1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
218
Okunma
devletin güçlenmesi nasıl sağlanır.
ıslahatlar buna çare olmanın reçetesiydi 18.yüzyılda.
artık nedim gibi şairlerle kasırlarda cümbüşe dalmıştı ahali.
dücane cündioğlu ergüdar yoldaştan bahsetmişti ölümü dolayısıyla.
karısı nur yoldaşla çıkardığı albümler.
türk müziğine renk getiriyordu nedimin bestelenmiş şiiriyle.
sultan-ı yegah bir atilla ilhan bestesiydi bir çok farklılık arzeden.
sonrasında elde var hüzün albümü aynı ilgiyi görmemiş nedense.
80lerin apolitik anlayışı için bir iflas yaşanmasıda müzikte.
sanatçının öncesi var 70lerin havasını yansıtan.
işler ve günler albümü 1979 yılında piyasaya çıkmış tartışmalarla.
aslında müzikal olarak yakalamak mümkün sanatsal evrilişini tarihten günümüze.
işler ve günlerde insan için tanrı karşısındaki tereddütleri geliyor akla.
1970 tarihli aşk bir fantazi albümü tipik fantastik şarkı müzikalite açısından.
ama şarkıcı yakın tarihimizde bu eski şarkılarla anılıyor yalnızca..
bir çok insan için anlamlı oluşu çalıştığı şairlerin ünlülerden olması.
zülfü livaneli eleştirmekte haklı mı arabesk kültürü bir gürültü olması durumuyla.
sezen aksu kadar orhan gencebay türk müziği geçmişinde.
teterince sahip çıkılmıyor artık türk kültürüne sevinç eratalay gibi şarkıcıların dinlenme sayısına bakınca.
insanlar için ideolojik kaygı populer kültürün gerisinde kalmış tartışmalara bakınca.
bizim öğrenciliğimizde şikayetçi olunurdu bu durumdan şiir tartışmalarını besleyen yönüyle müziğin .
şimdi bir ahmet kaya yok yeni şairlerin şiirlerini besteleyecek.
bu nitelikte şiir var dergilerin çoğaldığı günümüzde.
aslında fuzüli ve baki gibi şairler var şiirleri güfte olacak nitelikte
şarkıcı meltem nurullah gencin hindiba şiirini bestelemiş gayet başarılı şekilde.
bize ulaşan şiirler arasında şeyh galibin hüsnü aşkını yenilikten uzakta görmüş saray erkanı eskilerden ne alayım diyerek şiiri dinlediğinde.
batının hayalindeki şehirdi istanbul.
bilvesile rönesansın doğudaki yorumuna inanıyordu halk.
ancak modern dünya kül edecekti bu efsundan hülyayı bu rüyada kalanlarla hesaplaşmayı göze aldığında.
vahdettine kadar ayakta kalan devlet her çareyi düşünmüştü 20.yüzyıla gelindiğinde.
şarap içmek tasavvufun şartı gibiydi osmanlı türklerinde.
ümmetçilik islama dönüşün yollarını modern kültürde arıyordu sanılanın aksine.
hükümdarların mahremi olan cariyeler kadına bakışın yanlışlığını ortaya koymuş olsada
bunun yanlışlığı izah edilemiyordu geleneksel kültürle.
cariyelere özgürlük vadetmiş islam kurandaki ayetlerden çıkan anlama göre.
yani zorlamanın evlilikte bir rıza biçimi olacak gibi düşünmemeli evliliği.
çünkü felsefenin sonlanması demekti müfredattan kaldırılınca fen ilimleri.
bu nedenle oryantalizmin yanılgısı tartışıldı uzun zaman.
kuran cennet arayanların kitabıydı mezarlıklarda okunan.
dinin kutsalı cihat ve tebliğden bahsediyordu insanlara seslenirken.
ancak bir varoluş sorunu olduğundan ölüm her nefis ölümü tadacak ayeti varlığın özüne işaretti insan için.
hayatın sonlanması ahireti düşündürtmüş insana.
gazalinin bu konuda kitapları var.
vahyin luzümü anlaşılırken öte dünyayı inkarın karşılığını düşünmüştü tanrı.
zamanın insana tanıdığı şansla ölçülüyordu hayat.
bunlar kuran ayetlerinden anlaşılan hakikat.
modernle islamın uyuşmazlığında görülmüş gündelik yaşam hayatın anlamsızlığını farkedenler için.
nizam-ı cedidin ortaya koyduklarıyla aşılamazdı sorunlar.
tanzımatın yurttaş kavramı vatana bağlılık anlamına gelmiyordu zat-ı şahanelerine arzedilirken mesele.
saltanat dışında her türlü hürriyeti tanımıştı insana devlet-i aliye.
artık işlemiyordu ahilik gibi kurumlar sanayi inkılabı üretim biçimini değiştirdiğinden.
