OLURLU AŞIK HAZANİi©

1981 yılında Olur’un Karaşot (şimdiki adı Filizli) köyünde doğdu. Asıl adı İsmail Ataseven’dir. Küçük yaşta şiire ilgi duydu. İlk ve ortaöğrenimini Olur’da tamamladı. Yörenin aşıklarını dinleyerek kendini yetiştirdi.

Özellikle Aşık Mevlüt İhsani’den etkilendi. Sonraki yıllarda yanına giderek aşıklık geleneğine ilişkin bilgisini pekiştirdi. HAZANİ mahlası da Mevlüt İhsani tarafından verildi.

Şiirlerinde doğadan sevgiye ve toplumsal sorunlara dek her konuyu işleyen AŞIK HAZANİ Ankara’da ikamet etmektedir.



Sevdiğim

Seherlerde garip dertli bülbüller
Ötende mi geleceksin sevdiğim
Saçlarıma düşüp bembeyaz teller
Bitende mi geleceksin sevdiğim

Gözyaşlarım oldu koca bir ırmak
Olmuşum peşinde bir kuru yaprak
Ölünce üstüme el kara toprak
Atanda mı geleceksin sevdiğim

Hasta düşüp garip yerde kalırken
Senden ayrı bir köşede ölürken
Başımda Azrail canım alırken
Yatanda mı geleceksin sevdiğim

Aşık Hazani’ymiş derde dert katlar
Neden etrafında gezer hep yadlar
Mezarım üstünü diz boyu otlar
Tutanda mı geleceksin sevdiğim



Gezer

Bir koyun kuzudan ayrı kalırsa
Meleşir meleşir ağlar da gezer
Aşık maşukundan gayri alırsa
Dolanır dolanır dağlarda gezer

Yaylaları çimen alır gül alır
Arı gezer petek petek bal alır
Seni seven yiğit başka hal alır
Bilemez ki hangi çağlar da gezer

Yüce mevla eder kula yardımı
Yar bileydim vilayetle yurdunu
Aşar da gelirdim dağlar ardını
Hazani karalar bağlar da gezer

Ne Fayda

Şu fani dünyadan göçüp gidince
Seni sevdiğimi bilsen ne fayda
Mezarım üstünde otlar bitince
Hergün ziyarete gelsen ne fayda

Nice dert yükledin derdim üstüne
Mahcup ettin yarenime dostuma
Yıllarca boş kalan gönül destime
Çağlaya çağlaya dolsan ne fayda

Durmadan aradım seni her yerde
Bilmem aramızda ne idi perde
Ağlaya ağlaya birgün mahşerde
Arayıp da beni bulsan ne fayda

Aşık Hazani’ye vermedin aman
Ömür yalan olup bittiği zaman
Benimle beraber cennette her an
Ebedi yanımda kalsan ne fayda



Niye Ağlamayım

Niye ağlamayım fani dünyada
Hiçbir muradıma eremedim ki
Yarin bahçesinden olmadı fayda
Gonca güllerini deremedim ki

Bir kuzu misali melerdim sana
Çağlayan su olup dolardım sana
Ferhat gibi dağı delerdim sana
Kader zincirini kıramadım ki

Gel Hazani yine etme intizar
Kahpe felek ile olur mu pazar
Felek yazımızı hep kara yazar
Hesabını tek tek soramadım ki