6
Yorum
15
Beğeni
4,8
Puan
551
Okunma
Yıl bin dokuz yüz kırkbeş.Güneş tüm sevimliliği ile gülümsüyor dünyaya.Börtü böcek kayıtsız kalamayıp yeryüzünde koşturmakta.Toprak nisan ayının yürüyen sularını yudum yudum içmekte kanarcasına.
Nene torun ekmek peynirden oluşan piknik sepeti elinde tutmuş bahçenin yolunu.Bostan ekecekler hayırlısıyla.Ektikleriyle geçinecekleri için ihtiyatlı olmaları mecburi.Ekecekleri tohumun ürünü sıcak yemek olmaya elverişli olmalı.Öğün savmalı.Her şeyden önemlisi karın doyurmalı değil mi ya!..
Baba ilçenin yedi berberinden biri .O dönemlerde eli ustura tutan berber.Şimdiki gibi oynar başlıklı jiletler yok.Yüzde yetmiş kesimi berbere gitmek zorunda lüzumsuz kıllarından kurtulmak için.Berberlikte kâr yok ama olsun, yine de tencereleri kaynıyordu çok şükür.Yazın da sebzeye para vermeseler günü kurtarırlar belki kim bilir!..
Yedi baş külfet.Dile kolay..Muhtaç olmadan na-merde geçinip gidecekler işte Allah sağlık verirse.Yediden yetmişe herkesin dilinde şükür ve tefekkür.Saf bir yürek.Sorgusuz-sualsiz iman.Her şey Allah’tan..Amenna ve saddakna!..
Torun altı yaşında daha okula başlamamış.İlk göz ağrısı.En büyük torun.Bir de erkek torun.Geleceğin hamisi .Nene eşini kurtuluş savaşında şehit vermiş.Bir evladıyla hayat mücadelesini devam ettirmekte.Çok şükür oğlunu haline münasip helal süt emmiş komşu kızıyla evlendirmiş beş torun.Yaşları birbirine o kadar yakın ki; birinin eskisi ile diğeri üşümekten kurtuluyor.Bundan iyisi can sağlığı
Nene elinde tohum düğümü ile piknik sepeti , kavramış torunun elini bahçeye yürüyor yılların verdiği yorgunlukla.Torun söyleniyor:
- Nene ne dikeceksin?..
- Fasülye,biber, patlıcan, soğan, domates,biber...
- Nene.. ne olur hıyar da dikelim.Ben çok seviyorum...
- Olmaz evladım.Salatalık öğün savmaz.Sıcak aş olmaz salatalıktan.Boş yere bahçeyi neden avk edelim ?..
- Nene..nene..n’olur !..
Nene altı yaşındaki aklı ermeyenin aklına uyup hıyar dikmeyecektir elbette.Hiç sesini çıkarmaz ve bildiğinden de şaşmaz.Ellerindeki tohumları diker, kahvaltılarını piknik sepetindekiler ile yapar Allah’a şükreder eve dönerler.
Torun duruma içerlemiştir.Ses çıkarmaz.Nene namaza durur durmaz komşu ninenin yanına varır.Annesi diğer çocuklarla ilgilendiğinden kimseni ruhu bile duymaz evden çıktığını.Komşu neneye nenesinin hıyar tohumu istediğini söyler.Aldığı bir avuç hıyar tohumu ile koşarak evlerinin önündeki bahçeye varır.Fasulye tohumlarını bir bir yerinden çıkarıp , her birinin yerine ikişer adet hıyar tohumu ekip üstüne toprağı verir.Eve gelir ve yatağına yatar günün verdiği yorgunlukla uykuya dalar.Nene namazı tamamlamış, Kur’anını okumuş derin bir tevekkül içinde dinlenmeye çekilir.Görevi tamamlamıştır zira.
Torunuyla birlikte diktiklerini sulamaya gider gelir dua ve niyazlarla.Ürün verimli olsundu tek dileği.Emekler değerini bulsun.Bir kaç gün sonra tohumlar güneşin aşırı davetine dayanamayıp yer yüzüne iki yaprak halinde çıkmaya başlar.Ancak iki yaprakta bitkiler genel de hep birbirini andırır.Üçüncü yapraktır ürünün cinsini belirleyen genelde .Nene torun bol şükürler ile bostanı sulamaya devam eder.
Bir gün bostana vardıklarında üçüncü yaprakların da çıkmış olduğu görülür.Nene bir de ne görsün?..İnanılır gibi değil.Diktiği fasulye tohumları hıyar’a dönüşmüş..Sevinsin mı .üzülsün mü bilemez bir halde gözlerinden iplik iplik yaşlar dökülmeye başlar.Torunu sorar:
- Nene niye ağlıyorsun?.
Nene torununun elinden tutar eve varır.Torununa ne söylesin ki?..Torun anlar mı maneviyattan.O daha yeni yetiyor dünyaya ..
Akşam oğlu işten gelir.Allah ne verdiyse sofra kurulur.Yemekler yenir.Yemek duası toplu halde yapılır.Aminler semaya yükselir.Oğlu sorar anasına her zaman olduğu gibi :
- Bu gün ne var ne yok ana, günün nasıl geçti?.
Nene anlatmaya başlar.
- Oğlum , bu gün anladım ki; cocukları da dinlememiz lâzım.Zira dinlemez de bildiğimizi yapıp onları kırarsak Allah’ın gönlüne güç geliyor ve cezalandırıyor biz büyükleri..
-Neden ki ana, n’oldu ?..
-Geçen tohumları dikerken torunum hıyar tohumu dikmemi istedi.Ben saymadım fasulye diktim öğün savsın diye..
-E n’oldu ki?..
-Bu gün gittiğimde bir de ne göreyim? .Yüce Rab’im bütün fasulye tohumlarını hıyara tebdillemiş.Yeniden nenenin çağlayanları yanaktan inmeye başlar.
-Demek ki oğlum, Allah’ın gücüne gitti torunun sözünü dinlemeyişim!.
Annesini teselli eden oğul, medarı iftiharı oğlunu elinden tutar dışarı çıkar.Kimsenin olmadığı bir yerde kulağını burar ve hesabını sorar.Ve kulağında bir küpedir artık.Kimsenin inancıyla oynanmayacağı.
5.0
75% (3)
4.0
25% (1)