burjuvanın ortaya çıkışı sınıf çelişkileri demekti
ahir zamana işaret kabul edilmişti hadiseleri hadislerle anlamak isteyince.
ancak bir düzen inşası sorun demekti hürriyet açısından.
islamcılık cemalettin efganiyle başlatılır islam bir güç kaybına uğradığından.
tabiatçılığı red kitabı ne anlama geliyordu.
varlık alemi sonsuz bilgi hazinesi tanrının üzerinde düşünülmesini emreden.
bu nedenle insan için bir bilinmez agnostizm diye tanımlanan varlık yorumu.
insan aklı tanrıyı kavrayabilirmi sorusundan çok varlığını bilme şeklinde anlaşılıyor iman.
gaybe iman maddeciliğe karşı duruışun ilk karinesi.
sanat nasıl yorumluyor evreni insan için mukadderse teslim olmak uhreviyata.
artık hikmetin bir tarifi için medreseler talibine ulaşamıyordu.
islama dönüşün felsefesi demekti müesses nizamı değiştirmek.
yani anlamaya bağlıydı inşa etmek.
miskinliğin buna engel oluşuda kınanıyordu doğuda.
türkiyeyi ziyaretinde ümmetçilik gibi kavramlarla meşgül etmişti gündemi.
görüşleri kabul görmüştü siyasette.
batı bu gelişmeyi bertaraf vetmek için içişlerine müdahil olacaktı islam üğlkelerinin.
bu durumda osmanlı türklerine karşı kullanılan bir silahtı milliyetçilik.
ideolojiler güçlendikçe sömürgeler bağımsızlık talep ediyordu.
soğuk savaş sonrasına ertelenmişti sömürge faaliyetleri.
kominizmin çöküşüyle monarşinin alışkanlıklarıyla tanıştı dünya.
bir asır önce ingilterenin başını çektiği şer ittifak halifeye kızıl sultan tabirini kullanıyordu siyasette.
siyonizmin kullandığı medya propaganda savaşı yürütüyordu osmanlı türklerine karşı.
bu kargaşa içinde siyasi hareketlilik vardı islam coğrafyasında.
bunları görüyordu efgani islamın kalkınmayı emrettiği sloganıyla tanımlarken kötülüğü.
islamın son din oluşu ne anlam ifade ediyordu alimler için.
bunun temelleri atılıyordu islam ülkelerinde.
ahlak iman ibadet gibi konular vardı eğitimle anlamak için hak din olan islamı.
cemalettin efgani arkadaşı muhammet abduhla pariste gazete çıkarmış
islamın modernle bir uyuşmazlığı yoktur iddiasıyla.
batı felsefesiyle islam anlaşılırmı sorusuna yanıt arar kitaplarında.
yeni bir toplum inşa etmenin olanağını batı kültüründe görmüş ilk dönem islam felsefecileri
cemalettin efgani örneğiyle dindeki uyuşmazlığı farkederken.
bunlar ülkelerindeki bilim ve sanatın güçlenmesine taraftar olmasıyla istiklal gibi olgularda görüyordu kurtuluşu.
öze dönüşün çarelerini arıyordu felsefe islamcılığı ortaya çıkaran faktörlerle.
radikal islamın tabanı geniş halk kitleleri olmuş islam dünyasında.
hasal el-bennanın mücadeleci ruhu mısırı ayağa kaldırmak için yeterlimiydi.
ihvan-ı müslimin bir çatı olacaktı islamcılar için.
seyyit kutubun sosyalizm özentisi olarak bilinmesi islamcılığın bir düzen inşasından anladıklarıydı.
politik görüşün ağırlığı altındaydı felsefesi ahaliye yaklaşınca fert ve cemiyet açısından.
işlenen cinayetlerden sorumlu tutulmuş ve idamına karar alınmıştır.
bayrağı sait havva gibi cihatçılar devralmış seyyit kutup sonrasında.
sait havvanın el-esas tefsiri islamın bilgiye bakışını netleştirir iman için insana nedenler sunmasıyla.
islamın moderne bakışı ibadetten ahlaka farklılık arzeder bu kitaplarda.
direnişi örgütleyen şiirlerdir daha çok islam dünyasında mahmut derviş ve adonis gibi şairlerle.
modernist şairlerin varlığı insanı şaşırtıyor bir ortadoğu ülkesinde.
çoğunlukla yazılan kitapların anafikrini oluşturur şehadet.
islamda batıyı aramanın sancısımıydı bu yozlaşmıış düzene varış diye düşçününce kadim felsefeyi.
oysa cihadın insanı olgunlaştırması beklenirdi hümanizmle birlikte düşünüldüğünde.
selefilik devralmıştır bu davayı tasavvufu şirk olarak görmeleriyle itikatta.
