MADEN MÜHENDİSİ VE “MODERN DENEMELER” KİTABININ YAZARI MEHMET ERTAN YİĞİT:

“Yazdıkça hafiflediğimi hissediyorum.”

Soru-Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız ? Hangi okullarda okudunuz ve nerelerde çalıştınız ?
Mehmet Ertan Yiğit-Öncelikle size ve Edebiyata değer veren tüm okur ve yazarlara teşekkür ederek başlamak isterim. 1992 yılının Mart ayında Tokat’ın Turhal ilçesinde doğmuşum. İlk, orta ve lise eğitimimi Turhal’da tamamladım. Karadeniz Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Birkaç yıl serbest mühendislik hizmeti verdikten sonra 2017 yılında kurucu ortağı olduğum mühendislik ve danışmanlık şirketini kurduk. Şu an yaklaşık 100 firmaya danışmanlık hizmeti vermekteyiz.
Soru-Yazmaya başlama hikayenizi anlatır mısınız ?
Mehmet Ertan Yiğit-Lise yıllarımdan beri edebiyata meraklıydım. Üniversite yıllarımda kısa kısa yazılar yazmaya başlamıştım. Bu yazılar daha çok konjonktürel yazılardı. Olaylara karşı ruhi bir dışavurum da diyebiliriz. Yıllar geçtikçe yazmanın fikirlerimin yüksek bir sesle haykırışı olduğuna inandım ve o gün bu gündür yazıyorum.
Soru-Genel olarak Mühendisler Edebiyatla ilgilenmez kanısı yaygın. Sizim Edebiyatı sevmenizin nedeni nedir?
Mehmer Ertan Yiğit- Bir mühendis olarak olaylara karşı analitik bakış açısıyla yaklaştığımız için genelde somut olgularla hareket ederiz. Bu da yıllar geçtikçe estetik kaygıdan uzaklaşmamıza neden oluyor. Ancak şunu da ifade etmek isterim; estetik kaygıya sahip mühendis ve mimarlar da mevcuttur. Mühendislik, hendese kökünden gelmektedir. Hendese ise geometri demektir. Mü-hendese ise geometriyi bilen demektir. “Tabiat matematik dilinde yazılmıştır ve fiziki dünyanın düzeni/ahengi Matematiğe dayanır ” der Galileo. Buradan şu çıkarımda bulunmak yanlış olmasa gerek; tabiatın bir mühendislik harikası olması her mühendisin içerisinde bir sanatçıyı barındırdığını düşündürür.
Soru-Kaç kitap yayınladınız. Kitap yayınlamak size ne kattı ?
Mehmet Ertan Yiğit- Henüz yayımlanmış olan Modern Denemeler isimli tek kitabım bulunmaktadır. Kitabım yayımlandığında bir eser bırakmış olmanın mutluluğu içerisindeydim. Hala da aynı mutluluğum devam ediyor. Yazdıklarımı okuduğumda hatalarımı, eksikliklerimi görüyorum ve sürekli bir dönüşüm ve gelişim söz konusu oluyor.
Soru –Yazmak size ne katıyor?
Mehmet Ertan Yiğit--Yazmanın neler hissettirdiğinden yukarıda bahsetmiştim aslında. Yazmak benim için fikirlerimin haykırışıdır. Sessiz çığlıklarımdır. Düşüncelerimin önyargı hapishanelerinden özgürleşmesidir. Bu nedenle yazdıkça hafiflediğimi hissediyorum.
Soru-Yeni kitap çalışmanız var mı ?

Mehmet Ertan Yiğit- 2014 yılından beri yazdığım yazıları 2021 yılında kitaplaştırdığım düşünülecek olursa ikinci bir kitap için en yakın tarihin 2027 olacağını düşünüyorum. Size uzun bir süre gibi gelebilir ancak içime sinmeyen bir eseri okuyucuların değerlendirmesine sunamam. Bir yazı makinesi olduğumu düşünmüyorum. Bazen bir yazıyı 20 kez revize ettiğimi hatırlıyorum.

SORU-Kitap çıkarmak nasıl bir duygu ?
Mehmet Ertan Yiğit-Kitabımın 81 ilde okuyucusu olduğunu bilmek ve bu okurlardan olumlu geri dönüşler almak beni ziyadesiyle mutlu ediyor. Bir okurumdan ansızın gelen bir mail günümü güzelleştirmeye yetiyor.
Soru-Sosyal bir insansınız. Bu size ne katıyor?
Mehmet Ertan Yiğit- İşim vesilesiyle sürekli iletişim halindeyim. Bu da bakış açımın her an genişlemesine vesile oluyor. Bakış açısı geniş insanların önyargılardan arınmış olacağını düşünen birisiyim. Sosyal hayatımızda dışa dönük bireyler olmamızın sorunların çözümünde etkili olduğunu düşünüyorum.
Soru- Başka neler anlatacaksınız ?
Mehmet Ertan Yiğit --Geçmişe dönme şansım olsa, beni ben yapan tüm yanlışlarımı tekrar yapardım. Daha çok dener daha çok yanılırdım. Hatalarımdan ders çıkarmayı daha erken öğrenmek isterdim. Tolstoy’dan bir alıntı ile devam etmek isterim; “Başkalarının hayatından ders alın. İnsan, bütün hataları kendisi yapacak kadar uzun yaşamıyor.”
Umarım yararlı bir röportaj olmuştur. Düşüncelerimizi, hislerimizi anlatabilme fırsatı verdiğiniz için sizlere de ayrıca teşekkür etmek isterim.