0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
535
Okunma
Son zamanlarda toplumsal alışkanlıklarımızın değişimi ve dönşümünün seyrini anlamak için internet ve cep telefonunun tarihçesine bakmak yararlı olur. Değişimin dinamosu dijital teknoloji.
90’ lı yılların ortalarından itibaren ülkemizde bilgisayar kullanımı hızla gelişti.2000 yılından sonra cep telefonlarıyla tanıştık. Dijital teknoloji son hızla gelişti. İnternet ve sosyal medya bütün dünyayı sardı, vazgeçilmez oldu.
Onun iyiye kullananlar olduğu gibi fuhuş,kumar, kaçakçılık vb.çeteler kötü amaçları doğrultusunda kullandılar. Netin sihirli gücünü görmeyen,bilmeyen kalmadı..Yasal suçlarla dijital dünyada mücadele etmek için ulusal yasal düzenlemeler yapıldı. Genç nesil ilgili yasalara sansür dedi, yürüyüşler yaptılar. Ayrıca ulusal kanun düzenlemeleri başka ülkelerdeki sitelere ne yapabilir?
Nette insanları yönlendirmek, algı oluşturmak yani maniplasyon yapmaya çalışan geniş bir kesim olduğunu düşünmezsek saflık etmiş oluruz. Kişisel bilgilerimiz büyük oranda sır değil artık. İlgi alanımıza nelerin girdiği takip edildiğinden ona göre kişiye özel reklamların servis edildiğini dikkat etmişizdir.
Dezenformasyon; bir kişiye, gruba, kuruma veya ülkeye zarar verme amacı ile kasıtlı olarak oluşturulan ve üretilen yalan-yanlış bilgileri ifade etmektedir. Dijital medya alanlarının yaygınlaşması bilgiye ulaşımı kolaylaştırması yanında bilgi kirliliği de oluşturmuştur. Artık ’ben kül yutmam’ denilemeyecek bir durundayız.
Sosyal medyada yalan haber ve yanlış bilgilerin nasıl yayıldığını araştıran Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) tarafından yapılan bir araştırma, sosyal medyada, yanlış bilgi içeren tweetlerin, doğru bilgi içeren tweetlerden 6 kat daha hızlı yayıldığını ve kullanıcılara ulaştığını ortaya koydu. Araştırma ayrıca, sosyal ağlarda yanlış bilgilerin yayılması konusunda en büyük faktörün bot hesaplar olmadığını ve gerçek kişiler olduğunu göstermesi bakımından da kayda değer. 3 milyon kişi tarafından 4,5 milyon kez paylaşılan 126.000 haber öğesinden oluşan bir veri seti ile çalışılan araştırmada, doğru olduğu doğrulanan haberlerin yayılmasını, yanlış olduğu gösterilen hikâyelerin yayılmasını karşılaştırmak için kullandılar. Gerçek nadir olarak 1000’den fazla Twitter kullanıcısına ulaşırken, en tehlikeli yalan haberlerin rutin olarak 10.000’den fazla kişiye ulaştığı ortaya çıktı. (guvenliweb.org )
Araştırmadan, düşünmeden sosyal medyada gördüğü her bilgiyi,haberi doğru kabul edenlerin çok olması ve yalan haberleri başkalarına iletmeleri bir gün sona erecek mi, bakalım.
Bizim dönemimizde yaşamış bazı kimseler, akıllı telefonun piyasaya çıkmadan önceki günleri çok özlediğini ifade ediyorlar. Farkındaysak komşuluk, sohbet,muhabbet, yüz yüze iletişim yok eskisi gibi. Evet, teknolojiye karşı duramayız. Fakat mesele o değil.
Günde ortalama 5-6 saat cep telefonunda oyun oynayan, önemli miktarda boş geçen vakitlerinin hesabını yapmayan, odasına kapanıp saatlerce telefonundan ayrılamayan öğrencilik çağındakii gençlerin derslerde ilgisiz ve başarısız oldukları ne zaman fark edilecek?