Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Ahmet TULGANER
Ahmet TULGANER

Eğitimde Cami ve Hatiplerin Rolü 1

Yorum

Eğitimde Cami ve Hatiplerin Rolü 1

0

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

369

Okunma

Eğitimde Cami ve Hatiplerin Rolü 1




Eğitim sağlayan müesseselerden biri de Camiler ve onların çok kıymetli hatipleridir. Hatırlanacağı gibi Peygamber Efendimiz Aleyhisselâtü Vesselâm döneminde şimdi olduğundan çok daha çaplı bir şekilde camilerde eğitim veriliyordu.Bu gün için nedense camilerin bu özelliğini tam olarak yerine getiremediği gözlenmektedir.Aslında camiler eğitim için gerekli motivasyonun sağlandıktan sonra gelinen yerlerdir. Çünkü insanlar ezan sesiyle hiçbir zorlama hissetmeksizin, yalnız Allah rızası için camiye gelmektedirler.İbadet maksadıyla geldiği için de her türlü kötü düşünceden arınmış, dünyanın çirkinliklerini dışarıda bırakmış tertemiz ve paktır.Bu motivasyona ulaşan insanların eğitilmesi, doğru bilgilerin telkin edilmesi çok kolaydır. Bütün bu şartlar hazır olunca camiye toplanmış bu güzel insanlara İslamiyet’in doğru, güzel bilgilerini telkin edip aktaracak,kendisini dini ve ilmi her açıdan tam yetiştirmiş hatiplere, vaizlere şiddetle ihtiyaç vardır.Fakat ne yazık ki, günümüzde kendini böyle yetiştirmiş hatip ve vaiz çok az bulunmaktadır.İnsanların eğitiminde bu denli önem taşıyan imam,vaiz ve hatiplerimizin günlük bilgilerle yetinmemesi gerekir.Camilerimizi sadece beş vakit namazın kılındığı bir yer olmaktan çıkarmalı,aynı zamanda bir eğitim yuvası haline getirmeliyiz.

Ayrıca hatiplerin kendisini çok iyi yetiştirmesi de yeterli değildir.Hitap edilen cemaatin seviyesine inilemezse ve günün şartlarına göre öğretilecek konular itina ile seçilmezse yine istenilen netice tam olarak elde edilemez.

Beni çok rahatsız eden ve derinden yaralayıp üzen bir meseleyi de burada aktarmadan geçemeyeceğim.Çok değerli kendini her yönden yetiştirmiş bilgili, kültürlü hatipleri takdir ve tebrik eder ve söyleyeceklerimden kendilerini tenzih ederim.Ancak günümüzde bazı vaiz ve hatiplerimiz camiye gelen Müslüman kardeşlerimize güzel bilgiler aktardığını sanarak "İsrailiyat" adı verilen dinimizin doğru bilgileriyle hiç ilgisi olmayan hatta dinimizi küçük düşüren, daha da tehlikelisi dikkat edilmezse insanı küfre sokacak ve hatta dinden çıkarabilecek olan uydurulmuş şeyleri İslimi bilgi diye aktarabilmektedirler.

İsrailiyatın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç örnek vermek istiyorum:

Ra’d süresinin 13’üncü ayetinde geçen ifade ve neticesinde meleklerin şimşek çakması ve devamındaki gürültüden dolayı Allah’a tespih edildiğinden bahsedilmektedir.Ayet’te geçen bu ifadeler yorumlanmaya çalışılmış ve "bu ayette geçen gök gürlemesi bazı müfessirlerce meleklerin bağırmaları ;yıldırım kalplerinin kükremesi;yağmur da ağlamaları olarak tefsir ve izah edilmiştir ki,bunun İslimi esaslarla hiçbir ilgisi yoktur.

Diğer bir örnekte;Şeytan cennet’te bulunan Hz.Adem ve Havva’yı kandırmak için,kovulduğu cennet’e nasıl girdi,onlara nasıl yaklaştı?Bu soruların cevabı olarak uydurulan bilgilerden bazıları şunlardır:

"1-Şeytanın cennete girmesine yılan vesile oldu.

2-Yılanın sakalı arasına gizlenerek Cennete girdi.

3-Yılanın karnına (veya ağzına)girerek Cennete sokulmayı başardı.

Bunlara benzer daha birçok dine, akla, mantığa ters uydurma nakiller bulunmaktadır. Bunların detayına girmeden sadece şunları söylemek istiyorum.Şeytan,Allah’ın haberi ve izni olmadan yasakladığı Cennete nasıl olurda yılanı kullanarak girebilir?Belki ilk bakışta çok masum, bir problem yokmuş gibi görünen bu hadisede haşa Allah’ı hiçbir şeyden haberi yok,dönen dolapların farkında olmayan,şeytan yılanın ağzına veya sakalının arasına girerek cennete girecek Allah’ın haberi olmayacak bir duruma düşürür ki, yüzbin defa haşa bunu kabul eden veya iddia eden kişiyi cehennemin dibine gitmekten hiç kimse kurtaramaz.

İsrailiyatla ilgili yukarıda ifade etmeye çalıştığımız örneklerin dışında daha yüzlerce ilginç uydurma ve nakiller bulunmaktadır. Biz bunların detayına giremeyeceğiz.Ancak insanlara doğru bilgileri aktarmakla kendini sorumlu hisseden kişilerin bunların detayını çok iyi bilmeleri, yanlışlarını ayıklamaları ve doğrularını insanlara sunmaları gerekmektedir.


Ahmet TULGANER


Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Eğitimde cami ve hatiplerin rolü 1 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Eğitimde cami ve hatiplerin rolü 1 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Eğitimde Cami ve Hatiplerin Rolü 1 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL