Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Alitastephanie
Alitastephanie

Kabus

Yorum

Kabus

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

399

Okunma

Kabus

Zifiri karanlığın yuttuğu sokaklarda attığım adımları görmeden amaçsızca yürüyorum. İçime sızan soğukla ürperirken aniden bulunduğum sokaktaki lambalar tek tek yanmaya başlıyor. Bir ,iki üç derken lambaların yanması hızlanıyor. Ben adımlarımı sıklaştırdıkça geride bıraktığım her sokak lambasının ışığı sönüyor en ilerideki sokak lambası yanıyor. Bir süre sessiz tek başıma yürüyorum. Sessizliği kendi adımlarımdan başka ayak sesleri bozuyor. Bunlar büyük hatta dev gibi birinin kaba ayak sesleri işitebiliyorum. Merakıma yenik düşüp arkamda neyin olduğunu merak ediyor kafamı çevirecek gibi olurken enseme sıcak yakıcı ve Londra’nın lağımlarını andıran leş bir koku çarpınca arkama bakmadan var gücümle koşmaya başlıyorum. Dakikalar, saatler belki de günlerce koşuyormuşum gibi zaman kavramımı yitirmiş koştukça koşuyorum. Önümdeki yol bitmiyor sanki sonu gelmez çıkmaz bir labirentmiş gibi uzadıkça uzuyor. Küçücük, çocuk bedenimle attığım her adımı geride bırakan kocaman ayakkabıların sesi attığım küçük adımları sanki ezip geçiyor. Alıp verdiğim nefes kalbimi ve kulaklarımı patlatacakmış gibi nefessiz kalıyorum. Çınlayan kulaklarımla uğultu gibi gelen adım sesleri kesiliyor ve bayılacak gibi hissederken gözlerim kararmış dizlerimin bağı çözülmüş olduğum yere çöküyorum. Etrafı bir sessizlik sarıyor insanı delirtecek cinsten bir sessizlik sanki .Kapattığım gözlerimi aniden açıp ayağa kalkıyorum ama sanki az önce koşmamışım gibi aniden bir rahatlık gelince gülümsüyorum. İlerleyen adım seslerini ve beni kovalayan kişinin soluk alıp verişini artık duymuyorum. Olup biteni anlamak ve kendimi rahatlatmak için arkamı dönmek üzereyken omzumu kavrayan büyük çirkin pençelerle karşılaşıyorum. İri yapışkan ve iğrenç kokan bu pençeleri üzerimden atmak istesem bile omzumu parçalayacakmış gibi duran pençelerin etimi kıstırmasına rağmen hareketsiz sanki bilinmeyen bir güç tarafından durduruluyorum. Pis kokan nefesinin ensemi yaktığını hissettikçe gözlerimden boncuk, boncuk akan yaşları hissediyor çığlık bile atamıyorum. İşaret parmağımı oynatabildiğimi fark ettiğimde merakıma yenik düşüp arkama dönüyorum. Sadece karanlıkla karşılaşınca derin bir nefes alıp veriyorum. Hızlıca önüme döndüğümde ise sivri, üstü başı kan içinde yüzü bulanık bir yaratıkla karşılıyorum. Benim yaratıkla yüz yüze gelmemle ışıkların hepsi sönüyor ve omzumda inanılmaz bir acıyla bağırıyorum. Elime bulaşan yapışkan ve paslı demir kokan şeyin kan olduğunu idrak etmem ise uzun sürmüyor.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kabus Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kabus yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kabus yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL