0
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
98
Okunma
Fakat ne de güzel sustuk, sevgilim. Sensizlik köşebaşında beni bekleyen bir sadıkken, seni isteyen kalbimin hükmü geçmedi sana.
Fakat ne çok özledim, sevgilim. Sensizliği, canımı acıtan sonbahardan uzaklaştırıp seni yaşamıma katmak istedim; olmadı.
Unutulduğum yerden sesleniyorum sana şimdi. Gözlerimdeki yağmur, serin gecelere, senli gecelerden uzak durması gerektiğinin ıslak imzası şimdi. Şehrimin ışıklarına ve karanlık gökyüzünün sensiz oluşuna teselli olsun diye cümlelerim; bu gece de seni yazıyorum.
Ben bu sevdayı aldım, kalbimin üstüne koydum. Canın başkasına sağ olmuş olsa da, canın sağ olsun, sevgilim. Ben bu sevdayı aldım, ömrümün üstüne koydum. Ömrün başkasına yazılmış olsa da, ömrün sağ olsun, sevgilim.
Boşluğumu tavanın kartonpiyeri ile salonun kalın duvarlarıyla paylaşıyorum şimdi. Sen sustun, ben sustum. Susuşlarımıza yenik düştü bu sevda.
Sen bitirmek istedin. Sen bende bitemedin; ben sensizlikte bittim.
Kader, kadehe mahcup sordu seni; her gün yudumlayarak içti, seni bana sevdirmeyi. Yine de gelmedin.
Boğazına değil, yüreğine takılır, boğulursun diye korktun bu aşktan. Sen boğulmak nedir bilmezsin, sevdiğim. Kaç cephede sensiz kalmakla beni tehdit eder zaman, bilemezsin. Bilme de zaten. Sen acı nedir bilme, sevgilim.
Bölüm bölüm parçalanır sana olan hasretlerim içimde; gönlüm gönüllü yırtılır. Yazılmaz bir daha başka bir sevda. Kalem kendini unutur. Göz sağanağıma, öz sağanağın derdini akıtmasın; istemem.
Varsın, aşk seni bahtiyar; beni ihtiyar yazsın sevmelere. Gocunmam. Yeter ki sen, başkasının bahçesinde çiçek olsan da bir an bile solma, sevgilim.