Gündem !

Dünya gündemi oldukça karışmış durumda, savaşlar, bitmeyen olumsuzluklar, hastalıklar, enflasyonda artış, yoksulluk oldukça çoğalmakta, refah düzeyi düşen halklar, yerinden yurdundan göç etmek zorunda bırakılan insanlar, doğada olan gelişen afetler, 2023 yılını arkamızda bırakmakya ramak kalmışken, dünya gündemi olumsuz gelişmelere gebe.. Elimizden bir şey gelmeksizin seyrediyoruz olup biteni, kendi yaşamlarımızda geçim gayesindeyiz çoğumuz, asırlar geçse de değişmeyen bir şeyler var bu kesin, tarih gerçekten de kendini tekerrürden ibaret, yaşam döngüleri belki de budur.. Tarihi incelemeyi severim ve bakıldığında dönemler değişse de, çok kez aynı döngülerden geçen bir geçmişimiz var insanoğlu olarak.. Ders çıkarmayı bilmediğimiz için mi, yoksa zamanın kendini tekrar etmesinden mi, yaşadıklarımız ? Gelen dinler, öğretilen felsefi bakış açıları, hiç mi bizlere bir şeyler anlatmadı ? Sorgulamadan edemiyor insan.. Geçen onca asırda dünya üzerindeki barış ve huzur sadece birkaç yüzyıl toplamında.. İnsanoğlu her zaman zorlu sınavlardan geçti ve geçecek, bu bariz ortada.. Şu an sessizce bizi bekleyen yeni bir gelişme var, Güneş`teki patlamalar, bilindiği üzere Güneş kendi döngüsü içerisinde bunu tekrarlamakta ama küçük ebatlardaki fotonların dünyamızın manyetik alanını etkilememesi söz konusu iken, beklenen ve korkulan büyük bir patlama gerçekleşmek üzere Güneş`te. Bu ne anlama geliyor derseniz, dünyamızın kaldıramayacağı büyüklükteki elektirik ve radyasyon akımını, dünyadaki elektirikle çalışan bütün eşyaların ve düzeneklerin hasar görmesi, yok olması anlamına gelen büyük bir jeomanyetik güç demek.. Bundan yıllar önce 1859 da oluşan bu büyüklükteki bir patlamayı dünya oldukça minimum hasarla atlatmış, henüz tek düzenek telgraf olduğu için o dönem telgraf telleri yanıp hasar görmüş.. Ya bugün, bugün ise her şey elektrikle çalışıyor, Dijitalizm diye bir kavramı geliştirdik, her şey elimizin altında olsun istedik, modern yaşam bizlere bu avantajı sunarken, dünyanın ve evrenin kendi işleyiş yasalarını yaşam döngülerini göz ardı ettik, yani her şeyi de hesaplayamadı yine insanoğlu veyahut bile bile lades dedik.. Vardır ya gittiği yere kadar deyimi, seviyoruz bunu .. Hazır mıyız, dünyanın karanlığa ve sensizliğe bürünmesine ? Şurda o kadar alışmışken elektriğin bize sağladıklarına, tekrardan nasıl yaparız onsuz ? Bir saat bile elektirik olmadan her işimiz aksarken, haftaları , ayaları belki de bazı ülkelerde yılları alacak bir kesinti söz konusu, Avrupada kullandığımız ocaklar bile elektirikli, yemek yapacak malzemen olsa dahi yemek yapman imkansız bu durumda, su peki temiz su nasıl ulaşacak evlerimize ? Hijyen bile imkansız gibi duruyor düşününce, su olmadan ne kadar yaşar insan.. Temel ihtiyaçlarımız su, yiyecek, hava değil mi ? Bunları da geçtik, hadi bir şekilde bir yerlerden kendimizi idare edecek kadar yiyecek, içecek temin ettik ama çöken bir sistem var ortada, bu da banka ve bakacılık sistemi diyelim.. Hangimizin elinin altında bol miktarda parası var ? Her şey dijital ortamda, elimizdeki kartların içinde.. Altın, gümüş gibi değerli elementler alınması söyleniliyor, kaç kişi bunları temin edebilecek seviyede.. Hadi bunlar da var elimizde, peki yine de bir güvencen var mı ? Yok Maalesef, çiftçilikten şehirleşmeye giden bu süreçlerimiz de, modern yaşamlar kurarken kendilerimize, unuttuğumuz gerçek bize yeniden hatırlatılıyor belki de ! Tabiyat ve doğa ile iç içe yaşamanın, canlıların hayatta kalmalarındaki tek etken olması olasılığı ! Umarım ve dilerim ki ! Beklenildiği kadar ağır bir hasar almadan atlatabiliriz bu süreci ve gelişmeyi..

Sevgi ve saygılarımla
Yazı : Gönül Çeşli
Resim: Pelin Cebeci
Değerli Arkadaşım T.c. Arzu Sen Cebeci nın kızının 10 yasında yapmış olduğu Universum temalı bir tablosu..