şefaatçiliğide kabul etmez selefiliğe yakın duran vehhabiler.
ingilizler arapların dostluğunu kazanınca reşit rızanın hilafeti savunması.
reşit rıza abduhun talebesidir bu silsileyi tamamlayan.
dinin geleceği açısından islam birliğini savunmuş islamcılar.
türkiyede milli görüşte islama lider olarak türkleri görüyordu hilafetin bizde olduğu düşüncesiyle.
bu tartışmalarla giriliyordu 20.yüzyıla.
devletin toplumu dönüştürmesi beklenir halkın iradesi için varılan anlamda.
buna kadercilikmi neden oluyordu.
türkiyede benzer tartışmalar vardı 19.yüzyıl osmanlı türklerinde.
daha çok şinasiyle başlatılır modern düşünce.
arkadaşı namık kemalle pariste gazete çıkarmış bu yazar modern yapıyı inşa etmek için her tarafı dökülen bir devletin kurtuluşunu amaçlamakla..
namık kemal bir hürriyet yazarı olarak bilinir evrensellik bağlamında.
vatan kavramı meşrutiyeti akla getirmiş ülkenin ayakta kalması için.
2.meşrutiyetten sonra meclisi mebusan tarafından savunulmuş batıcılık.
buna karşın bir aydın sınıf vardı batı kültürüne yabancı olmayan.
ittihat terakki meşrutiyet heveslisiydi herkese tanınacak temsil hakkı için.
ahmet cevdet paşa şeriatın çağdaş hukuk yorumunda arıyordu adaleti.
mecellenin uygulama şansı başka bir bahara kalmıştı çöküşün engelleneceği düşünülen savaşlarla.
tevfik fikret ve mehmet akif kavgasına bu açıdan yaklaşılır.
1.dünya saavaşından sonra bir devlet kurma fikrinde birleşir kuvayi milliye adı altında misaki milliye bağlı olanlar.
türkiye cumhuriyeti modern olma sevdasıyla kurulmuş bir devlet bu ikilemle yaşayan halkın çatışmasına engel olamayan.
bu dönemde öncülüğü atatürk etmiş olsada bir aydın sınıf yaratma ideali vardı devlette.
chpnin kuruluşunda bu partinin ittihat terakkinin devamı olması halen tartışma konusu.
ziya gökalp gibi türklüğün esaslarıyla milli bir kültürü savunma olanaklarıyla düşünmüştü rejimi inşasını
behçet kemal çağların şiirlerindeki kemalizm tarifine kadar farklı görüşlerle tekrarlanmış konular.
atatürkün övgüye layık olması eleştiriden muaf tutmazdı konumunu.
bu düşünce tarihi 19 mayısla başlatır siyasette çoğulculuğu ararken..
yeni devlet yeni edebiyat ve kültür demekti atatürkün sofrasında konuşulan..
islamcılık için hayata tutunmanın şartıydı örgütçülük sait nursinin şahsında.
inkılaplar yeni bir ruh getirmişti topluma atatürkün iddiasına göre.
irtica kavramıyla açıklanıyordu dini oluşumlar.
yobazlığın kökeninde ne vardı sorusu için aile kurumuda sorgulanır olmuştu.
modern etikte nasıl görülmüş ensest sorusu için pornografiyi akla getiriyor sanatın anlamı.
bunu nasıl izah ediyor modern felsefe.
psikiyatri psikanalize başvurur bilinçaltına inmek için.
her şeyin şeffaf olduğu varsayımı hastalıkların anlaşılmasına engelmi teşkil ediyor.
freudun cinselliğe getirdiği tanım kutsalı suçlamanın bahanesi olmuş psikiyatride.
insanın saflığını bozan bir davranıştır ahlak dışılık.
ensestin kökeninde kutsalı aramak yanlış bir tutum değilmi.
ensest ilişkiler aileyi devre dışı bırakmış günümüzde.
tevratta anlatılan hikayeler başlı başına bir mittir.
kuranın kıssalarıda yahudi kültüründen etkilenme derecesinde beni israile uyarılarda bulunmuş.
ibrahimin ilkelliğe bakışı soru sordurmuş tanrıya.
tanrının putperestliği yasakladığı görülür yahudi kaynaklarında.
saranın güzelliği farklı anlamlarda kullanılmış tevratta.
samirinin altın buzağısı açık bir sapkınlık olarak görülmüş kuranda.
inkılaplara bu açıdan bakıyordu atatürk.
neticede demokrat partinin iktidarı halka özgürlükler tanıyordu.
bu oluşum bir harekete dönüşüyordu necip fazıl gibi aydınların cemaatleri savunan görüşleriyle.
farklı görüşler devletin kurtuluşunu kendi idealinde görüyordu.
bu dönemde nazımın sol açısından çağdaşlığı temsil ettiği görülür.
sağ-sol çatışması çok şey demekti türkiye için.
kardeş kavgasına son vermek iddiasındaydı 12 eylül generalleri.
