5
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
694
Okunma


Önceki nesillerin bizden farkı ne diye sorsanız yek kelime ile "yetişmek" derim.
Onlar hayata yetiştiler. Bir ağacın gölgesinde oturup mesela, akan derenin sesini, dalda tüneyen kuşun şakımasını doya doya dinlediler. Gökyüzüne gönüllerince baktılar; yıldızlarla tatlı tatlı bakıştılar. Ekmeği yağına banıp zeytinin tadına vardılar. Suyu kaynağından içip meyveyi dalından kopardılar. Sabahın seherinde bağda tomurcuklanan gülün kulağına sevgilerini usulca fısıldadılar.
Bir yıkık duvarın dibinde oturup saatlerce muhabbet eden insanlar gördüm ben. Dizlerinin dibinde kedilerin uykuya daldığı insanlar.
Bir yerlere yetişmek gibi bir dertleri olmadı onların. Baktılar mı gözlerine birbirlerinin, derin baktılar. Sarıldılar mı ilk bırakan olmadılar.
Gün yirmi dört saat, mevsim aynı mevsim, zaman aynı zaman. Lakin desen ki iklim. İklim işte değil o eski iklim. Bizden farklı olarak zamanın hüküm sürdükleri değil; onlar zamana hüküm sürenlerden oldular.
Fuat Oskay