0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
202
Okunma
Bir zamanlar, her şeyin maddi olarak fazlasıyla olduğu, ancak içsel huzurun eksik olduğu bir genç vardı. Adı Mert’ti. Dışarıdan bakıldığında hayatı kusursuzdu: lüks bir ev, pahalı arabalar, şöhret ve çevresinde onu hayranlıkla izleyen insanlar… Ama her gece başını yastığa koyduğunda içini derin bir boşluk kaplıyordu. Bir şeyler eksikti… ama ne?
Günlerden bir gün, Mert arabasıyla bir yolculuğa çıktı. Ne bir harita vardı elinde, ne de bir varış noktası. Sadece uzaklaşmak istediği bir şeyler vardı içinde. Yol boyunca küçük, şirin ve sade bir köyde mola verdi. O köyde, yüzünde yılların dinginliği ve kalbinin huzuru parlayan yaşlı bir adamla tanıştı. Adamın evi gösterişli değildi. Fazla eşyası yoktu, ama evin içinde gerçek bir mutluluk vardı.
“Senin gibi her şeye sahip bir genç, neden bu kadar yorgun görünüyor?” dedi yaşlı adam, Mert’in gözlerinin içine derin bir dikkatle bakarak.
Mert cevap veremedi. Çünkü ilk kez biri onu gerçekten görmüştü. Sadece dışını değil, kalbindeki kırgınlığı da fark etmişti.
O gün Mert, köyde misafir olarak kaldı. Birkaç gün boyunca orada konuk oldu. İnsanların sadeliği, paylaşma arzusu ve kalpten gelen samimiyeti; Mert’in ruhuna iyi geldi. Bu insanlar zengin değildi, ama şükür dolu bir yaşam sürüyorlardı. Mert, orada fakir ama mutlu olmayı öğrendi. Ve o günlerde, en çok etkilendiği şey yaşlı adamın ona hediye ettiği bir kitaptı. Kitap; sabrı, şükrü ve Allah’a teslimiyeti anlatıyordu.
O gece, yıldızların altında Mert ilk defa kalpten bir dua etti. Ne istediğini tam bilmiyordu belki ama artık neye ihtiyacı olduğunu biliyordu: Gerçek bir bağ, bir anlam, bir iman...
Günler geçti. Mert o köyden ayrıldı ama artık bambaşka biriydi. İçsel huzurunu bulan, sahip olduklarına şükreden, dünyaya değil kalbine odaklanan bir genç olmuştu.
Çünkü Mert artık biliyordu:
Dünya, gölgeden ibaretti; kalıcı olan yalnızca Allah’tı.
Gerçek zenginlik, servette değil; imanla dolan bir kalpte, secdeyle yumuşayan bir ruhta ve yalnızca Rabbine yönelen bir yürekteydi.
Ve asıl huzur, O’na yakın olmakta saklıydı.