PERDE III
(Dekor:Sahnede küçük bir köy pınarı, uzak noktada kaymakamlık binası sağ tarafta dağ sülietleri ve sık ağaçlıkların olduğu bölüm bulunmaktadır.)
Anlatıcı (arka ses)-Sabah erkenden Kaymakamlık binası önüne gelen Parti Pehlivan Ağa ve Usturumcalı Halil Efe ayak üstü laflarken Usturumcalı Halil Efe eline yüzüne su tutmak için köy meydanında bulunan pınara gittiğinde pınardan su testisine su dolduran Makbule Hanım Hanım ve arkadaşı Halime Hanımı gördü.Makbule Hanım Hanım testisini akan pınardan çekerek Usturumcalı Halil Efenin yüzüne bakarak.
Makbule Hanım Hanım –Buyur beyim (dedi) testisini akan pınardan çekerek.
Usturumcalı Halil Efe-Bacım doldur testini ben beklerim (dedi.)
Makbule Hanım Hanım-Acelesi yok beyim siz için suyunuzu (testiye ip ile bağlanmış tahta bardağı ipinden çözdü bardağı pınardan doldurarak Usturumcalı Halil Efe’ye uzatarak) Afiyetler olsun beyim ,sıhhatler şifalar olsun.
Usturumcalı Halil Efe –(Su dolu tahta bardağı aldı suyu içerken Makbule Hanımnin gözlerine bakıyordu suyu bittikten sonra bardağı uzatarak) Geçmişlerinin canına değsin, su gibi aziz ol bacım.
Makbule Hanım Hanım-Allah razı olsun, afiyetler olsun Beyim(dedi.)
(Usturumcalı Halil Efe pınar başından istemeyerekte olsa ayrılmış, Parti Pehlivan Ağa’nın yanına gelmiş, gelirkende gözü hala pınarda idi Makbule Hanım Hanım ve Halime Hanım su testilerini doldurmuş tozlu yollardan giderken Makbule Hanım Hanım ara ara arkasına dönüp bakarak yoluna devam ettiler)
(Kaymakamlık binasının önünde bekleyen Parti Pehlivan Ağa Usturumcalı Halil Efe dısarda gören Selim Efendi yanlarına gelerek)
Selim Efendi-Ağalar beklemeyin dışarıda hem taze çay yaptım burun binaya girin.
Parti Pehlivan Ağa-Baba burası iyi hem hava alalım biraz zaten biraz sonra kaymakam Bey çıkar bekleyelim (dedi.)
Selim Efendi-O zaman çay getireyim ayak üstüde olsa çay için bari.
Parti Pehlivan Ağa-Olur baba sana zahmet olacak.
Selim Efendi-Ne zahmeti ağalar bunun zahmeti olurmuş (diyerek Binaya doğrıu yöneldi çok geçmeden elinde iki bardak çay ile gelip Parti Pehlivan Ağa Usturumcalı Halil Efe’ye ikram etti.)
(Usturumcalı Halil Efe Selim efendiye çay için teşekkür ettikten sonra utana sıkıla da olsa) Usturumcalı Halil Efe-Selim efendi biraz önce pınar başında testi dolduran iki kız vardı gördün değilmi?
Selim Efendi-Evet ağam gördüm.
Usturumcalı Halil Efe-Kimdir? Kimin nesidir bacılarımız?
Selim Efendi-Halime ve Makbule Hanım kızımızdır onlar Halime Çerkes Mustafa’nın en büyük kızı nişanlısı cepheden gelince düğünü olacak kısmet ise Makbule Hanım’de rahmetli Abdullah efendinin kızı. Abdullah efendi rahmetli olduktan sonra annesi büyüttü besledi ateş parçasıdır Makbule Hanım.Ata binmeyi ,pala kullanmayı silah kuşanıp nişan almayı bir erkek gibi hatta erkekten daha iyi kullanmayı bilir
Usturumcalı Halil Efe-Anladım Selim efendi,sağolasın testiye iliştirilmiş bardağına su doldurup verdi zahmet buyurdu teşekkür bile edemedim.
Selim Efendi-Makbule Hanım kızımız terbiyelidir o konuda erkek gibi yetişmiş olsada hanım efendiler kadarda ince fikirli ve düşüncelidir ağam
(İbrahim Ethem Bey kaymakamlık binasından dısarı çıkarak Parti Pehlivan Ağa ve Usturumcalı Halil Efe’nin yanlarına gelerek)
İbrahim Ethem Bey -Selamın aleyküm efeler hayırlı sabahlarımız olsun inşallah hazır isek çıkalım yola ne dersiniz?
Parti Pehlivan Ağa-Hazırız kaymakam bey şimdiden mücadelemiz hayırlı uğurlu olsun inşallah (Atlara binerken Besmele çekekek hareket eden atlarla ormanlık alanda ağaçların arasında kayboldular)