1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
51
Okunma
Bir insanın gönlüne merdiven dayayabiliyor musun?
Öyle bir merdiven ki; basamakları kibirden değil, anlayıştan yapılmış olsun. Çıkarken ses çıkarmasın, kimseyi ürkütmesin. Çünkü gönül dediğin yer yüksek değildir aslında; hassastır. Yanlış bir adımda çatlar, hoyrat bir bakışta kapanır.
Bugün herkes bir yerlere tırmanma derdinde. Katlar, unvanlar, rakamlar… Gökdelenler yükseliyor, gökyüzü daralıyor. İnsanlar yukarı çıktıkça kalpleri aşağıda kalıyor. Oysa bir insanın gönlüne ulaşmak, en yüksek binaya çıkmaktan çok daha zor, çok daha kıymetlidir. Betonla değil; sabırla, emekle, susarak dinlemeyle yapılır o yol.
Gönle dayanan merdivenin ilk basamağı niyettir. Temiz değilse niyet, daha ilk adımda kırılır basamak. Çünkü gönül kandırılmayı hemen anlar. Sözlerin süslü olabilir ama niyetin eğriyse, gönül kapısını aralamaz. İnsan kalbi, en iyi dedektördür; sahteyi uzaktan tanır.
Sonra saygı gelir. Herkesi kendin gibi bilmemeyi öğrenmek gerekir. Her kalbin yükü farklıdır, her insanın acısı kendine özgüdür. “Abartıyorsun” dediğin şey, başkasının hayatta kalma mücadelesi olabilir. Gönle merdiven dayamak isteyen, hüküm vermeden önce eğilmeyi bilmeli.
Bir diğer basamak, sabırdır. Gönüller aceleyle açılmaz. Bazıları kapısını yıllarca kilitli tutar; çünkü çok yaralanmıştır. Israrla zorlamak değil, usulca beklemek gerekir. Bazen sadece orada durmak, gitmemek, vazgeçmemek yeterlidir. İnsan en çok, herkes gittiğinde kalanları sever.
Ve elbette merhamet… Merhameti olmayanın gönle çıkacak merdiveni de olmaz. Çünkü merhamet, kalbin anahtarıdır. Kusur aramak yerine yarayı görmektir. “Haklıyım” demek yerine “canın yanıyor mu?” diye sorabilmektir. Gönüller böyle açılır; sessiz, derin ve kalıcı şekilde.
Bugün bana gökdelenlerini anlatma. Kaç katlı hayatlar kurduğunu, ne kadar yükseldiğini söyleme. Bana insan gerek. Yanımda susabilen, gözlerime bakınca yargılamayan, düştüğümde “kalk” demeden el uzatan insan… Bana, gönlüme merdiven dayayabilen biri gerek.
Çünkü insan, en çok anlaşılmadığında yorulur. En çok da gönlüne kimse ulaşamadığında yalnız kalır. Yükseklerde olmak marifet değil; bir kalbe dokunabilmek marifet. Adını bilmeden yükünü hissedebilmek, hikâyesini dinlemeden acısını anlayabilmek…
Gökdelenlerin senin olsun.
Bana insan gerek.
Bir gönle usulca çıkan, ayakkabılarını kapıda bırakan, kalbiyle gelen insan…
5.0
100% (2)