11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2685
Okunma
Özgürlük;Bir çok şiire,romana,ve filme konu olmuş bir kavramdır.
İnsanlar çoğu zaman özgürlüklerinden vazgeçmemek için canlarından vazgeçmiş.
Peki nedir bu uğruna candan vazgeçilen özgürlük denen büyülü şey?
Özgürlük;İnsanın her istediğini veya aklına her eseni yapmasımıdır?
Elbette ki hayır ;Sınırsız özgürlük insanlara değil hayvanlara mahsustur...
Peki o zaman özgürlüğün sınırı nedir?
Birimizin özgürlüğü diğerimizin özgürlüğünün başladığı yerde biter.
Gibi başı ve sonu açık bir yorum yapabiliriz.
Çok sevdiğim bir yazar insanliğin dört zindanından bahseder...
Bunlar;Tarih,Tabiat, Toplum ve Benlik (ego) zindanlarıdır.
Tarih:Geçmişteki parlak zaferlerin ve başarıların sarhoşluğuyla orada hapsolmak,
orada kalmak.Bu nedenle günümüzü yaşayamamak ve gelecekle ilgili planlar yapamamak...
Tabiat: Depremler,sel felaketleri,ulaşım sorunları ile boğuşmak ve bunların kötü etkilerinden kurtulamamak...
Toplum:Yapılan işlerde hep toplumdan nasıl bir tepki,bir eleştiri alırım endişesiyle yeniliğe kapalı olmasıdır.Yeni bir eser yeni bir proje üretememek...
Benlik:İnsanın kendi egosunu aşamaması ,ben merkezci bir yaklaşım içinde olması,eleştiriye,yeniliğe kapalı olmasıdır.Kendini objektif olarak değerlendirememesidir...
Tarih,tabiat,toplum zindanlarından ,bilgi,teknoloji,iletişim sayesinde belli ölçülerde
kurtulabiliriz.Fakat benlik zindanından kurtulmak zordur.Çok zordur fakat imkansız değildir...
Özgürlüğün sınırları nerede başlar? Nerede biter? Bu sınırlsrı kimler koyar? Bu sınırlar kimlere uygulanır? Özgürlükle ilgili bu ve buna benzer soruları çoğaltabiliriz.Bu sorulara verilecek cevaplar kişiden kişiye değişebilir...
sınırlıda olsa özgürlüğe ekmek-su gibi muhtacız.
Yazımın başında dediğim gibi nedir gerçek azgürlük?
Gerçek özgürlük bence bir ve tek olan yüce ALLAH’a kul ve köle olmaktır.
Ve hayatımızı ona göre düzenlemektir....