Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Emrullah İnanan
Emrullah İnanan
VİP ÜYE

Molozlar Arasından Çıkan Gökkuşağı

Yorum

Molozlar Arasından Çıkan Gökkuşağı

0

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

208

Okunma

Molozlar Arasından Çıkan Gökkuşağı

Molozlar Arasından Çıkan Gökkuşağı

Nazım, Maraş’ın yoksul mahallelerinden birinde, altı kardeşli bir ailenin ortanca çocuğu olarak doğdu. Babası çiftçi, annesi ev hanımıydı. Çocukluğu yoklukla geçti. Karnını salçalı ekmekle doyurduğu günleri unutmadı. Annesi yemedi, ona yedirdi. Bazen gözyaşı karıştı yemeğe, o fark etmedi.


İlkokulda yamalı pantolonlar, kırık kalemler, başkasından kalma defterler onun gerçeğiydi. Ortaokulu zor tamamladı, liseye başladı ama maddi imkânsızlıklar yüzünden yarım bıraktı. Lokantalarda bulaşık yıkadı, fırınlarda hamur açtı.


20 yaşına gelince askere gitti. Diyarbakır Devegeçidi’nde usta birliğinde fırıncı oldu. Binlerce ekmek pişirdi. Alın teriyle vatan borcunu ödedi.


Askerden dönünce değişen bir şey yoktu. Yine yoksulluk, yine mücadele. Bir tekstil atölyesinde çalıştı. Para biriktirdi, mütevazı bir düğün yaptı. Komşu kızı Şükran’la görücü usulüyle evlendi. Başta yabancıydı ama zamanla sevdi. “Bir evladım olsun,” dedi, umutlandı.


Ama hayat başka bir şey yazmıştı. Annesi hastalandı: şeker, tansiyon, siroz… Sabah işe, akşam hastaneye koştu. Annesi sekiz ay direndi, sonra vefat etti. Nazım için dünya durdu. Ardından abisi Hüseyin hastalandı, aynı acıyı tekrar yaşadı.


Tam da o dönemde, hayatının en ağır gerçeğini öğrendi. Eşi aceleyle evi terk ederken telefonunu geride bırakmıştı. Nazım neye uğradığını bilmeden telefona baktı. Oradaydı. Eşinin gizli mesajları… Birinde yazıyordu:


“İlk öğrendiğimde hemen hallettim, daha birinci aydaydı. O bile fark etmedi. Kimse bilmedi. Şimdi özgürüm…”


Nazım’ın içi buz kesti. Meğer haberi bile olmadan, daha çocuğu rahme düşer düşmez, eşi hayatına son vermişti. Bir değil, iki kez. Ve o, bir baba olduğunu hiç bilemeden, iki kez evladını kaybetmişti. Bu ihanetin tarifi yoktu. Ne açıklama geldi, ne pişmanlık. Sadece koca bir enkaz kaldı geriye.


Nazım artık annesiz, abisiz, eşsiz ve evlatsızdı. Geceleri hayatına son vermeyi düşündü. Ama imanı tuttu elinden. “Ya sabır” dedi. Sabır taşıysa çatlardı, ama o sabrett

Sonra 6 Şubat geldi. Maraş yerle bir oldu. Evler, hayaller, geçmiş… Her şey moloz yığınına döndü. Nazım o molozların altından sağ çıktı ama kalbi hâlâ enkazda kaldı. “Keşke çıkmasaydım,” dedi. “Keşke annemin, abimin yanına gitseydim…” sonra diline bir ayet düştü

"La Tahzen Innallahe Meassabirin" bakara süresi : 153 "Üzülme, Allah sabredenlerle beraberdir.


Bir yıl konteynerde yaşadı. İş yoktu, ekmek yoktu. Ama bir kıvılcım kadar umut kaldı içinde. Sonunda yine bir fabrikada iş buldu. Az da olsa huzur buldu. Küçük bir eve taşındı. Başını sokacak bir yeri oldu yeniden.


Şimdi Nazım suskun. Gülüyor ama gülüşü yarım. Yaşadığı her şeyin ağırlığını omzunda taşıyor. Ama asla diz çökmedi. Çünkü tek dayanağı vardı:


“Rabbime sığınıyorum… Çünkü başka kimsem kalmadı.”


Ve ardından bir cümleyle sesleniyor topluma:


“Birini sevmek, ona güvenmek kolay… Ama en büyük dersim şu oldu: Kalbin açık olsun ama aklın da yanında olsun. İnsan her şeyi kaybedebilir; ailesini, evladını, yuvasını…Ama Allah’ı kaybetmez. başlamak mümkün

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Molozlar arasından Çıkan gökkuşağı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Molozlar arasından Çıkan gökkuşağı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Molozlar Arasından Çıkan Gökkuşağı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL