0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
22
Okunma
Zıtların amacı aynı
Zıtlar bilinmesi için bilinmek istedi...kahrı da lütfu da bilinmesini sağlıyor...zıtlar bilinmesi için sabır da bilmektirşükür de bilmektir...Bilinmesi amaçtı zıtlar buna sebeptir...Nemrut olmazsa hz İbrahimin ihlası bilinmezdi...gece olmasaydı güneşe hasret olmazdı..kış olmazsa güneşe kıymet verilmezdi...mide olmazsa Razzaklı bilinmezdi..ukurcu zaniliğin kötülüğünü gösterir...
Cennet ödülbilinmesi içindir ödül cehennem ceza adilliğinin bilinmesi içindir ceza da ödülde...
Zıtlar bilinmesi içindir..nemrut da hz İbrahim de gece degündüz de ztlar amaçta aynı...
Kahrı da bilinmesi için lütfu da bilinmesi için
Zıtların sonuçları güzel.günah sebeb tevbeye sonucu güzel sonucu çirkin olamıyor çirkinin...Kahrıda sonuçta bilinmesi için...
Sebeb-sonuç darlık sebebtir tevbeye ve güzel sonucu güzel birinin diğerinin kendisi de güzel tevbe güzel ihlas cennete sebeb
Kahrıda hoş lütfu da hoş zıtları hoş gör.darlık da-bolluk da şirk de ihlas daŞeytan olmazsa Kahrı bilinmez Peygamber olmazsa lütfu
Rahmanlık ödül vermek ve cezayı aftır...ceza olmazsa Rahmanlık eksik bilinirdi...
Zıtlıkların Uyumunda Hayat(Kürşat serttürk-Evrim Ağacı Blog):
"Zıtlıkları Kabul Etmek
Evrende her şeyin bir zıttı olduğu fikri, felsefeden doğaya, metafizikten günlük yaşama kadar birçok alanda kendini gösterir. Herakleitos, zıtlıkların bir araya gelerek evrende bir denge yarattığını söylerken, Taoist düşünce Yin ve Yang ile bu karşıtların aslında bir uyum içinde olduğunu anlatır.
Gece ve gündüz, sıcak ve soğuk, yaşam ve ölüm… Bu zıtlıklar yalnızca farklılıkları değil, aynı zamanda bir düzeni ve döngüyü temsil eder. Bir şeyin zıttı, onun anlamını daha da belirginleştirir. Ancak zıtlıklar yalnızca denge değil, zaman zaman çatışma da yaratabilir. Yine de bu çatışmalar, daha büyük bir uyumun parçası olabilir.
Zıtlıkları kabul etmek, onları bir sorun değil, varoluşun bir gerçeği olarak görmek ilk adımdır. Bu anlayış, hem dış dünyada hem de içsel dünyamızda geçerlidir. Sevgi ve öfke, korku ve cesaret gibi duygusal zıtlıklar da dengelenebilir; önemli olan bu karşıtlıkların farkında olmak ve içsel uyumu aramaktır.
Sonuçta hayat, zıtlıklarla şekillenen bir denge oyunudur. Bu oyunu anlamak, çatışma içinde uyumu görmek ve zıtlıklardan bir bütünlük yaratmak, daha bilinçli ve dengeli bir yaşamın kapılarını aralayabilir.
Peki ya siz, hayatınızdaki zıtlıkları nasıl dengeliyorsunuz? İçsel çatışmalarınızda uyumu yakalayabildiğiniz anlar oldu mu?"
Zıtlıkları sorun et ama varlığının hikmetliliğini de bil...Tufan olmasaydı Nuhun gemisi abes olurdu.Nuhun kavmi helak olmazdı...Farklılık adillik esası bilinmezdi...Kötülüğü sorun et ama kötülüğü yaratan "El_Hakim"ödül vermeye kötülükle kavgayı seçmiş...Yukardaki yazıda sorun etme denilmiş ama kavga etme kötülükle deme sakın...Kötülükle kavga et çünkü cennete gitmenin sebebi bu ...Zıtların amacı Rahmanlıktır cennettir cennete sebeptir kavka et kötülüklerle...iyilikleri ise koru diyor insana "El-Hakim olan Allah...
Zıtların birliği ilkesi nedir?
Karşıtların birliği ( coincidentia oppositorum veya coniunctio ), karşıtların birbirlerine göre tanımlanma biçimlerine göre birbirleriyle bağlantılı oldukları felsefi fikridir. Birbirlerine olan bağımlılıkları, görünüşte karşıt olan terimleri birleştirir.
Allah bilinmek istedi ve yarattı amaçta birlik içinde zıtlar...Alahı bilmek amaçlı ateş ve su bütün zıt özlüler...Kahrı da hoş lütfuda hoş...
Batinilikte şirki de hoş ihlası da hoş görmek var değlse müşrike cizye karşılığı da olsa yaşam hakkı tanıyın denilmezdi Kur’anda...güreş ve yen öldür demez Kur’an şirki...ödülü al amaç ödül öldürmek değil şirki tarih tekerrürden ibarettir...firavun ölür ama firavunluk ölmez...Nemrutluk ölmez...Habil öür ama habillik ölmez...Kabillik de habillik de zamanı gelince kıyametle son bulur...
Herakleitos neyi savunur?Herakleitos evrende bulunan tüm şeylerin bir değişim ve oluş içinde olduğunu ileri sürer. Evrenin arkhesinin ateş oldu- ğunu, her şeyin ateşten geldiğini ve yine ona döneceğini ve böylece evrenin varlığını akış içinde sürdürdüğünü savunur
Allah zahir ve batın ama aslında batın değil...biliyoruz inanıyoruz işte...İki olay, durum ve/veya nesne arasındaki farkın bireyler tarafından fark edilebilmesi ise “zıtlık ilkesi” olarak ifade edilmektedir. Yani birinci olay veya nesne ikincisinden az da olsa bir farklılığa sahip ise bizler onu olduğundan farklı görürüz ve algılarız