Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Hamdioruc
Hamdioruc

Ahirette kulluk yok ibadet yok deme.

Yorum

Ahirette kulluk yok ibadet yok deme.

0

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

111

Okunma

Ahirette kulluk yok ibadet yok deme.

Ahirette kulluk yok ibadet yok deme.

Ahirette kulluk yok ibadet yok deme.İmtihan yok Cehennemlikler tevbede olacak Kur’anda"namaz kılanlardan değildik"ifadesi var...

Ahiretin de dünyanın da İlahı aynı...esmaya katkı var asilik yok çünkü imtihan yok...

Cennette ibadet yok demeyin.İbadet için yaratıldık.İmtihan yok...dünyada cennet-cehennem peş peşe.Fark bu.Cennet şükür yeri...

Cennet hayatını dünya hayatına göre değerlendirdiğimiz zaman hataya düşmüş oluruz. Cennet hayatında insanlar bütün sıkıntılardan ve insana sıkıntı verecek hasletlerden arındırılacaktır. Cennet nimetleri sonsuz olduğundan ve cennette bir sonraki anımız bir öncekinden daha güzel geçeceğinden, orada bir sıkıntı yok...Sebeb-sonuç ilkeli bu varlık...Ödül yeri cennet..."iyi ki namaz kılanlardanız "der insan bu şükürdür...

Dünyada her şeyin belli sebeplere, doğa kanunlarına bağlı olması insanları yanıltmamalıdır. Ödül yeri...

Cennet kurtuluş yeri sıkıntılar yok orada..."... Allah onlardan razı oldu, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte büyük ’kurtuluş ve mutluluk’ budur." (Maide, 5/119)

Ölçü esmadır...iki cihanda da...Dünyada haram olan orada da haram esmasına asilikler haran secdeler helaldir...Aleyhissalatu vesselam:"Allah Teala Hazretleri seni cennete koyduğu takdirde, kızıl yakuttan bir at üzerinde orada dolaşmak isteyecek olsan, o seni istediğin her yere uçuracaktır." buyurdular.

"Eğer Allah seni cennete koyarsa, orada canının her çektiği, gözünün her hoşlandığı şey bulunacaktır." (Tirmizi, Kütüb-i Sitte, XIV/431)

Esmaya secdelilik esaslıdır iki cihan da:Haram iki cihanda da haram-helal iki cihanda da helal... "Her nefis, kazandıklarına karşılık bir rehinedir. Ancak Ashab-ı Yemin (sağ ehli) hariç. Onlar cennetlerdedirler..." (Müddessir, 74/38-40)

Tefsiri:

Bu kümedeki âyetlerde iman veya inkâr konusunda yapılan tercihin sonuçları anlatılmakta, kişinin tercihine göre cennetteki nimetlere kavuşacağı veya cehennemdeki azaba sürükleneceği bildirilmektedir. 38. âyetle her nefsin yaptıklarına karşılık rehin olarak tutulması, sorumluluğun ferdî olduğunu, her insanın dünyadaki iman ve itaatine göre hesap gününde ödül veya ceza alacağını, geleceğinin yani kendini rehin olmaktan kurtarmanın buna bağlı olduğunu ifade eder. Kısacası insana ebedî kurtuluşu sağlayacak olan da onu ebedî felâkete götürecek olan da benimsediği inancın doğruluğu veya yanlışlığı, amellerinin ilâhî iradeye uygun veya aykırı oluşudur. İnancı bâtıl, ameli bozuk olanı en yakınları bile kurtaramaz; nitekim Hz. Nûh öz oğlunu, Hz. İbrâhim öz babasını kurtaramamıştır (bk. Hûd 11/45-46; Tevbe 9/114).

“Hakkın ve erdemin tarafında olanlar…” diye çevirdiğimiz ashâbü’l-yemîn tamlamasındaki ashap “topluluk, arkadaşlar, taraftarlar”, yemîn ise hem “sağ taraf” hem de mecazî olarak “doğru, gerçek, güç” anlamlarında kullanılır. Bu deyimi kısaca “sağcılar” şeklinde çevirenler bulunmakla birlikte, “sağcılar” kelimesi günümüzde daha çok siyasal veya ideolojik anlamlar içeren bir terim olarak kullanıldığından bu çeviriyi Kur’an’ın kastettiği anlam ve amaca uygun bulmuyoruz. Zira ashâbü’l-yemîn Kur’an’da genellikle iman ve amelleriyle gerçeğin ve erdemin tarafında olanları ifade eder. Müfessirler bu deyimi, “âhirette amel defterleri sağ taraflarından verilenler, müminler, müslümanların çocukları, melekler, Hz. Âdem’in sağ tarafında bulunanlar, dünyada hayırlı işler yapanlar, dürüst, erdemli ve kutsanmış kimseler” gibi farklı şekillerde yorumlamışlardır (Râzî, XXX, 210; İbn Âşûr, XXIX, 325; Esed, III, 1208). Bize göre burada söz konusu olanlar, Allah’ın iradesine uygun bir inanç ve amel çizgisi benimseyip hayat boyunca bu çizgide sebat eden müminlerdir. Nitekim 43-47. âyetlerde sıralanan günahkârların özellikleri, bir bakıma ashâbül-yemîn deyimiyle ne kastedildiğine de işaret etmektedir. Buna göre ashâbül-yemîn hayatlarının sonuna kadar namazlarını kılar, yoksulu doyurur, bâtıla dalanlardan uzak durur, ceza gününe inanırlar. Buradaki namaz Allah’a iman ve itaati, yoksulu doyurma yaratılmışlara şefkat ve merhameti, imkânları olmayanlarla paylaşmayı; bâtıla dalanlardan uzak olma, daima hakka inanma, hak ölçülerine göre yaşama, hakkı ve haklıyı destekleme, haksızın karşısında olmayı; ceza gününe inanma ise hayatının bütün anlarında, her türlü karar, tercih ve eylemlerini Allah’ın huzurunda sorguya çekilip bunların tek tek hesabını vereceğini bilerek yaşamayı ifade eder.