12 eylül politik kurnazlığı taşımış siyasete devletin faşizm kokan uygulamalarıyla.
cumhuriyetin ilkeleriyle oynanmış bir ülkenin radikal islamcılığa evrilmeside iki ihtilalle batıcılığı topluma fatura edecekti.
12 eylülün gölgesindeki cihatçı hareketler erdemliler hareketi olarak iktidara geldiğinde ülkenin bütün olanakları islamcıların emrine girer.
ancak devleti yönetmenin erdemi sorgulanıyordu ülkede keyfi yönetim açısından bakıldığından siyasete.
akp ve chpnin çevresinde yaşanıyordu milli mücadele.
bu mücadelenin laiklik çevresinde yaşanması kemalizm için bir sınav demekti islamcı entelijansiyaya karşı.
haklı tarafları olabilirmi iki tarafında.
batıcılık kemalizm dışında bir ideolojya üretemez korkusu yersizmiydi sosyalizm açısından.
marxın kapitali sömürüyü engellermi batılı olmak dışında.
bunlar yanıt bekleyen sorulardı ümmetin kurtuluşu açısından.
antik yunan için felsefenin anlamı günümüz için aynı anlamdamı sorusu için ortaçağ düşüncesine dönüş tehlikesimi var siyasi düşüncelerde.
mhpnin ülkücü kimliği etnik kimliği reddediyor iddiası ak partiyle yakınlaşma olanağımı tanıyor türklere.
kürtlerin silah bırakması haklımı davaları açısından.
iktidar dayandığı devlet aklıyla nasıl bir çözümü görüyor siyasette.
pkkya tanınan meşruiyet nasıl bir tavra neden olacak bağımsızlık için.
bir ulus olmanın gerekleri nasıl bir aklın ürünü.
beynelmilel haklar bu fırsatı verirmi kürtlere sorusu için ileri görüşlülükle türkiye yüzyılı için terörsüz türkiye hedefine giden yolda alınıyorsa tedbirler.
öcalan bir önder oluşuyla vasıflanırsa terörü sonlandırmak için.
bu payeyi haketme açısından türk soluna bir darbe değilmi chpyi savunma olanağı.
bunlar doğal görünüyor islamcı iktidar açısından.
erdoğan kürsüden konuşurken tüm etnik kimlikleri sıralıyor rum ve ermeniler dışında.
türkler kadar kürtlerinde ülkenin nimetlerinden faydalanma hakkı var.
amerika pydyi destekliyor suriyenin kuzeyinden bir kürt devleti kurmak amacıyla.
kürtler bir halk olarak kendini kabul ettirdi dünyaya.
bir nevi devlet kurmaları için engel kalmamış oldu.
devletin yıkılışına islamcılar neden olacak bu gidişle.
refah partisi kapandı ama ak partinin aynı siyaseti izlediği görülüyor.
artık ulus devlet olmanın dayanağı kalmayacak bahçelinin iyi niyetine rağmen.
cemalettin kaplanın savunduğu rejimle yönetiliyor ülke halkın fikri alınmaksızın.
sosyal krizleri gündeme taşıyor cumhur ittifakı ekonomik çöküntüyü dolar baskısına bağlamak kolaycılığından sonra.
devlet dolar kadar liraya yatırım yapsa ülkenin kalkınması işten bile değil.
siyaset bu sorunlarla yüzleşmek demek ülkenin kaderi söz konusu oluyorsa.
maduranın sosyalizmi savunması bu ideolojiyi yaygınlaştırırmı dünyada.
trump amerikan çıkarları için bir tehdit görüyor sosyalizmle yönetilen venezüellayı.
emperyalizmin kan emerek güçlendiği bir kez daha görülüyor.
amerika doğal müttefik gözüyle bakıyor türkiyeye hiç bir ideoloji yaşama şansı bulamadığından türkiyede.
yani değişen sadece yöneticiler sistem içinde.
islamcılık modernle savaşını sürdürürken bir bilgi sorunu olarak görmüş teknik bişlimleri başlangıçta.
nasıl yönetileceğine bağlı denmiştir teknolojiye sadece yarattığı refahı görerek.
farklı bir paradigmanın varlığı islamın dayandığı bilgiden farklı olarak.
sanayileşme ve sosyal sorunlarla yormuş zihnini bu ideolojilere bağlı kalmayarak.
günümüz sosyolojisi inançlara tanınan haklarla ekonomik refahın paryaları halinde tutuyor müritleri.
kapitalizmin zincirleri inançla bir sadakataa dönüşüyor.
bu bağlılığın insan iradesine dayatılan bir afyon olduğu daha iyi anlaşılıyor.
5.0
100% (1)