Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. la rochefaucauld
Abdurrahman Tümer
Abdurrahman Tümer

Mutlu Olmanın Şifreleri

Yorum

Mutlu Olmanın Şifreleri

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

165

Okunma

Mutlu Olmanın Şifreleri

Herkes mutlu olmak istiyor. Ama bir türlü o istediği mutluluğa kavuşamıyor. Mutluluğu yakalayamıyor. Bunun bir çok sebepleri vardır elbet.
Mutluluğu belki yanlış duraklarda aradığımız için olabilir mi?
Yada mutlulukla ilgili beklentilerimizi çok yüksek tuttuğumuzdan mıdır acaba?
Mutluluğu belki uzaklarda zannedip, oysa her sabah yanından geçip onu göremiyor olabilir miyiz?
Bu faktörlerin biri yada hepsi de olabilir.

Aslında mutluluk ve mutsuzluk insanın içindedir. Hangisini daha fazla beslerse onu yaşar.

İnsan en çok neyi düşünürse onu yaşar bu hayatta.

Mutluluk, hayattaki beklentilerimizle orantılıdır. Yani hayattan beklentilerimiz çok olursa, mutlu olma oranımız da tam tersi az olur. Hayattan beklentilerimiz az olursa, mutlu olma oranımız da o kadar çok olur. Yüksek beklentiler her zaman az mutluluğu, hayal kırıklığı getirir.

Hayatıma uyguladığım en güzel formül, hiç kimseden hiç bir şey beklememektetir.
Hiç kimseden hiç bir şey beklemediğin bir yaşam anlayışına sahip olduğunda senden daha mutlusu yoktur bu hayatta.

İnsanın en mutlu anı, an içinde olduğu andır.
O anın kıymetini bilmek, doya doya yaşayıp hakkını vermektir.

Düşlerimizi hiç bir zaman ulaşamayacağımız şeylerle doldurup yormamak gerekir.
Mutluluk hiç bir zaman bir lüks araba, büyük bir saray, çok eşya, çok para değildir.
Mutluluk, sahip olduğunuz küçük şeyleri sevmektir. Onlarla birlikte yaşayıp mutlu olmaktır.

Küçük bir balkonda sevdiklerinizle çay içmek gibi, kahve içmek gibi...

Evde beslenililen bir kediyle zaman geçirmek gibi...

Saksıda büyüttüğünüz bir çiçekle sohbet etmek, kokusunu ciğerinize çekmek gibi...

Belli saatlerde parka gidip yürüyüş yapmak, bol bol oksijen almak, keyifli bir zaman dilimi yaşamak gibi...

Sağlıklı olabilmek, gülebilmek, sevmek gibi...
Allah’a tevekkül edip, ona sığınmak ve her halinize şükretmek gibi...

Çünkü bu hayatta size verilen ve sizden alınan her şey size ait değildir.
Her şey sizi yaratan Allah’a aittir.
O, size en hayırlısını nasip edendir.
Hayatta neyi, nasıl yaşıyorsak elbette hapsi Rabbimizin takdirindedir.

Düşünsenize, rahmetli Sakıp Sabancı, Türkiye’nin en zenginlerindendi.
Ama oğluna bir ayakkabı bile giydiremedi.
Araba galerileri vardı, binlerce araba satıyordu ama bunlardan bir tanesini bile oğluna verme kısmeti olmamıştı. Çünkü oğlu spastik felçliydi. Spastik engelliydi.
Bu kadar zengin olmasına rağmen, bu kadar parası, malı mülkü olmasına rağmen biricik oğluna hiç bir şey veremedi.
Ne kadar acı bir durum. Ne kadar hüzünlü ve ne kadar ibret verici bir hayat.

Ve şu anda hastane köşelerinde sizin gibi sağlıklı olmak için, dünyanın parasını vermeye hazır olan dünya kadar hasta var.

Sizin gibi rahatça nefes alabilmek, sizin gibi yürüyebilmek, sizin gibi sağlıklı bir şekilde parklarda koşabilmek için.
Hasılı mutluluk, çok paraya sahip olmakla, çok zengin olmakla elde edilmiyor.

Sağlığınız yerindeyse, keyfiniz yerindeyse, elinizdeki küçük şeylere değer verip sevebiliyorsanız, sizden daha mutlusu yoktur bu hayatta.

Mutluluk, her halimize şükredip, Rabbimize sığınmaktır.


Mutlu olmak isteyen bir adamın ibretlik hikayesi:

Bir türlü mutlu olamayan bir adam, Bilge birine gelip:
"mutluluğu nasıl yakalarım?" diye sormuş.

Bilge kişi, adamlarından bir kaşık istemiş ve içine iki damla yağ damlatmış sonra adama demiş ki:

– Sarayımın her yerini gez ve sonra tekrar gel ama sarayımı gezerken yağı dökmeden bu kaşığı ağzında taşıyacaksın.

Adam sorusuna hemen cevap alamadığı için biraz şaşkın "tamam" demiş, sarayı gezmiş gelmiş.

Bilge bakmış yağ hala kaşıkta, demiş ki:

– Aferin yağı dökmemişsin güzel, peki sarayımın güzelliklerini anlat bakalım, sarayımda neler gördün?

Adam yağı dökmeyeceğim diye uğraşmaktan pek dikkat edememiş, bir şey diyememiş.

Sonra bilge:

– Olmadı, yağı dökmeden, kaşığı tekrar ağzında taşı, bu sefer sarayımdaki güzelliklere dikkat et, sonra tekrar gel.

Adam ne yapalım diyip tekrar kabul etmiş. Her yeri gezmiş, bu sefer sarayın güzelliklerinden çok etkilenmiş. Sonra ağzında kaşıkla gene bilgenin yanına gelmiş.
Bilge sormuş:

– Sarayımın güzelliklerini gördün mü, anlat bakalım?

Adam bu sefer hayran kaldığı güzellikleri anlatırken Bilge onun sözünü kesmiş ve demiş ki:

– Güzel, peki ama yağ nerede?

Adam sarayı hayran hayran dolaşırken yağı tamamen unutmuş, utana sıkıla Bilge’ye demiş ki:

– Şey… yağı dökmüşüm.

Bilge, adama anlamlı bir bakış atmış ve demiş ki:

– Mutlu olmak için hayatın bütün güzelliklerini yaşamak, tadını çıkarmak ve hayatın getirdiği sorumluluklara, kaşıktaki yağ gibi sahip çıkmak gerekir.

Abdurrahman Tümer

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Mutlu olmanın şifreleri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mutlu olmanın şifreleri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Mutlu Olmanın Şifreleri yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL