0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
85
Okunma
Hayatı bir tesbihe benzetirim; imamesi topraktır, başlangıç ve bitiş noktası... İmâmede başlayıp orada biter her şey. Aradaki duraklar ise hayatın dönemleridir: Çocukluk, gençlik ve yaşlılık.; Her bir tane, bir gün, bir an, bir nefestir. Kimi taneler pürüzsüz ve parlaktır, neşeyle çekilir; kimileri ise pürüzlü ve mattır, eline takılır, canını acıtır. Ama tesbihin tamamlanması için o taneyi de çekmek zorundasın.
O taneleri bir arada tutan görünmez ip ise kaderin kendisidir. Bazen sağlam durur, bazen de en beklemediğin anda kopacak gibi gerilir.
Tesbihi çekmek, yani yaşamak, bir sanattır. Kimi o kadar hızlı çeker ki, tanelerin ne rengini fark eder ne de dokusunu, yalnızca sona ulaşmaya çalışır. Kimi ise her bir taneyi parmaklarının arasında hissederek, hakkını vererek, yavaş yavaş çeker.
Ve unutma, tesbih bittiğinde, yani imameye tekrar vardığında elinde kalan, ne kadar hızlı çektiğin değil, her bir taneyi ne kadar derinden hissettiğindir. Çünkü aslolan, sayının çokluğu değil, zikrin derinliğidir.
İlker Mavi