0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
109
Okunma
Bir vakitler sokak lambaları gökyüzünü kıskanmazdı, Yıldızlar görünürdü camlardan, Kuşlar sesle değil, anlamla öterdi.
Şimdi her şey suskun ama gürültülü.
Her yer kalabalık ama kimse yok.
Sanki bir kıyamet olmuş da biz fark etmemişiz.
Yıkıntılar yok, ama içimiz moloz dolu. Ruhlarımız enkaz altından bildirimlerle çıkarılmayı bekliyor.
Biz buraya varmak için yaratılmadık belki de. Bu bir "sonrası" kaldırımlarda ölen kelimelerin, gülmeyen yüzlerin, sadece çalışan kalplerin yaşadığı bir ara durak.
Ahireti yaşıyoruz biz, ödül yok, ceza yok, sadece ertelenmiş hayatlar.
Ve dünya.
O bizim çocukluğumuzdaydı belki, bir dedenin dizinde anlatılan masalda, bir annenin saçımıza iliştirdiği öpücükte.
Dünya öbür tarafta kaldı.
Daha inançlıydık, daha az yorgun.
Gülüşlerimiz sonsuzluk gibiydi, Şimdi her kahkaha Biraz acının kamuflajı.
Ahireti yaşıyoruz belki de.
Bir mahkeme salonunda değiliz, Ama sürekli yargılıyoruz.
Kim ne dedi, ne giydi, ne düşündü? Ve en çok da kendimizi sessizce, durmadan ve merhametsizce.
Bacanlı...