
Yaşadıkları ve sizinle paylaştıkları mekanları ziyaret edeceklerdir. İçinde siz hala yaşıyormuş gibi mahşere kadar.
Ve size şefaatçi olacaklardır cennetin kapısında Tanrı’ya yalvaracaklardır ve ağlayacaklardır sırf sizin için. "Annemi, babamı, kardeşlerimi, eşimi ve çocuklarımı da yanımda isterim diye.
Sizin kollarınızda olmadan ve sizin ellerinizden tutmadan ne girmek ne de geçmek istemeyeceklerdir o sır kapısından...
ARTIK SENDEYİM
Ey toprak! Sükut ol! Artık sendeyim.
Sana can verdiğim ulvi gündeyim
Bir çakıl taşına vatan diyerek
Bütün savaşlar da hep en öndeyim
Ey toprak! Huzur bul! Bu sevda bitmez
Sanma ki bedenim uğruna yetmez
Bir avuç doluna vatan diyerek
Sınırdan geriye adımım gitmez
Şehitlerde ağlar melek misali
Gökyüzünden yağmur gibi yağarak
Süzülürler sevdalanıp dağlardan
Özgürlüğe ırmak gibi akarak
Şehitlerde bekler yıldız misali
Karanlık gecede ışık saçarak
Kayarlar ansızın düşlerimizden
Ufuklardan güneş gibi doğarak
Korkakların en büyük korkusu bir gün cesur olmaktır