İki cihanda da helaller helal haramlar haram çünkü Allahın iki cihan da...İki cihanda da aynı şeyler var...ama ahirette ceza yeri ödül yeri farklıdır...Peygamberimiz havz-ı kevserle ödüllenecek...adillik esaslıdır iki cihan da...esma esaslı iki cihan da...Çünkü Dünya ahiretin gölgesidir Cennet cehennem dünyada iç içe fark bu.Cehennemlik eylemler haller düşünceler duygular cennettekilerle iç içe...

Ahiretin gölgesidir dünya fark "el_hakim"esmasının tecellileri fark oluşturacaktır... "Allah Teâla Hazretleri ferman etti ki: ’Ben Azimu’ş-Şân, salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve insanın hayal ve hatırından hiç geçmeyen nimetler hazırladım.’ " [Kütüb-i Sitte, 14/210 (5097)]

Esmanın tecelliğahıdır iki cihan da...

"Bir adam (cennette) ziraat yapmak için Rabbinden izin isteyecek. Rabbi ona diyecek ki: ’Sen arzuladığın hâl üzerine değil misin?’ O da şöyle diyecek: ’Evet. Fakat ben ziraati seviyorum.’ diyecek. Ona izin verilecek, hemen tohum ekecek bir anda ekin verecek, büyüyecek, harmanı yapılıp, dağlar gibi mahsul yığılacak..." [(Buhari), Büyük Hadis Külliyatı, V/413/10119)

"Cennette gece yoktur. O, ışık ve nurdan ibarettir..." (Ramuz el-Ehadis-2, s. 366/4)

Cennette uyku istemek yanlışsa Allah o isteğimizi yok eder...Cennette uyku yok deme dünyada olan her şey var edilir senin için...Gece yok zıtlar cennete ve cehenneme ayrılmıştır gece-karanlık olumsuzlar cehenneme aitttir..Uyanıklık cennete... haramlar cennette de haram ...ama.Esmaya secde yeridir cennet

Huri isteyene huri de var...İsteyene ver anı bana seni gerek seni..."dedi yunus emremiz...üremek "hikmetsizdir...esma ilkelidir ahiret ve dünya...Allahın iki cihan ...

"... Orada nefislerinizin arzuladığı her şey sizindir ve istediğiniz her şey de sizindir." (Fussilet, 41/31)

Ölçümüz esma ...cennette şu yok derken esmayı ölçü seçelim...

"Allah, ölecekleri zaman canlarını alır; ölmeyeni de uykusunda (bir tür ölüme sokar). Böylece, kendisi hakkında ölüm kararı verilmiş olanı(n ruhunu) tutar, öbürüsünü ise adı konulmuş bir ecele kadar salıverir..." (Zümer, 39/42)

"Onlara orada hiçbir yorgunluk dokunmaz..." (Hicr, 15/48)

"Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar." (Hicr, 15/47)

"Allah’ın Kendi fazlından onlara verdikleriyle sevinç içindedirler. Onlara arkalarından henüz ulaşmayanlara müjdelemeyi isterler ki onlara hiçbir korku yoktur, mahzun da olacak değillerdir." (Âl-i İmran, 3/170)

"Derler ki: ’Bizden hüznü giderip yok eden Allah’a hamdolsun; şüphesiz Rabbimiz, gerçekten bağışlayandır, şükrü kabul edendir.’ " (Fatır, 35/34)

"Artık Allah, onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara parıltılı bir aydınlık ve bir sevinç vermiştir." (İnsan, 76/11)

"Nimetin parıltılı sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın." (Mutaffifin, 83/24)

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ahirette kulluk yok ibadet yok deme. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ahirette kulluk yok ibadet yok deme. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ahirette kulluk yok ibadet yok deme. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL