Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Erdem Öztürk
Erdem Öztürk

Üşüyorum

Yorum

Üşüyorum

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

102

Okunma

Üşüyorum

Ev, gecenin içine gömülmüş bir yarabandı gibi duruyor. Ne acıyı kapatıyor ne de kanamayı durduruyor. Sadece varlığını hatırlatıyor: her şeyin kötüleştiğini, hiçbir şeyin toparlanmayacağını, tüm yolların içeri doğru çöktüğünü.

Yatağın kenarına oturdum. Yatak bile bu ağırlığı hak etmiyormuşum gibi beni geri itiyor, sanki bedenimi değil, içimde taşıdığım buz kütlesini reddediyordu. Bir kez daha içimdeki o yırtık ses yükseldi:
Hiçlik büyüyor.
Başımla onayladım. Bir şey söylemeye gerek yoktu. Sözcüklerin artık hiçbir gücü kalmamıştı.
Bazen insan, ağzının içinden düşen kelimelerin bile yer çekimine dayanamadığını fark eder.

Avuçlarıma baktım. Çizgiler karanlıkta bile belli oluyordu.
Ne çok şey taşımışım ellerimde.
Ne çok şeyi tutamamışım.
En çok da kendimi.

Bir an, karşı duvardaki gölgem kıpırdadı. Belki ben kıpırdadım. Belki karanlık nefes alıp verdi. Belki evin ruhu daraldı.
Gölgeme fısıldadım:
“Bir gün tamamen yok olur muyuz?”
Cevap beklemedim. Sormak, yokluğun kapısına vurmak gibi: kapı açılmaz, ses geri dönmez.

Çocukluğumdan kaçtığım o sokağın yüzü yeniden önümde belirdi. Dizimden akan kan sıcaktı. O sıcağı bir daha hiç hissetmedim. Sanki kan bile o günden sonra beni terk etti. Şimdi içimde dolaşan her şey soğuk.
Belki ben de çoktan ölmüşümdür, dedim içimden.
Belki beden sadece bu gerçeği söylemeye çekiniyordur.

Saat tiktaklarının ritmi değişti; ağırlaştı, kalınlaştı, çürüdü. Her ses, beni biraz daha içeri itiyordu. İçerinin bir sınırı yoktu. Dip diye bir şey yoktu. Hep daha derin, hep daha karanlık bir yer mutlaka vardır.
Ve ben her saniye o yere doğru kayıyorum.

Pencereyi açmadım. Açmaya cesaretim yok. Dışarıdaki gece bile fazla.
Gece bazen bir karanlık değil, bir kabuk olur.
Sen içindesindir.
Kaçamazsın.

Bir süre öylece oturdum. Ayaklarım yere değiyor ama sanki boşluktaydı.
Kendime sordum:
“Neden hâlâ buradayım?”
Bu kez sessizlik bile cevap vermedi.
Sessizlik bile benden yorulmuştu.

Sigaranın ucundaki ateş titredi. Bir kıvılcım, bir anlığına odada bir şeyleri canlandıracak gibiydi ama sonra o da söndü.
İçimdeki gibi:
başlamadan bitti.

Külleri masanın üstünde genişçe yaydım.
Bir desen oluşturmaya çalıştım.
Olmadı.
Küller şekil almaz.
Ben de almıyorum.
Her şeye benzemek isteyen bir boşluk gibiyim.

Odanın duvarları yavaşça yüzüme yaklaştı. Nefes alışım daraldı.
Bir an yere çöktüm.
Kollarımı dizlerime doladım.
Başımı eğdim.

Ağlamak istemedim.
Ağlayamadım da.
Gözyaşı bile kendine bir yol bulmak için bir umut arar.
Bende o yok.

Karanlık, omzuma dokundu.
Ben de başımı onun göğsüne yasladım.
Teselli için değil.
Daha dibe batmak için.

Ve sonunda, içimdeki en ağır gerçek yükseldi:
Yaşamıyorum.
Sadece ölmemek için çabalayan bir karanlık parçasıyım.

Gece ilerledi.
Ama ben ilerlemedim.
Ne saat, ne gölge, ne nefes beni taşımadı.

Oysa çok iyi biliyordum:
İnsan bir kere çökerse, toparlanmaz.
Sadece çöküşünün içinde yeni odalar bulur.
Ve ben o odaların hepsinde üşüyorum.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Üşüyorum Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Üşüyorum yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Üşüyorum yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL